Giriş
(2)

Sterlin Brexit Sonrasi

Jeckson
Bu brexit oylamalari reddeilmesine ragmen sterlin dolara karsi artiyor. Bunun nedeni nedir?Brexitin olmasini zaten ingiliz ekonomisi istemiyor mu?Brexitin olmasi yada olmamasi sterlini nasil etkileyecek?
Bu brexit oylamalari reddeilmesine ragmen sterlin dolara karsi artiyor. Bunun nedeni nedir?

Brexitin olmasini zaten ingiliz ekonomisi istemiyor mu?

Brexitin olmasi yada olmamasi sterlini nasil etkileyecek?
0
Jeckson
(12.03.19)
Aynı soruyu soracaktım, takip
0
chicha
(14.03.19)
konunun uzmanı değilim fakat benim takip ettiğim ve anladığım kadarıyla olay şu,

* ingiliz siyasetçiler çok yoğun bir propagandayla brexit'in ingiltere açısından çok faydalı olacağını söylediler. sonuç olarak yaşlı nüfusun gavura vurur gibi "çıkalım" mührü vurduğu bir seçimin ardından az farkla brexit kararı çıktı, genç nüfus öfkelendi.

* brexit savunucusu politikacılar, herhalde sonucun çıkacağına dahi inanmadıklarından olacak, ne yapacaklarını bilemediler. brexit sonrası için hiçbir sağlam planın olmadığı ortaya çıktı. sadece brexit dedikoduları yüzünden bir sürü firma ingiltere'den hala avrupa birliği'nde olan ülkelere taşınmaya karar verdi.

* theresa may "çıkıyoz mu??" demesine rağmen yanılmıyorsam iki oylamada da parlamento reddetti bunu, şimdi ne olacağı belirsiz. bir sürü seçenek olabilir, hiçbiri net değil. sanırım parlamento onayı olmaksızın brexit gerçekleşmeyecek. en azından 29 mart'ta.

şu an oylama yapılsa sanırım %60 "çıkmayalım" der, belki daha fazla... o açıdan, brexit'in gerçekleşmemesi aslında bir nebze iyi olabilir çünkü "demek ki çıkmayacağız, belki bir şans olabilir" düşüncesi yaratabilir. brexit'in ülkeye yarardan çok zarar getireceğine herkes ikna olmuş durumda, zaten o yüzden çıkmamak için uğraşıyorlar şu an.

bence brexit olursa sterlin değer kaybeder ve şu an ingiliz ekonomisi brexit'i kesinlikle istemiyor. öte yandan ben üç gün geçinmesi gereken 50 lira varsa bunun 35'iyle pizza alıp iki gün aç gezen bir öğrenciyim, o yüzden beni çok da ciddiye alma, sadece kişisel fikir.

***

edit: meclis oylamasının bağlayıcılığı yokmuş, 29 mart'ta çıkabilirmiş ingiltere.
0
der meister
(14.03.19)
(21)

hamilelik falan filan

jesues
çalıştığım kurumda bir kadın sabah içeriye girerken hamileyim diye bağırdı. şimdi içeride 30-40 kişi var ve yarısı erkek yarısı kadın. şimdi bu kadar insanın içinde hamileyim diye bağırması biraz garip geliyor bana. allah mutlu mesut etsin, gözleri aydın olsun, mutlulukları daim olsun ama bu tür hab
çalıştığım kurumda bir kadın sabah içeriye girerken hamileyim diye bağırdı. şimdi içeride 30-40 kişi var ve yarısı erkek yarısı kadın. şimdi bu kadar insanın içinde hamileyim diye bağırması biraz garip geliyor bana. allah mutlu mesut etsin, gözleri aydın olsun, mutlulukları daim olsun ama bu tür haberlerin ulu orta paylaşılması sizce de garip bir durum değil mi, yoksa benim bu konuda bir gelenekçi yapım mı var anlamış değilim.
0
jesues
(12.03.19)
muhtemelen dunya uzerinde cocuk sahibi olacak tek insan kendisi, o yuzden heyecanlanmis, cok da sey yapmamak lazim
0
exlibris
(12.03.19)
Size ne kadar hak versem de siz de ben de gelenekselciyiz demek ki. Bence bize ne.
0
allah yazdiysa bozsun
(12.03.19)
kendisini mutlu eden bir haberi sizinle paylaşmış, nesi garip bunun?
0
babilbaligi
(12.03.19)
kocasıyla sevişmediğini mi düşünüyordunuz?
0
elorelia
(12.03.19)
ayıp bence, başta bağırmak, sonra bize ne bundan denecek bir bilgiyi ilan etmek, sonra herkesten 32 diş tebrik beklemek, herkesi bambaşka ruh hallerinde olabileceğini atlamak, insanların işini/sohbetini bölmek, ilk insandan beri olageleni wohaaa modunda yaymak, komple ayıp.
0
firemanjonny
(12.03.19)
hayir, bi de "cok mu ugrasmistiniz" diye karsilik versen kötü olan sen olursun.
0
pilav
(12.03.19)
Sevinmis kadin. Bana garip gelmedi. Belki cok istiyordu veya uzun ugraslar sonucunda oldu vs. Insanlarin duygularini paylasma sekjlleri, oncelikleri farkli farkli.
0
nick konusunda kararsizim
(12.03.19)
Merak ettim de yine o ortamdan bir erkek içeri girip "Baba oluyorum!" deseydi bu denli rahatsız olur muydunuz?

Soruya cevap: Sevincini paylaşmış işte. Belki çok istiyordur anne olmayı, tedavi vs oluyordur, bilemeyiz. Tabi daha yakın arkadaşlarla mesai dışında paylaşması daha uygun olurdu ama paylaşmasında bi sıkıntı yok bence.
0
Amaranta ursula
(12.03.19)
Kimseyi leylek getirmedi, gayet normal. Git tebrik et, mutluluğuna ortak ol.
0
insomnia
(12.03.19)
ilgi çekmeye çalışıyor derim ve hoşlanmam bu tür hareketlerden ben de. bi adamın çıkıp da "baba oluyorum" diye bağırması da bence çiğ bir olay. bize ne? herkes bir şey bağırsın o zaman, mutlu olduğunda, üzüldüğünde. terfi alan insanın da çıkıp "terfi aldım" bağırması da aynı mantık. ee banane?

ortama uyar tebrik eder geçerim ama boş boş hareketler olarak görüyorum. not: geleneksel bir insan değilim.
0
lilyb
(12.03.19)
"Bu tür haber" dediğin türden alakasız bir şekilde sevimsiz bir hareket. Yokaa hamileliğin başka insanlarla paylaşılması garip değil, bunu garip görmek garip derdim. Ama bağırmak falan saçma.
0
Mossy
(12.03.19)
Duyuru sahibine hak verenlere bakınca, burası da toplumun ufak bir aynası olduğuna göre, insanların mutluluğunu paylaşamayacak kadar kötü bir yapıya büründüğümüzü görüyorum. Üzücü.

Cevap: hayır, ben olsam sevincine ortak olur, tebrik ederdim.
0
Boğazlıkazak
(12.03.19)
+1 boğazlikazak
0
funl
(12.03.19)
duyuru sahibine değil, genel yazıyorum. şu "çocuğu olan tek kişi siz misiniz" elitistliğinden gına geldi ya. kutlayın geçin işte, kadın belki de en büyük mutluluğunu yaşıyor, yersiz veya saçma olsa ne olacak ki, kime ne zararı var bunun?

ayrıca herkes dünyadaki tek anne ya da baba olmadığının farkında ama kendileri İLK KEZ çocuk sahibi oluyor. çocuk sevin sevmeyin, isteyin istemeyin. bunun bir insan için ne kadar önemli olduğunu idrak etmek için anne baba olmaya gerek yok. yepyeni bir canlı getiriyorsunuz dünyaya, annesi-babası oluyorsunuz. bırakın insanlar sevinsin, çocuğunu anlatsın ya.
0
der meister
(12.03.19)
bana da herkesin her duygusuna ortak olma zorunluluğu getirenlerden ve minnoş pinçik davrananlardan gına geldi. sanane mutlu olmuyorum bebek yapacak diye, olmak zorunda mıyım? benim mutlu olup olmamamdan sanane? fikrimi dahi söyleyemez miyim, ne diye "mutlu olacaksın!!!! ortak olacaksın!!! onun adına tamam mı!!!!" baskısı yapıp duruyorsun? tayyip misin?
0
lilyb
(12.03.19)
Şöyle ki banane ama ne bekliyor mesela hamileyim diye bağırdıktan sonra havalarda kağıtlar uçuşacak herkes sevinç çığlıkları içinde birbirine mi sarılacak... Öyleyse benden istediğini alamaz
0
ssiradanbirigibi
(12.03.19)
genelde hiçbir mutluluğumu ulu orta paylaşmadığım için bana da garip geliyor, benim tarzım daha ketum.
0
damla sakızlı dondurma
(12.03.19)
klasik kezban davranışı...

muhtemelen 30 civarı

evlenme teklifi alınca bağırmıştır bu

çünkü bi tür küçük insanların hayatta belli başlı başarıları vardır.

onlara da ulaşınca... bas bas bağırırlar işte böyle.

sanırsın çok önemli bi icat yaptı.

sevişip üremişsin işte. çok mu zor ?

zavallı bir kadın.

çoğu kadın zavallı zaten.
0
iste o bendim
(12.03.19)
kadını buldumcuk olmakla suçlayanların soru sahibine hak vermesinde sıkıntı var, arkadaşın rahatsız olduğu konu bir kadının hamile olduğunu ulu orta söylemesi.

hamileliğin utanılası bir şey olduğunu düşünüyorsan asıl gariplik sende. hamile olduğunu söyleyince aklına kadının seks yaptığı fikri geliyorsa yine gariplik sende. 50 sene önce kadınların babalarına hamile olduklarını söylemeye çekindikleri düşünceden geliyorsun demektir.
0
Jux
(12.03.19)
Hamileliğe ve çocuklara çok uzak biriyim çünkü dünyanın boktan bir yer olduğunu, çocuk sahibi olanların da bencil olduklarını düşünüyorum ama işte tam da bu nedenle mutlu olmak için her nedene kucak açıyorum. Buna başkalarını mutlu eden, bence anlamsız şeyler de dahil: mesela birisinin hamile olması.
Benzer bir senaryoda ben ofise "hamileyim" diye değil ama "kar yağıyor!" ya da "gökkuşağı" diye bağırarak girebilirim. Bu durumda da yine insanları zorla mutluluğa ortak olmaya mı davet etmiş oluyorum?
Ya da bir gün bir araba alsam elimde anahtarlarlar "kim gezmek isteeer" diye girebilirim ofise. Sorun ne? Beni seven benimle sevinir, sevmeyen umursamaz ben de onu umursamam.

Kendinizi bu denli önemsemeyi bırakıp başkaları adına da mutlu olmayı başarabildiğiniz zaman dünya daha yaşanılabilir bir yer olacak.
0
paslanmaz pencere
(12.03.19)
yaa iste hep gosteris toplumu. her bir seyini insanlara ilan edecek, zorla dahil edecek, gosterecek, anlatacak. dahil olmak istemezsen de iste mutsuz ya da kiskanc oluyorsun ya da baska bir sey, asosyal, ketum. bir sey diyecekler ama illa ki, onlarin dunyasina ortak olup rol yapmalisin. diledigince yasama sansin yok. olleyyyy iyi ki bebegin oluyorrr iyi ki x yaptinn iyi kiiiiiii. sizin gibi olmak ve normal sayilmak icin simdi sira bende, ben de anlatip anlatip durmali, kimseyi ilgilendirmeyen konulara herkesi dahil etmeli ve adeta kendimi bir star sanmaliyim. herkes benim hayatimi bilmeli, detaylara hakim olmali, takip etmeli ve ozenmeli ki yasadigimin farkina varayim.
0
lilyb
(13.03.19)
(19)

Bir Kişiyi Hayatınızdan Çıkarma Kriterleriniz Nelerdir?

wrb
Bir liste oluşturacağım, kendi koyduğum kriterler:-temizliğine dikkat etmemesi-çok küfür etmesi-sorumsuz ve tembel olması, gibi.Şimdi sizlerin görüşlerinizi de bilmek istiyorum.
Bir liste oluşturacağım, kendi koyduğum kriterler:

-temizliğine dikkat etmemesi
-çok küfür etmesi
-sorumsuz ve tembel olması, gibi.

Şimdi sizlerin görüşlerinizi de bilmek istiyorum.
0
wrb
(12.03.19)
Canımı sıkması.
Keyif alamamak
Fayda çıkar gözetmesi
Uğraşmaktan yorulmuş olmam

Şimdilik aklıma bunlar geliyor
0
fıytfıyt
(12.03.19)
Bariz yalanlar söylemesi
Dengesiz hareketler
Enerjimi emerek sürekli modumu düşürmesi
Çok fazla dedikodu yapması
Hayatım hakkında haddine düşmeyen yorumlar ve yargılamalar yapması
0
principlei
(12.03.19)
@wrb 3’te 2 yapmışım.

Benim kriterler

-çıkarcı olması, halk aradında çakal da denir.
-yalan, aldatma etc.
-herhangi bir konuda sürekli olumsuz olması. Özellikle olumsuz yargı dağıtması.
0
bazenuyur
(12.03.19)
Vefasız olması
0
photo85
(12.03.19)
-sürekli bahane üretip sorumluluklarından kaçması, bunun sonucunda da ne zaman bir araya gelsek mağdur edebiyatı yapması
-negatif enerji, negatif bakış açısı
-vicdandan ve empatiden uzak, bencil bir bakış açısı
-ırkçı, homofobik, eril, cinsiyetçi v.b. özelliklerden herhangi birini taşıması
-doğaya ve diğer canlılara saygısız olması
-arkadaşlığımızı etkileyen olumsuz yönleriyle ilgili ama ben böyleyim yaeee, biliyorsunuz beni deyip kabul görmeyi beklemesi
0
Phoebe
(12.03.19)
Keyfimi kaçırması, modumu düşürmesi, beni üzmesi.
0
i m cool with that
(12.03.19)
bana birşey katamayacak olması
0
firemanjonny
(12.03.19)
- çıkarcı olması
- faşist olması
- farklı fikirlere ve yaşam biçimlerine saygısızlık yapması
- bencil olması
- hayvansever olmaması
0
avarel dalton
(12.03.19)
kurban kompleksi. asla sorumluluk kabul etmeyip surekli birilerini suclamasi.

bunun disinda yargi dagitan insanlari sevmem. kismen ben de oyleyim ve degismeye calisiyorum. yargi dagitmaktan kastim su: bu kisilerin yanindayken her hareketinizin sorgulandigini ve degerlendirildigini hissedersiniz cunku surekli olarak bu konuda fikir beyan ederler. kapiyi acisima bile dikkat kesilip bunu olumlu ya da olumsuz degerlendirecek biriyle uc dakika dahi gecirmek istemem.

boyle boyle yalniz kaldik, herkese kulp taktik, orasi ayri tabii.
0
der meister
(12.03.19)
-Feminazi olmasi.

-Surekli dusuk mod, bunalim - takilmasi.

-her halta bilenen, cabuk sinirlenen tiplerden olmasi.

-Alingan olmasi, her an her seye alinabilecek olmasi, yanında sarf ettigim her kelimeye ayri ayri dikkat etmen gerekmesi.


Bu gibi birkac sey disinda bir cok kriteri esnettim zamanla.
0
stavro
(12.03.19)
Sabit fikirli olmasi, bencil olmasi, her şeyden şüphe etmesi, vefasız olması
0
stejerners
(12.03.19)
İnstagram kullanması
0
eazy
(12.03.19)
herkesi her şeyi yargılayan insanlar
yalancılar

sanırım diğer tüm olumsuzlukları bir şekilde tolere edebiliyorum
0
sagittal
(12.03.19)
2 tane var.

- bana guvenmemesi.
- fazla baskin ve kontrolcu olmasi.
0
Leonardo~Da~Vinci
(12.03.19)
Seküler akla sahip olmayan, laik anlayışı benimsememiş hiç kimseyle anlaşamadım bu zamana kadar. Hep bir falsoları oldu malesef. Çok çok yakınlarımı çıkardım hayatımdan.
0
heidi'nin dedesi
(12.03.19)
bencil olması, gösterdiğim sevgi ve ilgiyi görememem.
Sabit fikirli olması, şiddet eğilimi, küfür, alkol ve iddia gibi eylemlerin sürekli alışkanlığa dönmesi.
0
damla sakızlı dondurma
(12.03.19)
bencil, sevgisiz, ilgisiz, tembel, düşüncesiz ve kaba olması
0
yuvarlanantencereninkapagi
(12.03.19)
"mış" gibi yapanlar.
özellikle de beni anlamamalarına rağmen sırf kendi çıkarları için anlıyormuş ve arkamdaymış gibi davrananlar. ne kadar seversem seveyim siliyorum bunu fark ettiğim an.
0
harekatamiri
(14.03.19)
-huzursuz etmesi
-asla aklıma gelmeyen şeyler konusunda benden şüphelenmesi / güven problemi
-duygusal anlamda gel-gitler yaşaması
-kendi başına mutlu olamaması
-herhangi bir şeye ciddi seviyede bağımlılık (sigara,alkol,madde,anne, eş dost her şey olabilir)
-afedersiniz söylenen şeyi götünden anlaması

yorlamam bu kadar.
0
melina
(18.03.19)
(3)

Basket Bahisinden Anlayanlar Acil

deveyi diken adamin ta kendisi
https://eksiup.com/69cc4ea6f773Bu tutar mi? Banko mu sizce? Oynamayacagim. Sundan dolayi soruyorum. Bir adam var nesinede, yaptigi her kupon tutmus olarak gorunuyor. Hep 2-3-4 orana 200-500 tl arasi yatirmis, hep tutturmus falan. Bana firmanin manipulasyonu gibi geliyor. Merak ettim takip edecegim b
eksiup.com

Bu tutar mi? Banko mu sizce?

Oynamayacagim. Sundan dolayi soruyorum. Bir adam var nesinede, yaptigi her kupon tutmus olarak gorunuyor. Hep 2-3-4 orana 200-500 tl arasi yatirmis, hep tutturmus falan. Bana firmanin manipulasyonu gibi geliyor. Merak ettim takip edecegim bu kuponu.

Dipnot: hesabim var, fakat bahis oynamiyorum. Oynayan biri degilim.
0
deveyi diken adamin ta kendisi
(11.03.19)
kesin konuşmak imkânsız tabii ama bana gayet makul geldi. özellikle washington maçını sevdim, baremin 239.5 olması tuhaf geldi, üst olursa şaşarım. yuh. 239,5 ne yau. rockets bu ara yanıyor. sadece raptors denen loser'lardan korkarım bu kuponda.
0
der meister
(11.03.19)
Yatan kuponları profilden kaldırıyorlar o yüzden hepsi tutmuş gibi
0
global pandemic
(12.03.19)
@der meister, handikaplara falan dikkat ettin di mi? Basket bahislerinden hic anlamam cunku.
0
🌸deveyi diken adamin ta kendisi
(12.03.19)
(12)

ne giyeceğinize akşamdan mı karar veriyorsunuz?

okadardakolaydegilmis
Diyelim akşam karar verdiniz sabah değiştiriyor musunuz?Ben bugün pantolon ayakkabı uymadı diye eve döndüm :/
Diyelim akşam karar verdiniz sabah değiştiriyor musunuz?
Ben bugün pantolon ayakkabı uymadı diye eve döndüm :/
0
okadardakolaydegilmis
(11.03.19)
akşamdan karar vermek mi?
bazen kararsız kalınca, daha önce mağazada gördüğüm bir parçayı almak üzere, ona uyumlu birşey giyiyorum. sonra gideceğim yere varmadan o mağazaya uğrayıp eksik parçayı tamamlıyorum.
ikizler burcuyum,
sevgiler.
0
jimjim
(11.03.19)
"Ne giyeceğinize akşamdan mı karar veriyorsunuz?"
- Bazen evet bazen hayir.
"Diyelim akşam karar verdiniz sabah değiştiriyor musunuz?"
-Canim isterse değiştirebiliyorum.
0
Amaranta ursula
(11.03.19)
nasıl ya, ne demek pantolon-ayakkabı uymadı diye eve döndüm? öyle bir lükse sahipseniz en başta neden kalkıp dışarı çıkıyorsunuz ki?

benim 4-5 tane kot pantolonum, 2-3 tişört ve 2-3 gömleğim var. ne giyeceğime önceden karar vermiyorum. giyeceğim sabah hangisi temizse ve giyilebilir durumdaysa onu giyip çıkıyorum.
0
der meister
(11.03.19)
Akşamdan karar veriyorum, sabah eğer biraz geç uyanırsam bu karara uyuyorum,
ama vaktinde uyanabilirsem düşünecek vaktim de olduğu için acaba gerçekten giysem mi yoksa başka mı giysem diye düşünüyorum.
0
yanginmerdiveni
(11.03.19)
3-4 pantolonum var zaten düzenli giydiğim ki bi pantolonu bi kez giymeye başlayınca bi süre kirlenene kadar onu giyiyorum zaten ceplerini teker teker değiştirmemek için her gün.

Onun dişinda standart olarak tişört ve kapşonlu giyiyorum, onu da içime o gün ne eserse onları giyiyorum. Tişort genelde cekmecede en üsttekini almak şeklinde, sweatshirt de işte o gün hangi tasarim hoşuma giderse
0
nundu
(11.03.19)
dolabım tamamen uyumlu şeylerle dolu. yıkama ve ütüleme konusunda aksaklık yaşamadıysam ne giyeceğim derdi yaşamıyorum; kafama göre seçtiğim herhangi bir üst ve alt uyumlu oluyor.
0
Jux
(11.03.19)
Bir bayan olarak benim ayakkabım uymadı diye şuana kadar eve dönmüşlüğüm olmadi hiç. Güzel giyinirim. Sabah canım ne isterse onu giyerim. Akşamdan hazırlamak nedir anlam veremem. Çok önemli bir toplanti davet parti vs gibi birsey olursa kafamda önceden planlarım ama yine de aynısı olmaz ona yakın birseyler ya da tamamen zıt birsey de olabilir.
0
mobydick
(11.03.19)
Çorabımdan çantama ayakkabıma kadar her şeyime akşamdan karar verip hazırlarım.
0
aquarium
(11.03.19)
O günün hissine göre karar vermek için sabah bakmak gerekiyor.
0
neynep
(11.03.19)
Çoğu zaman evet, bazen modumda olmadığımda, sabah pencereyi açıp ona göre kıyafetimi ayarlıyorum. Ancak yarınki işim önemliyse her şeyi hazırlarım akşamdan.
0
stejerners
(11.03.19)
hayır sabah ruh halime göre karar veriyorum,genelde öğlen, en geç akşam pişman oluyorum ama geçiyor. bu sabahların sağlıksız ruh halinden mütevellit günün sonunda eşofmanla bara gitmişliğim,döpiyesle çimlere serilmişliğim oldu. yine de hiçbir kuvvet milyon dolarlık akşamlarımı ertesi günün kıyafetlerini seçmek için harcamama sebep olamadı.
0
denef
(12.03.19)
genelde evet. Geceden ne giyeceğim kafamda bellidir.
0
damla sakızlı dondurma
(12.03.19)
(6)

kiev'de gece yarısı

sabenburak
gece 2 civarı kiev merkezde olacağız. baktığımız evlerde hostellerde check-in saatı en geç 00. birkaçına durumu açıkladık kabul etmediler. ne yapacağız ya biz, var mı bildiğiniz gece giriş yapılan hostel, ev?
gece 2 civarı kiev merkezde olacağız. baktığımız evlerde hostellerde check-in saatı en geç 00. birkaçına durumu açıkladık kabul etmediler. ne yapacağız ya biz, var mı bildiğiniz gece giriş yapılan hostel, ev?
0
sabenburak
(11.03.19)
Royal de Paris kiev hotel bunlara bakın fiyatları çok uygun otellerdir. Otele giriş yapabilirsiniz anca sonraki gün eve geçersiniz
0
monkey
(11.03.19)
hostel ve otel neyse de ev gerçekten zor abi, genelde 80 yaşında teyzeler geliyor anahtarları vermeye, maalesef imkânı yok o saatte bulamazsın kimseyi. kiev'e nereden varıyorsunuz? sabaha kadar havalimanında veya tren istasyonunda (oraya gelecekseniz) kalabilirsiniz. ben sabah 4'ten neredeyse öğlene kadar odessa'da havalimanında beklemiştim mesela, otomattan kahve alıp uyumuştum, güzel de olmuştu jsfjs. otel ya da resepsiyon hizmeti olan bir yer dışında o saatte kabul edecek ev bulmanız neredeyse imkânsız maalesef.
0
der meister
(11.03.19)
sabaha karşı insek dediğin gibi olurdu da gece 1'de havaalanına inmiş olucaz ya. o kadar saat geçmez şimdi. bakalım hostellere yazıyoruz illa alan çıkar heralde :(
0
🌸sabenburak
(11.03.19)
Elements Hostel.
İstediğin zaman giriş yapabilirsin. Alemci, ayyaş çalışanları ve ortamı var. Check-in sırasında güzel bir karşılama olur senin için.
0
heidi'nin dedesi
(11.03.19)
airport'ta bir gece geçer.
0
graywolf
(11.03.19)
Hostel Home var.Giriş çıkış saatlerine pek önem vermiyorlar eğer hostel boşsa.Şehir merkezinde,stadyumun hemen yanında.
0
goodboy3456
(12.03.19)
(15)

Hoşlanılan kişinin psikolojik sorunlu çıkması sizi soğutur mu?

gezegen olan pluton
Mesela ağır dedikoducu ise veya bir şeye ya da kimseye obsesif ise; ya da çok tuhaf davranışları varsa?
Mesela ağır dedikoducu ise veya bir şeye ya da kimseye obsesif ise; ya da çok tuhaf davranışları varsa?
0
gezegen olan pluton
(09.03.19)
Evet
0
westblack
(09.03.19)
Valla dedikodu psikolojik bir sorundan ziyade karakterle ilgili. Ben dedikoduyu sevmediğimden bu tarz birinden de hoşlanacagimi sanmıyorum. Obsesifliğin ne derecede ve neye karşı olduğu onemli biraz. Garip davranışlari varsa ve rahatsiz ediyorsa devami gelmwz galiba.
0
Amaranta ursula
(09.03.19)
100 metre kosu rekoru kirdirabilir. Kac kac kac...
0
tunaktunaktun
(09.03.19)
psikolojik soruna bağlı.

bir kız tanıyordum mesela, sürekli "2 yaş sendromu"ndan ve o dönemde sevilmediği için b*k gibi biri olduğundan falan bahsediyordu. bir kez olsun güldüğünü görmedim. uzun bir kışın ardından ilk kez güneşin sıcaklığını hissettiğimiz bir gün, kazak giydiği için neredeyse ağlayacaktı "bu ne yaaa ne biçim sıcak" diye. böyle hiçbir şeyden keyif almayan, her şeye tepkili, istisnasız her konuda herkesi suçlayan ve daima "kurban" olduğuna inanan biriydi. böyle bir psikolojik sorunla asla baş edemem, hiç uğraşamam.

yok kızın anksiyetesi vardır, sosyal fobisi vardır, duygusal açıdan azıcık dengesizdir vs. o zaman çok sorun değil. yani özünde taşların sağlam olduğuna inanıyorsam soğumam. bazı insanlar dönem dönem psikolojik rahatsızlıklar yaşar, sonra kurtulur. kurtulmasa bile nispeten normal şekilde yaşamaya devam edebilir. bazıları ise çok abuk bir kafa yapısına sahip olur, hiçbir zaman düzelmez çünkü düzelmek istemez. öyle biriyle muhatap olmak dahi istemem.
0
der meister
(09.03.19)
evet
aksini düşünebilen sorunludur aga
0
windows95
(09.03.19)
Eskiden olsa kesinlikle ''Soğutmaz!'' derdim ama ne yazık ki aynı şekilde düşünemiyorum. Her ne kadar vermiş olduğunuz tipte örneklerin dışında biriyle birlikte olmuş olsam da anladım ki olmuyormuş.
0
panda yuva yapmis sogut dalina
(09.03.19)
Soğutur tabi kimse sorunlu bir ilişki yaşamak için hayata gelmiyor. O takıntı yaptığı kişi sen de olabilirsin, hayatın sürekli izleniyor birilerine soruluyor. İletişim kurmakta ısrarcı. Çok kötü bir durum 2 taraf için de.
0
damla sakızlı dondurma
(09.03.19)
Soğutur. Aile, arkadaş, dost, akraba, hoşlanılan kişi, sevgili kim olursa olsun katlanamıyorum ben.
0
eazy
(09.03.19)
Soruna bagli.
Cogunlukla evet.
0
dont eat me
(09.03.19)
Sogutur. Basimiza is almayalim derim.
0
stavro
(09.03.19)
Kesinlikle evet. Herkes yeterince sıkıntılı, başka bir sıkıntıyı daha çekmek istemem.
0
landho
(09.03.19)
Ben destek olmaya çalışırım, problemli olması onu vebalı yapmaz. Bunu yaparken de kendimden vazgeçercesine üstüne düşmem. Aradaki dengeyi iyi kurmak gerek.
0
rakicandir
(09.03.19)
bu ozelliklerin farkindaysan uzun vadede bu tarz ozellikler sana daha cok batmaya baslayacaktir. Teoride o insanin zamanla degismeyecegini varsayarak yorum yapiyoruz ama bazi insanlar da hakkaten degismez bu diyorsun, acik fikirli, dusunebiliyor ve biraz da kulturluyse denenir.
0
karpuzpeynirekmeksu
(10.03.19)
evet kesinlikle. koşarak uzaklaşırım
0
dafuq
(10.03.19)
psikolojik sorunun ne olduğuna bağlı.

eksisozluk.com

eksisozluk.com
0
for day to break
(10.03.19)
(7)

yeni askerlik sisteminin basit özeti

asaf
yok mu? lisans mezunu 2 ay yapınca bitirmiş mi oluyor? arzu ederlerse maaşlı asker olacak deniyor ama etmezlerse terhis mi olacak bilgisi yok? bedelli olanlar temel eğitim alacak mı o bile açık seçik yazmıyor?
yok mu? lisans mezunu 2 ay yapınca bitirmiş mi oluyor? arzu ederlerse maaşlı asker olacak deniyor ama etmezlerse terhis mi olacak bilgisi yok? bedelli olanlar temel eğitim alacak mı o bile açık seçik yazmıyor?
0
asaf
(09.03.19)
her şey açık

yedek subay olmak isteyen lisans mezunu 2 ay eğitim ardından yedek subay olacak 10 ay daha askerlik yapacak

eğer yedek subay olmak istemezse 1 ay acemilik ve 5 ay erbaş olacak

eğer bedelli isterse 1 ay eğitim ardından parasını verip terhis olacak
0
dafuq
(09.03.19)
kaynak yapayım, 2 ay eğitimden sonraki 10 aylık süreçte maaş verileceği yazılmış da bu 50-100 liralık maaş mı yoksa subay maaşı mı oluyor? subay maaşları 4 bin küsür benim bildiğim. şu an mesela gitsem, 2+10 yapsam askerliğimin sonunda bana 40 bin lira mı ödemiş olacaklar yoksa kantinde yemelik minnak maaş mı?

bir yanım, "subay maaşı veriyorlardır. yoksa niye 6 ay yapmak dururken bir sene yapsın insan?" derken, diğer yanım "yok la her askere gelen adama 4 bin lira verecek olsa devlet batar" diyor...

ilki olsun lütfen ya öyle olursa çok iyi, kyk borcunu tamamen kapatırım askerde sfjss
0
der meister
(09.03.19)
@der meister, subay maaşı üzerinden belli hesaplamalar yapılarak verilecek. O da yaklaşık 4500 gibi bir para olacak aylık.

Asıl gönderiye cevabı @dafuq vermiş.
0
yazgisiz infaz
(09.03.19)
lisans mezununun 3 seçeneği var önünde.

1- 1 ay yapıp 31000 lira verip geri dönüyorsun bu bedelli.
2- subaylık çıkarsa 2 ayı normal yapıp 10 ay ayda 4500 küsür lira alarak yapıyorsun. çıkma oranı düşük.
3- normal askerlik seçeneği. 1 ay acemilik + 5 ay erbaşlık
0
avatar is back
(09.03.19)
bu arada dövizliler bedelli'nin yapacağı 1 aylık eğitimden de yırtıyor aynı paraya anladığım kadarıyla :D
0
dalaylamaninkabri
(09.03.19)
Benden de Önlisans mezunları için aynı soru gelsin o halde. Kardeşim Önlisans mezunu. Önlisansta durumlar nasıl olacak peki?
0
ulukayin
(09.03.19)
Lisans mezunu icin bisey degismedi aslinda. Sadece bedelli sonsuza kadar uzamis oldu.
0
acemi
(09.03.19)
(11)

Birinden para alarak iddaa oynayıp kazancının bir kısmıyla iade etmek

ajora
(Birinden "anlaşarak" para alarak)Yasal olarak sıkıntı çıkarır mı? İddaada martingale'e benzer ancak çok daha sağlam bir sistemle oynuyorum ancak kasa az olduğu için hem süreci hızlandırmak, hem de riski azaltmak (kasayı hızlıca arttırmak için risk alabiliyorum) adına böyle bir fikrim var. Örnek üze
(Birinden "anlaşarak" para alarak)

Yasal olarak sıkıntı çıkarır mı? İddaada martingale'e benzer ancak çok daha sağlam bir sistemle oynuyorum ancak kasa az olduğu için hem süreci hızlandırmak, hem de riski azaltmak (kasayı hızlıca arttırmak için risk alabiliyorum) adına böyle bir fikrim var. Örnek üzerinden gitmek gerekirse biri olası riskleri de kabul ederek bana para gönderecek, 5x diyelim. Bir ay gibi bir sürede bu parayı 8x yapacağım, 3x'lik kazancın bir kısmını (örneğin x) anlaşmamıza göre ben alacağım, kalanı (7x) iade edeceğim. Olur da batarsak da şeffaflık olması adına verilen miktarla oynanan tüm kuponları açıkça paylaşacağım kişiyle.

Özünde bir arkadaştan ödünç para alma tadında bir olay, ama her ne kadar şeffaflık olsa da bunu internet ortamında (ekşi'de) paylaşmak sıkıntı doğurur mu merak etmekteyim.
0
ajora
(09.03.19)
paylaşmakta sıkıntı yok ama batma olasılığın yokmuş gibi bir izlenim aldım.
yüksek ihtimalle hemen başlarda batacaksın ve 5x borcu nasıl ödeyeyim bana kupon önerin diyeceksin gibi geldi.

eğer para verecek kişi sıkıntı yapmıyorsa paylaş tabi bence sıkıntı doğrumaz. Sonuçta yeni icat edilen patentli telifli bir icat değil
0
basond
(09.03.19)
Borç olayı yok, küçük bir ihtimal ama batma durumunda adam benden parasını geri istemeyecek, anlaşma ona göre yapılacak. Onun dışında düz bahis yapan biri değilim, dönem dönem farklı sistemler deneyip bunların olasılıklarını programlar yazarak hesaplıyorum. Şimdiki sistem için henüz yazmadım ama öncekilerden çok daha iyi olduğu bariz, paylaşım yapmadan önce yazıp girdisini çıktısını gösteriyor olacağım. Sistem de öyle "ya tutarsa" kafasında bir şey değil; "oynanan tekil bir maçın tutma olasılığı %70" gibisinden bir ön kabul ve buna bağlı olarak istatistiksel bir çıktı var. Tek yanılgı o maçı tutturma olasılığını yanlış vermek olabilir ki tamı tamına doğru vermek zaten mümkün değil. Ama o o ön kabulü de paylaşıyor olacağım zaten anlaşacağım kişiyle, ona göre kafasına yatarsa tamam diyecek.
0
🌸ajora
(09.03.19)
Kurdugun sey saadet zinciri oldugu icin oradan ceza yersin.

Ilk basta kuponlarin parasini odeyip daha sonra gelen yeni uyelerin parasini digerlerine vereceksin. Sonunda da batis.
0
acemi
(09.03.19)
İstanbul'un kalbinde daha bu ay iyi bir maaşla işe başlamış biri bilgisayar mühendisi olarak (ilk işim, o yüzden bu iş için ayırabileceğim bir bütçe yok elimde) milleti dolandırıp hapislere düşmeye hiç niyetim yok ama saadet zinciri şeklinde düşünebileceği aklıma gelmemişti, teşekkürler bu bakış açısı için.

eksisozluk.com

Zamanında yazdığım bu tarz entry'ler var, ekşi'de yapacağım paylaşım da fazla detaylı olacak. Sistemin istatistiksel olarak çıktısını verecek algoritmayı şu an yazıyorum, kaynak kodu da millet sistemi çözmesin diye maskelenmiş şekilde paylaşmayı düşünüyorum. Ayrıca yapabilirsem bu işi maksimum 3-4 kişi ile yapmayı planlıyorum, sonra elimde yeteri kadar kasa oluşmuş olacak zaten.
0
🌸ajora
(09.03.19)
Simdi iyi niyetli oldugunu dusunelim.

"yıl sonunda elinize geçecek para koyduğunuzun genelde %10-11 fazlası.

sonuçlardan çıkarılan sonuçlardan çıkarılan sonuç:

banka faizi > martingale"

Bi kere zaten banka faizi (hem de sifir riskle) %20 buradan patliyorsun.

Ikincisi para kazanma ihtimalin yuksekse neden birine ihtiyac duyarsin. Limitless filmindeki gibi astronomik kazanc sansin olsa hadi tefeci bulursun ama seninki zaten normal kazancin bile altinda. Bu yuzden saadet zincirine donusmesi kacinilmaz.

Ben de senin meslektenim, bi ara kafa yormustum. Sonra bahis sirketlerinden biriyle temasim oldu. Baktim heriflerin icinde zaten tonla bilgisayar muhendisi var ve bunlar zaten uluslararasi bahiscilerle(yine muhendis) de calisiyorlar(ve hicbiri butun dataya sahip olduklari halde bahis oynamiyor). Bu kadar toplam zekayi yenip kazanamazsin.
0
acemi
(09.03.19)
istanbul'un kalbinde iyi maaşla işe başlamış bir bilgisayar mühendisiyseniz iddaa'nın bahis firmalarının en kötülerinden biri olduğunu, iddia'yı geçtim en iyi firmaların dahi bu tarz sistemlerin tamamına karşı önlemler geliştirdiğini, çoğunlukla geliştirmeye dahi zahmet etmeyip çok fazla kazanan kullanıcıların hesaplarına limit koyduğunu öğrenecek/bilecek kadar akıllısınızdır sanırım.

işin yasal kısmı hakkında bir bilgim yok ama planınızın sonuç vermeyeceğinden adım kadar eminim. kendim çok bahis yaptım, profesyonel olarak sektörün içinde de bulundum ve rahatlıkla söyleyebilirim ki bahis İSTİKRARLI bir biçimde para kazanmak için tercih edilebilecek en yorucu, en yıpratıcı ve saçma yol.

bahis oynanmaz demiyorum ama bu şekilde oynanmaz. başkasının da başını yakmayın.
0
der meister
(09.03.19)
(sen de mi der meister)

Hoşuma gitmeye başladı olay, 21'de gibi hissettim.

öncelikle "acemi" adlı yazara,

Gönderdiğim entry'de zaten yapılması mantıksız olan bir sistemi açıkladım, şu anki sistemle alakası yok. 2 hafta gibi bir sürede kasayı biraz da risk alarak (risk almamak için bütçe arıyorum zaten, yoksa elde etmek istediğim miktara ulaşmak 1-2 yılı bulur) 6 katına çıkardım, öyle diyeyim. Bu süreçte sisteme tamamen bağlı kaldım, aldığım riskten kasıt ise sık kupon yapmak.

-

Çok fazla kazanan kullanıcıların hesaplarına limit koyma gibi bir olay şimdiye kadar duymadım, görmedim. Böyle bir şey olsa bile gider bayiden oynarım, bayilerin tümüne fotoğrafımı gönderip "bu adam kara listede" demeyecekler herhalde? Onun dışında hayvani kazanç durumunda İddaa'nın önlem alacağının elbette bilincindeyim ancak atıyorum, ayda 15 - 20k gibi bir kazancı önlemeye çalışacaklarını sanmıyorum.

Etiğe fazla önem veren biri olarak ben toplamda 5000 lira birikimi olan bir adamdan tüm birikimini yalvarsa da almam. Orada burada değil de ekşi'de paylaşacak olma sebebim de bu zaten. Ulaşmak istediğim kitle maddi açıdan fazla rahat, vereceği parayı gözden çıkarabilir, aynı benim gibi 21'i izledikten sonra MIT'ye girmek isteyen ama hayatına İstanbul'da beyaz yaka olarak devam eden kitle.

Benim yaptığım sistem ile uzun vadede, sürekli para kazanma gibi bir olay zaten imkansız. Uzun vadede kasanın kaybetmeyeceğinin bilincindeyim yani. Benim elde etmek istediğim belirli bir miktar var ve o miktara kadar sorunsuz gitme olasılığı ise oldukça yüksek. Basitçe öyle düşünülebilir,

1942304756

"sonsuz"un içinde üstteki sayının bulunma olasılığı %100,
10000 basamaklı bir rakam dizisinde üstteki sayının bulunma ihtimali çok az.

Ben sonsuz değil, 10000 adım atmayı planlıyorum.

imla
0
🌸ajora
(09.03.19)
"Kurdugun sey saadet zinciri oldugu icin oradan ceza yersin." @acemi

adam bütün olayı tek bir cümle ile özetlemiş.

çok saf biri olduğunu ümit ederek, aman diyorum. nitelikli dolandırıcılık işlenir direkt sabıka kaydına.
0
makbur
(10.03.19)
Allah allah, dolandırıcılık yapmadığım halde dolandırıcılık olarak geçerse ilginç olur cidden. Aldığım parayla yaptığım kuponları (maç içeriği hariç) zaten adama ibraz ediyor olacağım, yani eğer bir ihtimal batılırsa adam o paranın gerçektten bahisle gittiğini bilecek. Parasını fazlasıyla iade ederken yine kuponları ibraz ederek paranın bahis yapılarak arttırıldığını açık şekilde gösteriyor olacağım. Onun dışında adam benimle olası batma riskini de kabul ederek, olur da batarsa parayı geri istemeyeceğini taahhüt ederek anlaşıyor.

Bunların dışında, saadet zinciri olmadığını kesin olarak ortaya koymak için anlaştığım her kişiden benim müdahele edemeyeceğim bir internet platformuna (örneğin hepsinin ekşi yazarı olduğunu var sayarsak nick altına) benimle anlaştığına dair bir yazı yazmasını ve bana parayı gönderdiğine dair bir dekont vesaireyi de göndermesini isteyeceğim. Bu şekilde her şey daha da şeffaf olacak, dediğim gibi maksimum 3-4 kişiyle bu işi yapıyor oluşum herkes tarafından görülebilecek.
0
🌸ajora
(10.03.19)
bankadan ihtiyaç kredisi fln çekseniz onun yerine? sonuçta taksit taksit ödeyeceksiniz, bu kadar eminseniz ödeyebileceğinize neden işin içine bir başkasını sokuyorsunuz ki?
0
taurina
(10.03.19)
"O kadar" emin değilim. Atıyorum, %85 ihtimalle kasayı 2 katına çıkarıp %15 ihtimalle battığım bir durum için geri ödemek zorunda olacağım ve geri ödemeye gücümün yetmeyeceği miktarda para almak alınabilecek risk değil, çünkü %15 gayet olası bir ihtimal. Ama maddi durumu iyi biri gözden çıkarabileceği miktarda parayı böyle bir durumda gözden çıkarabilir.
0
🌸ajora
(10.03.19)
(17)

Ölümden ne kadar korkuyorsunuz?

leper messiah
Şaka maka yarın ölebiliriz ya. Gece gece üstüme üstüme geldi..Biz öleceğiz ve hayat devam edecek.Çok acımasız değil mi?
Şaka maka yarın ölebiliriz ya. Gece gece üstüme üstüme geldi..
Biz öleceğiz ve hayat devam edecek.
Çok acımasız değil mi?
0
leper messiah
(09.03.19)
Daha fazla korkutugum herhangi bir sey yok oyle ozetleyeyim.
Olumden daha gercek hicbir sey yok. En kesin ve net olan sey olum bu evrende.
Olum senin ve benim kapimizda bekliyor halihazirda. Tam kapida bekliyor bildigin. Bir an gelecek ve birden iceri girecek. Biraz sonra, birkac ay ya da bir kac yil sonra. Kapida lan.
Bir de sen ben öldükten sonra arkamizdan ah vah yazik diyecekler sanki bizden farkli bir sonlari olacakmis gibi.

Olen birine vah oldu gitti neyse hayat devam ediyor dedigimiz o kisiden tek farkimizin kuyrukta biraz arkalarda oldugumuz olduğu gercegini aklimiza getirmeyiz nasil apttallik aslinda.
Sadece senden bir sure once gitti, sirada sen de varsin.
0
stavro
(09.03.19)
Cok sıkıldım bu hayattan yeteeerr oldurucem kendimi artik dedikten sonra ulan ya harbiden olursem deyip 3.5 atip kendi salakligima gulecek kadar korkuyorum.

Gercekten dunyadaki en acimasiz olay. Dusunsene sen ölüyosun ve bu hayatta olmasini istedigin seyler sen öldükten sonra gerceklesiyor felan.

Hayir gercekten öldükten sonra yukaridan bir yerlerden buralari izliyceksek cok pis bozulurum.
0
Seriusestquamcogitas
(09.03.19)
Baya bi korkuyorum ya çok hatta
0
turuncu tonlarda
(09.03.19)
Ölmek istemiyorum. Ama ölmekten korkmuyorum. Sanırım aştım o eşiği bazı şeylerden sonra.
0
bos gezenin bos ustasi
(09.03.19)
ölümden hic korkmuyorum. geride kalanlar düşünsün.
0
lata
(09.03.19)
yaşamı anlamlı kılan şey bir gün sona ermesi.

karanlık olmasa aydınlığın, kötülük olmasa iyiliğin, ölüm olmasa yaşamın değerini bilemezsin.

ben de dahil herkes korkuyor ama. doğal. korkmayanlar kendini öldürüyor. hayatta kalma içgüdüsü baskın demek ki.
0
dont eat me
(09.03.19)
korkmuyorum, şu cevabı gönderdikten sonra ölsem mesela, gözüm açık gitmez. ben öldükten sonra ben dahil kimin ne yaptığının pek bir önemi kalmayacak.
0
Jux
(09.03.19)
Ani gelecek ölümden hiç korkmuyorum, ama yaşlanıp her gece "bugün de ölmedik çok şükür" diyerek uyuyacağım geceleri sabırsızlıkla beklemiyorum.
Hayat, evren ve her şeyin yaşını düşünürsen, bi insan yaşamı nedir ki. Dünyaya kalıcı ne katıyoruz da bizden sonra zaman dursun istiyoruz. En geç bir yüzyıl sonra unutulmuş olacağız.
0
gozuyle gulmekte butun elalem
(09.03.19)
fazla bir şey kaçıracağımı düşünmüyorum, o yüzden de korkmuyorum. belirsizlikle ilgili bir korku duyuyor olabilirim belki biraz; ama aynı korkuyu geleceğimle, yani hayatta geçireceğim günlerle ilgili de duyuyorum. büyütecek bir şey yok.

sevilen birinin ölümünden sonra hayatın devam etmesi daha acımasız bence. daha korkunç.
0
meyal
(09.03.19)
ölüm şekillerinden korkuyorum acısız ölüm olmadığından ama ölüm kavramından korkum 0. bu hayatta hiçbir şey istediğim, hayal ettiğim gibi olmayacak yaşayıp sürünmenin manası ne? bizden önceki milyonlarca yılın bizim için 1 saniyede geçmesi gibi biz ölüncede hayatın tüm devamı 1 saniyede yaşanıcak ve biticek endişelenmeyin.
0
semaforo de medianoche
(09.03.19)
Halletmem gereken bikaç ufak şey onları hallettikten sonra gelsin umrumda değil.
0
dayl
(09.03.19)
Dostlar, sunu unutmayin :
Etrafta gordugunuz hicbiseyy seyy aslinda gercek degil.
Yani, agacin golgesi nasil agac olmuyorsa, gorduklerimiz aslinda birer illuzyon.
Sen oldukten sonra arkanda kalan bisey falan da olmayacak.
Oldugun anda bu sirri ogrenirsin. Ama yasayip deneyimlemen gerekiyor.
Cok dibe vurup birkac yil tasavvufu yalayip yutmanizi oneririm. Neyse uzun hikaye...
Kendi kendime konusuyorum ya neyse... yok olayim derhal :)
0
tunaktunaktun
(09.03.19)
tabulastirilan olum dusuncesini kafanizdan silerseniz korkmazsiniz. ben korkmuyorum. olmek dogmanin tersidir. ikisi de dogaldir. hayat biziz zaten. bizden ayri devam eden bir hayat yok.
0
Leonardo~Da~Vinci
(09.03.19)
“En acayip gücümüzdür,
kahramanlıktır yaşamak :
Öleceğimizi bilip
öleceğimizi mutlak.“
0
aztaninmisunlu
(09.03.19)
korkuyorum. korkmak degil de aslinda istemiyorum daha ziyade. hayatim hicbir bka benzemiyor ama baska bir sansim olduguna inanmiyorum. bari 80-90 yil guzelce yasayabilsem 200 olmuyorsa bile. yasamaya dair ozel bir istegim yok ama olmek istemiyorum. tum buhranlarima, anksiyeteme, manyakligima ragmen burada olmayi seviyorum sahsen. ilginc yani. aci bile hayatta oldugum icin var sonucta. varliktan, yasamaktan baska bir seyi bilmiyoruz biz. olum kadar yasam da gercek.

o yuzden korkuyorum aslinda. neblim yapmak istedigim, gormeyi arzuladigim seyler var. onlar olmadan olursem uzulurum ve tam olarak bu tavrim yuzunden yakin zamanda olecegimi hissediyorum. yasama bu kadar siki tutunmam tuhaf. icgudusel bir sey olduguna inanmaya basladim. onceden hissetmek gibi. umarim olmem yav hic hosuma gitmiyor.
0
der meister
(09.03.19)
Cevrende gordugun herkesin basina gelen biseyden korkma:
Dogmak, nefes almak, uyumak, uyanmak, sicmak...olmek (bir nevi uyanmak) ama bu yasamda hak yediysen korkmalisin.
5000 yillik papiruste bile var resmi. Kurt basli melek olmus adamin kalbini ve bir tuyu terazide tartar...
0
tunaktunaktun
(09.03.19)
Hiç,kendi olumumden hic. O varsa ben yokum, ben varsam o yok. Sevdikleriminkinden ise bencillik yaptigimi bile bile, boyle bir duyguyi tasimak istemiyorum.ama tercihe bagli degil zaten.
.
0
rn
(09.03.19)
(13)

kadın olmak zor mu?

Techsavvy
her ay menstruel döngü (erkekte olsa hemen doktora gider, giderken de kafayı yer), doğum sırasında kocaman bir çocuğu İÇİNDEN çıkarmak......sırf bu ikisi bile yeter. Onun dısında hijyene devamlı dikkat edeceksin, yumurtalıklara dikkat edeceksin, bunun polikistik overı var, nodülü var...erkek olarak
her ay menstruel döngü (erkekte olsa hemen doktora gider, giderken de kafayı yer), doğum sırasında kocaman bir çocuğu İÇİNDEN çıkarmak......

sırf bu ikisi bile yeter. Onun dısında hijyene devamlı dikkat edeceksin, yumurtalıklara dikkat edeceksin, bunun polikistik overı var, nodülü var...


erkek olarak kafayı yerdim ben bu gibi özelliklere sahip olsaydı vücudumuz.

Teşekkür ederim tanrım.

Sayın kadınlar, bir süre sonra alışılıyor mu?
0
Techsavvy
(08.03.19)
Bir süre sonra alışmak mı? Asvshdj. Born this way.

Büyük göğüsleri taşımak, uygun sütyen seçimi, epilasyonun başlı başına sorun olması, pms in ağır etkisi ve ilişki krizlerinden çikolata krizlerine koşmak...

Bizim için rutin.

Bunların komboları var bir de ki, onlara hiç girmeyeyim. (sevgilin terk etti, reglin ilk günü, ertesi gün sınav var, üstüne grip olmuşsun vb)

Kadınlığa alışmak diye bir şey yok, kadın olmanın getirdiklerini taşıyabilmek var diyebiliriz.
0
buzbebek
(08.03.19)
Tecavüz, taciz ve çok geri kalmış bir bölgede kadın olmak dışında ki olaylar haricinde zor değil bence.

Hele bir güzelse hayata 10-0 önde başlıyorlar.

-iş başvurusunda kadınlara öncelik verilir. erkek isterse açlıktan ölsün kimsenin umrunda olmaz.

-daha kolay sevgili bulurlar. Erkek çok yakışıklı ya da zengin değilse sevgili bulamaz ama bir kadın çirkinde olsa mutlaka sevgili yapar.

- bir kadın gittiği her yerde pozitif ayrımcılığa uğrar.

-"belki sevgili oluruz umuduyla." her işleri halledilir.

-şu duyuruyu yazdığım 1-2 dakika içerisinde bile dünya genelinde belki de binlerce erkek şu anda öldürüldü.

-istenilen arzu edilen taraf her zaman güçlüdür. arzu eden tarafta zayıftır.
0
komando kani var bende
(08.03.19)
erkekte olsa hemen doktora mı gider? daha saçma bişey duymadım haha şaka mısın.

kadını erkeği yok bu işlerin her cinsiyetin artıları eksileri var.

kadınlar da 7/24 ilgi sevgi bekliyorlar o zaman senin mantığınla onlar erkek olsalar yıllarca hiç sevgi görmediği için intihar falan ederler.

fiziki zorlukları olabilir kadınların ama erkeklere de hayat laylaylom değil. tonla acıyı yaşayıp en ufak şekilde bişeyleri belli etmeme, yıllarca kimseye anlatmama, belli etmeme, ağlamama gibi özellikleri de yapabilecek kadın oranı %5 bile değildir.

kanka olduğum 1 kız var kabul ediyor mesela kadınlığın kolaylığını. güzelsen yukarıda ki arkadaşın dediği gibi her işini rahatça yaptırabiliyorsun. 4 sene boyunca fakültede projesine dokunmadan 90 alıyordu kız ahha :)
0
avatar is back
(08.03.19)
Fiziksel olarak sormuşsunuz, herkes de hemen davranışsal olarak yorumlamak için yerini almış.

Vallahi zor. Ben sıkıldım açıkçası her ay hayatımın 3-4 gününün heba oluşunu anlamaya çalışmaktan. Elimden gelmeyerek o 3-4 gündeki duygudurum bozukluğunu yaşamaktan. Saçına, kaşına, gözüne, epilasyonuna ayrı ayrı özen gösterme ya da bir ton para dökme gerekliliğinden. Her ay "Neden ya neden!?" diye sorguluyorum ben, 25 yıldır kadınım alışamadım.
0
landho
(08.03.19)
Benim karıdan biliyorum zor kardeş kadın olmak. Toplumsal zorluğu ayrı, biyolojik zorluğu ayrı.

Biz erkeklerin dünya kadar malım olacağına fındık kadar amım olsun mantığı dışında en ufak bir avantajı yok. Kaldı ki o mantıkla bile birinin seks kölesi olmayı kabul etmiş oluyorsun. Milyonların olmuş özgür değilsin ne anladım aq. Bende 2 top 1 hıyar var her gün 45 defa düzeltiyorum çaktırmadan rahat edemiyorum. 2 tane kocaman portakal taşısam göğsümde kafayı yerdim.

Bizde hormonal dengesizlik yok mesela. Kadınlarda var. O şirret kaltak dediğin karıların çoğu hormonal dengesizlik yüzünden çıldırmış cinnet geçirmiş biçimde geziyor.

Biz erkekler için kural basit. Skinin doğrusuna gitmeyecen. Başka kural yok hayatta. Patron iki kafandan büyük olan olduğu sürece mesele yaşamazsın hayatta.
0
bos gezenin bos ustasi
(08.03.19)
Bir de düşünsene boy 1.60, kilo 45-50. Güç kuvvet desen erkeğe nazaran yok. Gelen geçen tipine yaşına bakmadan götünü kesiyor, verse parçalarım diye bakıyor. Sabahtan akşama kadar bu vaziyette iş yapıyorsun mesela. Zor olm ya. Ben kadın olsam katil olurdum. Kendi cinsimden çevremden biliyorum malak gibi laflarla yazılan adamları görüyorum, bana yapsalar yazacağın mesajı skim der tekme tokat dalarım. Biz erkekler kadınlardan daha dayaklık tipleriz aslında bakma.
0
bos gezenin bos ustasi
(08.03.19)
siz fiziksel bir şeyden bahsederken cevapların tavır tutum ve sosyal açıdan gelmesi bile asıl zorluğun toplumsal olduğunun en iyi gösteresi sanırım.
menstruel döngünün fiziksel sancılarından çok hormon ve haliyle duygu değişimi zor.
onun dışında cinsiyetten kaynaklı bir zorluk yok.

zorluklar;
fiziksel,
psikolojik,
toplumsal,
ekonomik,
kültürel zorluklar.

-taciz, tecavüz, tekme tokat, cinayet.
-psikoljik baskıyı, mobbingi, söylemlerle başlayan eril zihniyet baskısını başkaları örneklendirsin ben yoruldum; ama asıl önemlisi bununla erkeklerin yüzleşmesi sanırım. soru sorarak çok güzel yapmışsınız umarım cevaplarla yüzleşmeye de kalbiniz, vicdanınız el verir.
bi kaç yıl önce twitter'da başlayan bir akım vardı; kadınlar başlarından geçen tacizleri ya da taciz endişesiyle aldıkları önlemleri anlatıyordu. erkeklerin bir kısmı da hayatları boyunca bunların farkında olmadıkları için kısa süreli şok yaşayıp empati yapmışlardı. bu anlamda güzel bir etkisi olmuştu. tam da bundan bahsediyorum, bu farkındalığın erkeklerde; özellikle erkek çocuklarında artması gerek.
-aynı meslekte aynı nitelikle farklı cinsiyette insanların farklı maaşlar alması gibi. iş bulma, işe gücüne katılım açısından da çok vasat durumdayız.
yukarıdaki komando isveçten yazıyor heralde :/

bu daha çocuk yaşta edinilen pipini göster, eteğini ört zihniyetiyle başlıyor ölene kadar da devam ediyor. aslında daha da önemlisi kadın erkek arasındaki adaletsizlik değil; erkek ve diğerleri arasındaki adaletsizlik şeklinde. bunu bir düşünmenizi öneririm.
ataerkil zihniyet; erkek olmayan her şeyi alt kategoriye koyuyor aslında.

neyse, bir süre sonra alışılıyor mu demişsiniz;
alışılmıyor, alışmış gibi yapıyoruz.
0
jimjim
(08.03.19)
Ben bi şekilde regle alıştım gece uykumdan uyandırdığı ağladığım da oldu. Ama alıştım. alışamadığım düzenli ağda, kaş bıyık almak. Can yakıyor ve bitmiyor.
0
damla sakızlı dondurma
(08.03.19)
genel olarak kadınların işinin daha zor olduğunu düşünen bir erkeğim ama @buzbebek gibilerinin şımarık tavırlarına sinir oluyorum. çikolata krizi ne abi? ben de çikolata krizine giriyorum ama kadın değilim, sadece şeker bağımlılığını kırmakta güçlük çeken dangalağın tekiyim. kadınlıkla çikolata sevgisini veya "çikolata krizi"ni ilişkilendirmenin ne anlamı var? öyle olunca daha sempatik oluyor herhalde. erkekler de gayet tatlı düşkünü, çikolata hastası vs. olabiliyor.

sevgilinin terk etmesi, ertesi gün sınav olması, grip olmak vs. bunlar erkeklerin de başına gelen şeyler. her haltı abartmayın. bunların kadınlıkla ne alakası var? regl süreci bazı kadınlar için çok sancılı geçiyor tamam da bazıları bunu fırsat bilerek her durumda bahane olarak öne sürüyor.

taciz, tecavüz, mobbing ve bissürü sosyal konu varken "çikolata krizleri... kadınlık..." geyiği yapmak neblim çok şımarıkça ve çirkince. bazı şeyler öyledir yani, kadınlıkla veya erkeklikle bi alakası yoktur, niye ısrarla kalıba sokmaya çalışıyosunuz?
0
der meister
(08.03.19)
@der meister
Öncelikle sakin ol ve o klavyeyi yerine bırak.

Bunun bir kalıbı falan yok. Tamamen tıbbi hatta. pre menstrual sendromu googlela ve bi zahmet oku. Tatlı yeme isteği gökten inmiyor.

İnsanları şımarık diye etiketlemeden önce bir regl sancısından miden bulasın, elin ayağın tutmasın, o ağrıları çek sonra bunları yaz yazabilirsen.

Soru zaten kadınlara sorulmuş, senin çikolata zevkin mevzu bahis değil.
0
buzbebek
(08.03.19)
Çevremde benim kadar tatlı seven insan hiç görmedim ama "ayy tatlı krizim geldi" yapmadım hiç hayatımda. Yani hormonal falan da olabilir ama anlam da veremiyorum öte yandan.

Kadınlarda olan zorluğun yakın değerde karşılığı erkeklerde de bulunabilir vs ama regl öncesi duygu Durum bozukluğu beni cidden en çok yoran şey. Özellikle gergin bi ortamda çalışıyorsanız, çevrenizde çok da hoşlanmadığınız insanlar varsa önceki yaklaşık bir hafta iki katı geriliyorum, üzülüyorum, sanki bilerek üst üste geliyormuş gibi.

Bakıyorum erkek arkadaşlar daha rahat take it easy tarzında takılıyor. Bizim iki hafta sonra olacak olayı nasıl algılayacağımız belli değil.
0
olutaklidi
(08.03.19)
sana şunu söyleyim, üzerime köyde üzerime sırıtarak araba sürdüler. öz annem aman duyan olmasın diye beni bastırdı. sonra niye sinir hastası olduğumu sorguluyor.
0
for day to break
(09.03.19)
@buzbebek, ben pms ağrısına bir şey demiyorum ki, çikolata isteğinin dahi "kadınlık" ile ilişkilendirilmesine kızıyorum. "why women crave chocolate" yazdım, al en başta çıkan şey,

"It is thought women specifically crave chocolate due to its ability to mimic serotonin and release endorphins, which may decrease depression and anxiety. However, serotonin, known as the feel-good hormone, can in addition to the consumption of certain foods also be increased by exercise."

allah aşkına bunun kadınlıkla ne alakası var? erkeklerde çikolata serotonin ve endorfin salgılatmıyor mu? biz çikolata yiyince mutlu olmuyo muyuz? canın çikolata çekmesiyle kadınlığın ne alakası var?

türkiye gibi ülkede yaşayıp kadın olmanın zorluğu sorulduğunda "canımız çikolata çekiyo" demek nasıl bir şuursuzluk, nasıl bir şımarıklık ben anlamıyorum. kaldı ki ben sadece böyle yazdığını görünce tepkimi dile getirmek istedim, evde sinirden klavye kemirmiyorum yani, sadece saçma geldiğini yazmak istedim.

neyse sana kolay gelsin yav. kadın olmanın 3953959 çeşit zorluğu varken, dünyada milyonlarca ve hatta milyarlarca kadın bu yüzden sorun yaşıyorken "cnmız çikolata çekiyo" yazmak çok tuhaf. bu kadınlıkla ilgili bir şey değil, alakası bile yok. pms olmayınca hormon falan ortadan kalkıyo sanıyosun galiba
0
der meister
(09.03.19)
(8)

Momo

dont eat me
Bunun videosunu goren oldu mu? Nasil seyler var iceriginde, verdigi direktifler ne? Bu kadar korkunc yapan ne bu seyi?
Bunun videosunu goren oldu mu? Nasil seyler var iceriginde, verdigi direktifler ne? Bu kadar korkunc yapan ne bu seyi?
0
dont eat me
(07.03.19)
Ben gordum. Cok creepy. Yani creepy bence korkunc kelimesini karsilamiuor da tekinsiz diyebilirim.
Huzursuz oldum ciddi derecede. Cocuk olsam kotu etkilenirdim kesinlikle :(
Hem de baya baya cizgi film videosunun ortasinda cikti.
0
kuehles blondes
(07.03.19)
live leak'te izledim. çizgi filmin ortasında çıkıyor aniden. korkutucu bir ses tonuyla mutfakta ve garajda kesici aletleri bulabilirsiniz diyor, o esnada da kesici aletlerin neler olduğu gösteriliyor, bıçak makas falan. sonra bu aletleri bileğinize batırın, kırmızı bir şey gelirse heyecanlanmayın devam edin falan diyor. yine o esnada iki bilek ve iki jilet ile bileğin nasıl dikine kesileceğini gösteriyor, kırmızı bir çizgi beliriyor falan. tabii gerçek bilek ve jilet ile değil de animasyon şeklinde. hepsi ingilizce bu arada.
0
candide
(07.03.19)
editleyemedim.
o ünlü kuş kadın mıdır nedir o resimle mi beliriyor? eğer öyleyse fena korkunç olur. ben o resme bakınca ürperiyorum. :(
0
🌸dont eat me
(07.03.19)
@don't evet aniden o çıkıyor :(
0
candide
(07.03.19)
işte kesici alet al, bak kendini şöyle kesebilirsin, kes lütfen cnm diyor. niye, ben de anlamadım. amaç ne yani, cidden çocuklar kendini öldürsün diye mi yapmış manyağın teki. alala. yani çok korkunç şeyler tabii, 5 yaşında çocuk bunu görünce şrak diye boynuna neşteri vurabilir hiç belli olmaz. öte yandan bu tarz içeriklere maruz kalmanın etkisinin abartıldığını düşünüyorum çocuk kendine zarar vermediği sürece. valla bizim nesil de çeçen-rus savaşının videolarını izleyerek büyüdü, her allahın günü kafa kesmeli bi' şey olurdu (bi tane videonun müziği aklıma kazındı, 13-14 yıl oldu hala tümüyle aklımda hoho) ama sonuçta hiçbirimiz delirmedik yani, o videolar yüzünden psikolojisi bozulan birini tanımadım.

momo ilginç bi şey. araştırılsın.
0
der meister
(07.03.19)
al buradan bak

www.liveleak.com
0
killerbee
(07.03.19)
bu video reklam mı yoksa kurguda videonun içine mi konulmuş? reklamsa youtube ciddi suçlu. yok videonun içinde çıkıyorsa bu kanallar engellenemiyor mu?
0
black mamba
(07.03.19)
Bu video var mi gercekten bilmiyorum da cocuklar daha cok youtuberlar ben gordum, geldi vs gibj videolarini izlemis. Calistigim okulda bir ay once filan uyuyamayan cocuklar vardi bu yuzden. Dinledigimde kendileri gormus gibu anlattilar, var gercekten dediler, yok eve gelebilirmis su bu. İkna etmek biraz zor oldu.
0
red g
(07.03.19)
(16)

Yazılımcılar biraz ketum mu?

ya ben lan neyse
işleriyle ilgili pek konuşmayı sevmiyorlar galiba. öğretmek istemiyorlar gibi. sizce öyle mi?
işleriyle ilgili pek konuşmayı sevmiyorlar galiba. öğretmek istemiyorlar gibi. sizce öyle mi?
0
ya ben lan neyse
(07.03.19)
Bana da öyle geldi biraz. Basit sorulara bile cevap vermeye tenezzül etmiyorlar.
0
olaylar olaylar
(07.03.19)
bir dünya farklı sektörde çalıştım. yazılımcılara kadar dışa kapalı olan, ketum olan, meslek sırrı takılan çooook sektör var.
hatta kodları ortalıkta geziyor, üniversite yıllarımda manyak mı bu adamlar para almadan niye koyuyorlar filan derdim (sene 2001 tabi)
ama yani düşün sürekli otur otur otur sürekli düşün beyin yor, veya aynı şeyler kes kes yapıştır aynı şeyler satırlar satırlar
pöööf yani. çok sıkıcı adamların işi. öğretmek istemediklerinden değil bence usanıyorlar.
ha işleriyle ilgili konuşmamak değil; yine konuşurlarsa işlerini konuşurlar. mühendis erkek profilinden (baskın olarak) bahsediyoruz adamlar genel olarak konuşmayı sevmiyor.
0
niye ama
(07.03.19)
iki kuzenim de yazılımcı/programcı falan. ikisi de öğretmeyi sevmemekten ziyade az konuşan insanlar. öyle hiç sesleri gereksiz yükselmez, gereksiz konuşmazlar. ama yardımcı olma hususunda bir yamuklarını görmedim.
0
ruh i tibbiye
(07.03.19)
haklısınız. acayipler. birşey istediğinizde istenilen şeyleri anlamsız buluyorlar ama neyi anlamlandırdıklarına dair bir fikrim yok.

not: bir zümreyi karşıma alma amacı gütmüyorum, tşk.
0
baldan kaymak
(07.03.19)
benim gördüğüm tam tersi. 23 yaşında, geride kalan 5 yılda hiçbir şeyi başaramamış, daldan dala atlamış bir dangoz olarak "yazılımcı olcam!11!" diye gaza geldiğimde duyuru ve sözlükte o kadar fazla yardımcı oldular ki yazılımı şu an hiç umursamamama rağmen sırf bu insanların emeğini boşa çıkardığım için utanıyorum kendimden.

kendi alanım için konuşuyorum, bir baltaya sap olamamış adam "burada para ve yurtdışı imkânı var" deyip "abi nasıl yapılıyo bu işler bana yol göstersene" dese ağzının ortasına vururdum, "sktir git lan seninle mi uğraşıcam" diye. duyuru-sözlük ve bunun dışında birkaç arkadaşım öyle yapmadı. akla gelebilecek en lüzumsuz, saçma sorularımı dahi cevapladılar. yazılım bilgim zaten şu maymunlu meşhur bi' oyun var, onu bitirmekten öteye gidemedi, ona rağmen 95399359395 tane soru soruyordum. bir de gerçekten yazılım konusunda gelişim kaydetsem neler yaparmışım.

toplamda en az 7-8 kişiyle konuştum. cevap vermeye tenezzül etmeyen sadece bir kişi oldu. velhasıl kişisel tecrübem tam aksi yönde. şaşırdım, sevindim. keşke becerebileceğim bi' şey olsaydı.
0
der meister
(07.03.19)
birisinin tavrından dolayı çıkarım yaparak genelleme yapıyor gibisin. kendimden ve çevremden biliyorum yazılımcıların çoğu yardımseverdir.

her şeyi geçtim ortada stackoverflow.com gibi soruların cevaplandırıldığı, github gibi açık kaynak kodlarını paylaşan insanların olduğu platformlar varken bunu söylersen taş olursun.

yalnız şöyle bir şey var eğer gerçekten birinin sorduğu sorununun cevabı çok teknik ise anlayamayacağını düşünüyorsam kendimi yormuyorum. belki onunla ilgili bir tavra denk gelmişsindir.
0
ocanal
(07.03.19)
50 çalışanı olan bi işletmenin 2 yazılımcısından biriyim. işimle ilgili kendi cebimde notlarım olsun diye bi arama çubuğu ve gerekli bilgileri içeren bi uygulama yazdım. apk olarak kurdum kendi telefonuma. bişey lazım olunca arıyorum buluyorum detaylı bilgileri.

şimdi iş yerinden bir arkadaş heves etti, diyor ki "5 dk bana göster de ben de kendi bölümümle ilgili yazayım. sen biraz göster ben zaten gerisini hallederim" diyor. direk hayır demek zorunda kaldım. çünkü benim o adama bişeyler anlatabilmem için belli bi mantığı kavradığını taban almam gerekiyor. sıfırdan anlatacak kadar vakit de ayıramam mümkün değil.

soruyu görünce kendimi gördüm. biraz da alındım. o yüzden gereksiz uzattım. benim ketumluğum burdan. sizin denk geldikleriniz de buna benziyor olabilir.
0
aşksız prens
(07.03.19)
Paylasmadigim bir tane hayvan gibi dokumanim var, yillar yili her sorun ciktiginda satir satir ekledigim icin veresim gelmiyor.
Piyasada kitap olarak da yok zaten o bilgiler.

Onun disinda cok adam/kadin yetistirdim. Geneli nankorluk yapmistir pisman etmistir.
Hatta bir tanesi su an holdingin birine it yoneticisi oldu.

Hala da sorana ogretirim 3 gun sonra ukalalik eder mutlaka.
Ketum olanlari takdir ediyorum bu yuzden
0
acemi
(07.03.19)
çok keyifli bir iş gibi gelmiyor bana belki onlar da zaten çalışırken sıkıldıkları için günün kalan kısmında bundan bahsetmek istemiyorlardır. ben de işimi anlatmayı sevmem, mesai yapıyormuşum gibi geliyor. ayrıca gerçekten uzmanlık isteyen bir iş ve hiç bilmeyen birisine anlatmak zulüm. adamlar yapıyor ya diyip geçmek lazım.
0
denef
(07.03.19)
Fıtrat meselesi. Yazılımcı tanıdığım yaşı 50deb fazla hem de gelin size yazılım öğreteyim beraber çalışalım modunda. Hiç yazılım geçmişimiz yok ona rağmen ugrasacak
0
seyyar satıcı
(07.03.19)
Alalası yok ya. Yazılım kadar alaylının olduğu başka sektör var mıdır bilmiyorum. Adamlar her şeyi nette paylaşıyor aksine. Bana böyle sor kendi mesleğimle ilgili danışmanlık ücreti isterim.
0
bos gezenin bos ustasi
(07.03.19)
o yüzden her yerden ücretli ücretsiz kurslar, makaleler, eğitim paketleri fırlıyor. allahtan iş öğretmek istemeyen halleri bu yoksa gece camdan girip zorla kod yazdıracaklarmış.
0
Efoody
(07.03.19)
ogretmek istemediklerinden degil cogunun sosyal becerileri zayif

not: yazilim muhendisiyim.
0
rm
(08.03.19)
şu dönemde siz de yazılım öğrenin muhakkak öğrenmelisiniz diyip frontend öğrenmeye başlamak gibi bir hype var, ondan bezmiş olabilirler.
0
yuto
(08.03.19)
net cevap : evet
0
xdenizx
(08.03.19)
bence tam tersi. yazılım kadar karşılıksız yardım edilen bir sektör daha görmedim.

kimsenin kuruş kazanmadan yaptığı işletim sistemi var, gönüllü ansiklopedi var, reddit var, Quora var, hayvan gibi yazılım soru-cevap mekanları var, var oğlu var.

tam tersine yazılımcılar öğretmek için benim gördüğüm en açık insanlar. boş muhabbete pek meyilleri yok, o başka bir konu...
0
babilbaligi
(08.03.19)
(14)

annelerimiz iyi ki var

yuvarlanantencereninkapagi
değil mi? annenize en büyük ödülünüz ne oldu? ( onlar için en büyük ödül biz olsak da)
değil mi? annenize en büyük ödülünüz ne oldu? ( onlar için en büyük ödül biz olsak da)
0
yuvarlanantencereninkapagi
(07.03.19)
Evet oyle.
Buyuk bir odulum olmadı ne yazik ki:(
0
stavro
(07.03.19)
Tabi ki!
Tek ödül benim, bence güzel de bir ödül oldum.
0
pati
(07.03.19)
canım anam <3

maddi desteğim var, hiç onu üzen bir evlat olmadım. arkadaşı gibiyim bu yeter sanırım.
0
damla sakızlı dondurma
(07.03.19)
Ödül müdür bilmiyorum ama şu an hastane de yanındayım. Her zamanda yanımda olucam.
0
scudman1
(07.03.19)
bulaşık makinası aldım geçenlerde, maddi olarak en büyük bu.

manevi olarak da sürekli düşünüldüğünü bilmesi, hal hatır sorulması en büyük ödül.
0
legalize marijuana
(07.03.19)
Ilk maasimla yüzük almistim hanimefendiye.

Bence de iyi ki varlar.
0
chitosan
(07.03.19)
iyi ki var.

en büyük hediyemiz: babama karşı onun yanında varolmamız.
0
makarnavodka
(07.03.19)
kadın bugün kandil diye niyetliydi gittim ekmeğini aldım :)
annem böyle şeylere seviniyor benim, çünkü o herkesi düşünür, hep düşünür ve yapar, onu kimse düşünmez :/ (abartı yok tüm mahalleyi, tüm sülaleyi, kurdu kuşu düşünür, nasıl bir sabır nasıl bir kapasiteyse bitmedi...)
en büyük ödülüm 10 gün tatildi, her şey onun için düşünülmüştü. inşallah tekrarı olur.
0
niye ama
(07.03.19)
Tanıyanlar var beni burda ama neyse.

Olmadı. Kral çıplak.

Lakin.
Ama onun annesine oldu. Yıllanmış bir ödül. Utansam da hayata dair gurur duyduğum tek hareketim bu. Mirasım da bu olabilir.
0
baldan kaymak
(07.03.19)
değil
0
kim bilir
(07.03.19)
Evet anne gibisi yok. Maalesef benim de annem yok ama. Ne sanslisiniz annesi olanlar, annesi olan herkesi cok kiskaniyorum. Annem olmadigi icin bir sey basarsam bile kim benimle gurur duyacak ki diyorum. Buyuk bir eksiklik.
0
stejerners
(07.03.19)
ben de iyi ki var diyen şanslılardanım ama değil diyenleri de anlıyorum şahit olabildiğim kadar. babanın "iyi ki var" olmaması ile anne çok farklı, etkileri çok daha ağır.

en büyük ödül, telefon almıştım o galiba?
0
windows95
(07.03.19)
anamı çok severim, gurur duyarım, canım anam go girl go. hiçbir ödülüm olmadı açıkçası. ne okulu bitirip iş güç sahibi olduk, ne para kazandık. çocukken çok akıllıymışım, o zamanlar dehşet iyiymişim ama liseden sonra çok bozmuşum. ana tabii, her halükarda sevdiğini biliyorum ama eskisi kadar yakınlık bile göstermiyor açıkçası, sıkıldı herhalde denyoluklarımdan. pek bir şey vermedim, uzun vadede verebileceğimi de zannetmiyorum. en fazla işte belki arabam falan olursa gezmek istediği bir yere götürürüm. çok istiyormuş öyle çocuklarıyla gezebilmek. olursa o olur yani. ona kalsa ev alacağım falan... nah. 30 yaşında mezun oluyorum zaten. iş bulduk, para kazandık, kyk borcunu ödedik, akıl sağlığımızı koruduk, işten atılmadık, belimizi doğrulttuk da annemize ev alması kaldı.
0
der meister
(07.03.19)
Iyi ki varlar. Sag salim hep varolsunlar. Benim annemin kendini dusundugunu hic gormedim. Dışarıda bir sey yese paket yapip eve getirmezse rahat yiyemez. Oysa ki kucuk degiliz ve istersek alir yeriz ama nasıl bir duyguysa bogazdan gecmiyormus. Alisverise gittiginde sevecegimiz bir seyler gorurse kendine bir sey almaktansa o akkini bize bir seyler alarak kullanir. Kendi annesi yani anaannem dunyada tanidigim en kotu karakter. Maalesef kotu anneler de var.

Annemin mutlu olmasi yuzunun gulmesi icin abim ve benim saglikli ve mitlu olmamiz yetiyor ama ben calisirken ona butcem yettigince altin takilar alirdim. Cok sever. Ona yapacagim maarafa hic acimam. Yeterki mutlu olsun rahat etsin.
0
nick konusunda kararsizim
(07.03.19)
(6)

Cüneyt Özdemir

ovungec zeus
Videolarında sürekli Adana'ya gitsek diyor. Acaba kendisi Adanalı mı? Yoksa sadece goygoy mu yapıyor?
Videolarında sürekli Adana'ya gitsek diyor. Acaba kendisi Adanalı mı? Yoksa sadece goygoy mu yapıyor?
0
ovungec zeus
(05.03.19)
goygoy.
0
kljgslsdkjsd
(05.03.19)
bence en basindan adana'ya gidecegi planliydi, yolunu yapti :)
0
birkibirkibirkibirkiuc
(05.03.19)
abi milano'da çektiği videoya "serhat şehri kars'tayız" diye başlayan bir adamdan bahsediyoruz jsfjsjf kafasına göre takılıyordur muhtemelen.
0
der meister
(05.03.19)
Ankaralı. Hatta nereli olduğunu demese de Ankaralı diye tahmin ederdim. Aşırı Ankaralı tipi ve havası var.

Son videoda da gitti zaten Adana'ya. Goy goy yapıyodu muradına erdi işte. Bi de gidek gidek Adana'ya gidek diye bi şarkısı yok muydu Müslüm Gürses'in. Ona gönderme de olabilir
0
nundu
(05.03.19)
abi yalan dolan ya. videoda da hep öyle diyor.

ne yol yapması.

kafası nereye eserse gidiyor.

şahsen sade bir video için gideceğini de sanmıyorum. geçerken uğramış da olabilir. adam bile bilmiyordur neden gittiğini :)
0
qobel
(05.03.19)
Ahahaahahha nihayet adanaya gitmiş, üstekik adanaya gidek dediği bölümleri de eklemiş
0
rumeli beylerbeyi
(08.03.19)
(23)

Beyler, çocuk sahibi olma fikriyle aranız nasıl?

Bartebly
Kendinizi baba olarak düşünebiliyor musunuz? Bir çocuk büyütmek, onun hayatinın her aninda yaninda olma fikrine nasıl bakıyorsunuz? Sizce iyi bir baba olur musunuz?
Kendinizi baba olarak düşünebiliyor musunuz? Bir çocuk büyütmek, onun hayatinın her aninda yaninda olma fikrine nasıl bakıyorsunuz? Sizce iyi bir baba olur musunuz?
0
Bartebly
(05.03.19)
iyi bir dayıyım şimdilik bu kadar yeter gibime geliyor. 30 yaşındayım şu anda çocuk sahibi olmayı ara ara düşünüyorum. sonra uzun süren bu sorumluluk gözümü korkutuyor açıkçası.
0
bazenuyur
(05.03.19)
Kendimi baba olarak düşünüyorum tabi. Geç bile kaldım. İyi bir baba olacağıma eminim. Çocuklarla aram iyidir zaten. Ayrıca sorumluluk sahibi biriyim. Bir saniye bile yanından ayrılmazdım çocuğum olsaydı.
0
scudman1
(05.03.19)
no, no, no, nooooo...
0
orpheus
(05.03.19)
Kendimi baba olarak düşünsem de yeterli olup olamayacağımdan emin değilim. Bir çocuğu yetiştirmek, ona karakter kazandırmak zor iş.

İyi olmasa da ortalama bir baba olurum. Biraz çabuk sıkılır ve tahammülsüzüm. Bunlar da zamanla biraz daha törpülenirse bikaç sene içinde mis gibi baba olurum.
0
kablelvuku
(05.03.19)
Benden cok iyi baba olur ancak ben cocuk yapmam. Hem ugrasmaktan nefret ederim hem de 7 milyar insanin oldugu dunyaya bir insan daha getirmek son derece anlamsiz geliyor. Soyum devam etsin mantigi da sacma, sanki bana ust insaniz her birimiz. Hepimiz insaniz birimizin digerinden ozel bir yani yokki.
0
bos gezenin bos ustasi
(05.03.19)
sorumluluklarına aşırı bağlı bir adamım, çocuğum olsa mis gibi bakacağımdan şüphem yok ama mutlu olur muyum ondan emin olamıyorum. çocuk sevgim de fazla yok zaten. görev bilinciyle gönülsüz babalık yapacağıma hiç yapmam daha iyi.
0
sir gawain
(05.03.19)
bos gezenin bos ustasi +1

yalnız böyle böyle idiocracy filmi olcaz galiba
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(05.03.19)
"düşününce" çok güzel bir fikir gibi geliyor bana. önünde sonunda baba olmak isterim sanırım, yani 50-55 yaşıma geldiğimde birkaç çeşit AŞK MEYVESİ oluşturmuş olmayı dilerim eşimle birlikte ama gerçek hayat "düşünce"den ibaret değil maalesef.

1) bir kadınla evlenip de 15-20 sene birlikte yaşayabileceğimi, herhangi bir insanın hayatını benimle geçirmek isteyeceğini düşünmüyorum. bu kaygı ve çekimserlik varken çocuk sahibi olmak çok zor, rahat hissedemem.

2) sorumsuz ve bencil bir insanım. yine düşünce olarak akşam oğlumu/kızımı okulundan almak, 5 yaş zekasıyla apır sapır konuşmalarını dinlemek, akşam aynı sofrada oturup yemek yemek, ona bir şeyler öğretebilmek vs. acayip tatlı geliyor ama bunun gerektireceği efor ve bunların karşılığında vazgeçmem gerekecek şeyler var. ben eşiyle ve çocuğuyla ilgilenmeyip sığır gibi maç izleyen bir baba olmak istemiyorum. o yüzden maç izlemeyi tercih ederim herhalde, çocuğu hiç yapmayıp.

3) hiçbirimiz mükemmel değiliz; hiçbirimizin anası ya da babası muhteşem değildi ama sonuç olarak büyük oranda sağlıklı ve normal büyüdük... gelgelelim, ben kendimi insan yetiştirecek ve ona yol gösterecek ölçüde nitelikli/sorumluluk sahibi/sabırlı vs. görmüyorum. dünyanın en tatlı insanı olmayı denesem bile çocuğum benim kadar agresif, sayko, tuhaf birinin evladı olarak büyüdüğünde sorun yaşayabilir. belki beni çok sever ama kendisi manyak olur. bilmiyorum.

***

iyi baba olmak çok göreceli bi' şey. ben babamla en son ne zaman vakit geçirdiğimi hatırlamıyorum. çocukluk hatıram dahi yok doğru dürüst. öte yandan büyüdüğümde anladım: babam çoğu babadan daha iyiymiş. belki duygusal olarak pek yakınlık göstermemiş, ilgilenmemiş ama yine de bizi hiç "bırakmamış". ne eve sarhoş geldi, ne anneme veya bize bir fiske vurdu. pek ilgilenmezdi ama orada olduğunu bilirdim yani, harçlık isteyince de veriyordu adam. şimdi başka birisi için "tırt" olabilir bu adam ama benim bir tane babam var ve karşılaştırabileceğim başka birisi olmadı. o yüzden benim için iyi.

ben de kendi babam gibi; sanırım bazı yönlerden gayet iyi, bazı yönlerden ise tırt bir adam olurdum. oğlum/kızım belki sakin, şiddetten uzak, düzgün bir çevrede büyürdü ama birlikte sık vakit geçirmezdik. o da benim için "babam iyi ve güzel adamdı ama kendi dünyasında yaşardı" derdi. bilemem. büyük sorumluluk bunlar. ben şimdilik istemiyorum. 10 sene daha da istemem herhalde.
0
der meister
(05.03.19)
Hic istemiyorum. Cok istersem evlat edinirim

1. Ulkede durum kotu. Anne ve babanin etkisi sinirli. Arkadas ortami onemli.

2. Ekonomi kotu. Egitim kalitesi bozuluyor. Hangi okula gidecek bu cocuk. Iyi okullar yilda 60 bin lira olmus. Param yok.

3. Bu cocuga iyi bir gelecek nasil sunucam?

AB'de ya da benzer insani gelismislikte bir ulkede yasasam dusunurdum.
0
Traveler
(05.03.19)
3 yildir babayim. Hem de kiz babasi. Soyle söyleyeyim, onsuz gecen gunlerim, senelerim copmus.

Fazla düşünmeye gerek yok. Imkani olan beklemesin. Sonra olunca gec kaldiginiz günler icin kendinize kizarsiniz.
0
deveyi diken adamin ta kendisi
(05.03.19)
cocuklarla aram iyi, seviyorum. uygun zaman, yer ve sartlar olustugunda cocuk yapmayi dusunuyorum. partnerim kabul ederse 2 ya da 4 tane cocuk bence tam uygun. hatta ustune evlat da edinmek istiyorum. tabii cocuklarin bir suru sorumlulugu var, ancak ben sorumluluk almayi seviyorum. hem bunlar tatli sorumluklar.
mevlam kayira saldim cayira mantigi ile degil; elimden geldigince duzgun insanlar yetistirecegim. bunu yapamayacaksam cocuk da yapmam.
her erkek bence baba olma duygusunu yasamali. ve evet bence benden iyi bir baba olur. ama simdi ne yeri ne zamani ne de sartlar uygun. bu yuzden bu cocuk konusunu donduruyorum.
0
Leonardo~Da~Vinci
(05.03.19)
Bir de boyle mutlaka yap mukemmel bir sey diyenler falan var ya, onlar yaptik bir hata bari bir ise yarasin diye kendilerini kandiriyorlar:p
evlilik de ayni nane, yaptik bir hata bari sevelim de hayat zindan olmasin mantigiyla devam ediyor insanlar yasamaya. evet ben dahil. evlenmeyin olm. iskandinav kari aldim elf gibi guzel, melek gibi iyi huylu yine de evlilik boktan bir muessese kisilerden bagimsiz olarak bir insanla yasama eylemi bir sure sonra insani yoruyor.
0
bos gezenin bos ustasi
(05.03.19)
Şimdi burada "böyle kötü bir dünyaya çocuk getirmem", "sorumluluk gözümü korkutuyor", "çocuk sevgim yok, gönülsüz babalık yaparım" gibi yazıları okuyunca neler kaçırdığınızı düşünüp sizin için üzülüyorum.

35'ime doğru baba oldum. Yolun yarısı. Hayatımı eşim ve oğlumdan öncesi ve sonrası olarak ikiye ayırabilirim. "Baba olunca anlarsınız" gibi klişelere girmek istemiyorum ama gerçekten benim tarif edemeyeceğim, sizin de yaşamadan anlayamayacağınız bir duygu.
0
shangrilla
(05.03.19)
hatunun biraz pushlaması lazım. yoksa bakımı eğitimi kişiliği yetişeceği yer falan insan düşünürse kafayı yer
0
dedim dedim de kime dedim
(05.03.19)
Yeğenim var fazlasına gerek görmüyorum.
0
catch the arrow
(05.03.19)
iyi bir baba olur muyum bilemiyorum ama en geç 3 sene içinde baba olmak istiyorum.
0
hocam
(05.03.19)
Şu an aklımın azıcık bile ucundan geçmiyor. Ama eğer maslow hiyerarşisinde bir şeyleri basarirsam ya da 10 yıllık hedefleri yoluna koyabilirsem belki. Ama şu an bir aksilik olmadığı sürece plan dahilinde değil.

Korunun
0
westblack
(05.03.19)
Son zamanlarda şu işleri yoluna koyup yapmak lazım artık demiyor değilim... Fakat anneside olması lazım onu nasıl seçicem bilmiyorum işte... zor yani...
0
gündüz m
(05.03.19)
35'den once yapmayi dusunuyordum ve yaptim. pisman degilim ama tahmin ettigimden zor bir is, ozellikle hanim cok cocuk seven bir tip degil ise. ciddi enerji istiyor, isten geliyorsun evde seni full enerji bekleyen bir canavar var. 40'li yaslarda bebek sahibi olanlara kolay gelsin diyorum.


eger dusunuyorsaniz vakit kaybetmeden yapmak lazim bir tane. bir tanesinin masraflarina bakarsak 2. cocuk buyuk kulfet olur buyuk ihtimal. bu devirde 3 yapana helal olsun derim. 3 ustu ise delilik bence.
0
cooperr
(05.03.19)
Hem çocukları çok sevdiğimden, üstüne ona güzel bir hayat sunmakla ilgili sorumlulukları hakkıyla yerine getireceğime dair inancımdan dolayı bana çok yakın ve güzel bir fikir olarak geliyor. İyi bir baba olacağıma inancım sonsuz. Hatta 20.000+ gelirim olsa kalabalık bir ailem olsun isterdim. 4-5 çocuğun sevgiyle ve iyi eğitimle büyüyüp hayata karıştığı güzel bir yuva.
0
levent bilgen
(05.03.19)
İyi baba olurum mecbur kalırsam, ama şu an en son istediğim şey çocuk sahibi olup tüm hayatımı çöpe atmak.
0
noluyo yaa
(05.03.19)
Cocuk yapmanin en bencil secimlerden bir tanesi oldugunu dusunuyorum. Dunyaya getirdiginiz varlik bunu secemiyor ve sizin haz aldiginiz seyi aslinda o deneyimleyemiyor. Dolayisiyla tamamen tek tarafli bir eylem ve haz soz konusu. Ayrica herkesi tamamlayan sey farklidir. Turkiye'de insanlar kendilerini tanimadan is evlilik cocuk ucgenine atladiklari icin bu sekilde tamamlandiklarini saniyorlar. Ebeveynlik herkes icin ayni hazzi vermez ve kendini taniyarak ebeveyn olmamayi secen insanlar onlar icin cocuk sahibi olmaktan cok daha tatmin edici mutluluklar baglar yasiyorlar. Turkiyede bu soyledigimi algilayabilen insan sayisi o kadar az ki, klise cevap olunca anlarsin. Benim icin beni tamamlayan deneyim bambaska seyler ve dunyada gercekten yeterince insan olmasi ve aslinda anne baba olmanin tamamen bencillik sonucu olan bir durum olmasi gayet yeterli sebepler. Zira gercekten ebeveyn olmaksa buradaki amac bencil olmayan biri once evlat edinmeyi dusunur. Ama gordugumuz ornekler ve ebeveynligin klise savunuculari hep essiz genleriyle yeni bir beden yaratmak isteyen 'fedakar' ebeveynler oluyor.
0
kassiopeia
(05.03.19)
Babayim zaten. Dunyada binlerce yildir insanlar anne-baba oluyor. Ilk defa bizim basimiza gelecekmis gibi felsefesini kasmaya gerek yok.Cok guzel bir sey.
0
turkuaz
(06.03.19)
(9)

akşamları ne yapıyorsunuz ya?

sedat peker in yegeni
özellikle haftaiçi can sıkıntısından ne yapacağımı şaşırmış durumdayım. full dizi-filme gömülmek istemiyorum. arkadaş çevrem de sınırlı. siz nasıl yaşıyorsunuz?
özellikle haftaiçi can sıkıntısından ne yapacağımı şaşırmış durumdayım. full dizi-filme gömülmek istemiyorum. arkadaş çevrem de sınırlı. siz nasıl yaşıyorsunuz?
0
sedat peker in yegeni
(05.03.19)
Sürekli nişanlımla pubg. Sosyal hayatımızı bitirdi onun pubg bağımlılığı.
0
kablelvuku
(05.03.19)
taksiye çıkıyorum. keşke ben de sıkılabilsem.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(05.03.19)
5 gün salon+sauna+havuz, spor sonrasında yeni teknolojilere bakmaya çalışıyorum.
0
datnet
(05.03.19)
ben ödev yapıyorum, genelde çeviri oluyor zaten. takıyorum kulaklığı, veriyorum ONE HOUR SOVIET COMMUNIST MUSIC'i, açıyorum sözlüğü, çay-kahve eşliğinde hoca ne vermişse dalıyorum. bir saat içinde beyin muşmulaya döndüğü için gerisinin önemi kalmıyor zaten, öyle aptal aptal takılıyorum uykum gelene kadar. ödevim yoksa veya ANARCHY IN ALTINDAĞ deyip herhangi bir sebeple ödev yapmamaya karar vermişsem de reddit'te takılırım, maç izlerim, INDIAN STREET FOOD videosu izlerim.

gerçekten hiçbir şey yoksa ve ev arkadaşım da aynı durumdaysa birlikte yürüyüşe çıkarız, pişti atarız vs.

bence zaman çok çabuk geçiyor. daha yavaş akmasını dilerdim. sabah 9'da uyanıp hiçbir şey yapmasam bile saat 13 oluyor. bir şeyler yapıyorum, 17 oluyor. "hızlı geçmiş lan dur bi şeyler yapmayayım" diyorum, 22 oluyor. sinirleniyorum. bir şey yap ya da yapma, her türlü lüzumsuz derecede hızlı geçiyor. ee öldük zaten. çok hızlı oldu.
0
der meister
(05.03.19)
yemek, dizi, film, puzzle, playstation, kitap, masa tenisi, havuz, alkol idi bir zamanlar. şimdi tez. keşke eski günlerime dönebilsem.

ayrıca der meister +1, çok hızlı geçiyor herşey. 5dk ara vereyim diyip 3 saat geçtiğini fark ediyourm, inanılır gibi değil.
0
taurina
(05.03.19)
hobi bul onunla uğraş. ben çektiğim fotoğraları düzenliyorum, enstrüman çalışıyorum. halihazırda sevdiğin şeyi yapmaktansa bir şeyleri öğrenmek, "challange" halinde olma durumu vaktin nasıl geçtiğini anlamamamı sağlıyor. biraz hırslı bir tipsen biraz zorlayıcı şeyleri yapmayı deneyebilirsin; artık seni ne zorluyorsa.
0
Jux
(05.03.19)
Odev, okuma, yazi vb okul isleri
0
Traveler
(05.03.19)
pazartesi carsamba aksam meditasyona gidiyorum
sali almanca dersi
persembe aksam cuma sabah arkadaslarla meditasyon sonrasi kahvaltida yemek icin borek corek pogaca turu biseyler pisiriyorum
gecen seneden beri evde bilgisayar acmadim, dizi film seyretmedim
0
JohnOakley
(05.03.19)
PlayStation oynuyorum, YouTube’da takip ettiğim kanalların yeni videolarını izliyorum, haftada en az 3 günün akşamında bir saat ağırlık antrenmanı yapıyorum. Zaman çabuk geçiyor.
0
(s)AINT
(05.03.19)
(21)

Ayda 30 bin lira geliriniz olsa hayatınızda ne değişir?

goodz
Geliri 10bin ve üstü olanlar cevaplamasın
Geliri 10bin ve üstü olanlar cevaplamasın
0
goodz
(03.03.19)
gezecek zamanım da olursa çok şey değişir. ama olmazsa neyleyim 30 bini
0
prasinos
(03.03.19)
Bekar er kişiysem ve boş zamanım varsa Kiev'de güzel bir hayat..
her gün uçuş var
0
kanlakarisikyagmur
(03.03.19)
Birlikte yaşadığım insanlar. Etrafımda olan insanlar. Kendi ailem hariç herkes değişirdi sanırım.
0
rakidabalikolsa
(03.03.19)
çok bir şey değişmez hayatımda. otomobile merakım var. bi onun güzelini alırdım. ailemi rahat ettirir kendi minimal yaşantıma devam ederdim. ölmeden önce de bir vakfa bağışlar göçer giderdim.
0
lukas
(03.03.19)
Kariyi bosarim
0
acemi
(03.03.19)
taşınırım ilk iş
0
windows95
(03.03.19)
bikac eksik disim var. dislerimi yaptiririm. daha fazla degisikligi kaldiramam. bunyem fakir, zenginlikte kalinca usutuyor.
0
Leonardo~Da~Vinci
(03.03.19)
Once araba alirim
Bilgisayarimi degistiririm
Pt tutup duzenli spor yapmaya baslarim
Dislerimi beyazlattiririm
Erteledigim enstruman ogrenme isini hizlandiririm
Dikis makinasi alirim
Gormedigim ulkelere seyahat ederim
Fakir fukarayi mutlu ederim
Burs veririm
Kiyafet cantayi daha kalitelisinden alirim
Dil kurusuna yazilirim ama ingilizce degil
Parasiyla yl yaparim ama tezli
Istedigim kurslar var onlara katilirim
Vs vs
0
dedim ben sana
(03.03.19)
Bu söylediklerinizin hiçbirini yapmazsınız boşuna hayal kurmayın.

Araba alırsınız, alışveriş yaparken fiyat düşünmezsiniz, gezersiniz ama fakir doyurmak, düzenli spor falan çocukça hayaller :)
0
catch the arrow
(03.03.19)
ayda 30 bin lira hiçbir şeye yaramaz
0
tabii lan manyak mısın
(03.03.19)
kendi kendime yetebiliyor olmak güzel olur. taşınırım. aileme yardim ederim. saglığım ve hobilerim için yeterli param olmuş olur. alışveriş yaparım, yurtdışına çıkarım.

umarım hala sabah 10 akşam 22 çalışmıyorumdur...
0
batlegolas
(03.03.19)
Sanat koleksiyonu yapmaya başlarım
0
fasulyek
(03.03.19)
Araba + ev + aile yardım + sık sık yapılacak yurt dışı tatilleri.


Spor zaten yapıyorum. Yeter ki vaktim olsun.
0
westblack
(03.03.19)
evliysen bir halt değişmez ;)

biraz daha insan gibi yaşamaya başlarsın.
0
tamamhosdiyonda
(03.03.19)
30k geliri olan insanın harcayacak zamanı olmaz
o sebeple çok bir şey değişmez
kimse 30k para verip de bir insanı haftasonu, bayramda 5'ten sonraları falan salmaz.
o para birikir anca akıllı kullanılırsa.
0
dedim dedim de kime dedim
(03.03.19)
Needles eşofman altı alırım, Rick Owens deri ceket, uzun hırka, klasik ceket alırım. Raf Simons ceket falan. Rag And Bone dan ceket, pantolon, sweat ne var ne yok alırım. Bu markalardan takılırım artık ve it gibi gezer içerim.

Bitti lan 1 saatte 30 bin lira :D
0
eazy
(03.03.19)
ya herkes 30k'yı nasıl harcayacağını biliyor ama sanırım nasıl kazanıldığını bilmiyor.
onu yaparım bunu yaparım ne güzel.
standart bir firma size 30k veriyorsa 52k firmaya maliyeti var 8k araç 3-4k yakıt 4k sofor desek
70k'ya çıktı maliyetiniz 5k'da firma içi harcama 75k. 6ayda 450k
firma en fazla %5 öder size toplam cirodan yani 9000k.
yani firmaya her 6 ayda en az 9milyon tl'lik iş bağlamanız lazım ki (tek başınıza) adamlar size bunu ödesin.
6 ayda işi bitirip parayı alıcan yanlış olmasın hesap.
hayal gücünüz niye bu yönde çalışmıyor?
0
dedim dedim de kime dedim
(03.03.19)
@dedim dedim de kime dedim

senin hesabın maaş olarak
kendi işini yapan için, esnaf için imkansız değil
maaşlı olarak almaya çalışırsan 45+ yaşında alırsın
kendi işini yapıp, esnaf iken bu paranın üstünü alanlar var yaşta 25.
çok büyütme yani kafanda, işi becer sende al
beceremiyorsan nakit paradan haber ver, öyle de alırsın bu miktarı ve üstünü

bu arada hayret "30 bin+ para mı lenciler" yazmamış daha :)
0
tamamhosdiyonda
(03.03.19)
@tamamhosdiyonda
senin dediğin işi ben yapıyorum 23 yaşından beri
flash news! öyle bir dünya yok.
0
dedim dedim de kime dedim
(03.03.19)
yaşam tarzı olarak çok fazla bir şey değişmez, aşağı yukarı yine aynı adam olurum ama zihinsel açıdan inanılmaz rahat, dolayısıyla muhtemelen çok daha özgüvenli ve mutlu birisine dönüşürüm. çünkü hayatımın yaklaşık son 10 yılını "mezun olup 3-5 bin lira kazanan bir adam olmak" için harcadım, harcıyorum. 2012'den bu yana elime aylık 600-1500 lira arasında (değişiyor) para geçiyor anca. mezun olmama daha yıllar var. mezun olunca da en iyi ihtimalle haftada 40-42 saat çalışıp (şimdi en azından öğrenciyim, yatıyom hehe= 3-4 bin lira falan kazancam. elimde bissürü para olacak ama "bana ne lan ilk hafta okula gitmem" deyip gezemicem, bi yere gidemicem.

velhasıl ayda 30 bin lira çok manyak süper bi şey olurdu benim açımdan. %60-70 oranında aynı olurdu hayatım ama geri kalan %30-40'lık kısım da işte insanların uğruna koca bir ömür verdiği kısmı teşkil ederdi. sonuçta muzla da dna'mızın %60'ını paylaşıyoruz. onun gibi.
0
der meister
(03.03.19)
Depresyonum biter
0
photo85
(05.03.19)
(5)

YouMeHer tadında ilişkiler hakkında ne düşünüyorsunuz?

kaptankedi
Daha önce burada YouMeHer dizisini izlediniz mi diye sormuştum.İzlemeyenler için, evli bir çift kendilerinden daha genç bir hanımefendiyle tanışıyor ve aşık oluyor. Evet, karı ve koca ayrı ayrı bu genç hanıma aşık oluyor. Bu genç hanım da ikisine birden aşık oluyor. Bunun neticesinde 3lü bir ilişki
Daha önce burada YouMeHer dizisini izlediniz mi diye sormuştum.

İzlemeyenler için, evli bir çift kendilerinden daha genç bir hanımefendiyle tanışıyor ve aşık oluyor. Evet, karı ve koca ayrı ayrı bu genç hanıma aşık oluyor. Bu genç hanım da ikisine birden aşık oluyor.

Bunun neticesinde 3lü bir ilişki biçimine geçiyorlar ve birlikte yaşamaya başlıyorlar.

Amerikan taşrasında epey tantana oluyor. Efendim çocuklarımızın ahlakını bozuyorsundan, bu nebçim şey siz nasıl insanlarsınız—a kadar epeyce gürültü.

Neticede önce yakın çevreleri, sonra aileleri kabul ediyor.

Ama internetlerden gördüğüm kadarıyla bu dizinin Netflix'te yayınlanması bile epey ses getirmiş, tepki gösterenler çok olmuş.

Peki siz ne düşünüyorsunuz? Böyle bir ilişki içinde kendinizi hayal edebiliyor musunuz? Ya da çevrenizde böyle bir ilişki olsa nasıl tepki verirsiniz?
0
kaptankedi
(27.02.19)
kendimi boyle bir iliski icerisinde goremiyorum ama yapani da cok tuhaf bulmam, tek kisiye asik olanlarin yedigi haltlari goruyoruz sonucta, uc kisinin birbirine asik olup birlikte ve mutlu yasamasi fikri alisilmisin disinda olsa da cok tuhaf, "ohaaaa"lik gelmiyor. hayirli isler deyip gecerim.
0
der meister
(27.02.19)
Kıskançlık kendini gösterecektir. Bu tür bir ikişki yaşanırsa üç kişinin de sıfır kıskançlığa sahip olması gerekir. İşte bizimkilerin yaptığı kuma olayını millet biraz daha değiştirip öyle gösteriyor. Kuma ne kadar mantıklıysa bu da o kadar mantıklı.
0
cemallamec
(27.02.19)
bir insanın aynı anda iki kişiye aşık olması durumu benim için bir "bozukluk" belirtisi.

aslında aşk denilen şey tam da böyle bir giriftliğe sebep olacak saçmalıkta bir kavram ama aşk aşk diye tutturanlar bunu kabul etmiyor. benim için sıkıntılı olan durum ise bir insanın aynı anda iki farklı kişiye aynı şeyleri hissedebileceğini sanacak kadar kendinden ve gerçeklikten kopuk olması. aynı anda iki farklı kişiye aşığım diyen bir insanı ciddiye alamam ben, 4. sınıfa giden bir bebe ile aynı kefededir.

bahsettiğin örneği ilk defa duydum ama böyle bir şey olacaksa olabilecek en mantıklı şekli herkesin birbirine aşık olması olurdu. kimse kimseyi kandırmıyor, herkes durumun farkında ve kendilerince mutlu. bizim gibilere bok yemek düşerdi, o yüzden olumsuz tepki vermezdim.
0
Jux
(27.02.19)
kendimi hayal edemiyorum.
olursa da umursamam, 3 yıl new york civarında yaşadım neler gördüm neler.
0
cedex
(27.02.19)
ben threesome olarak düşünüyorum ve varım diyorum.
0
datnet
(28.02.19)
(8)

telaffuzu güzel olan almanca kelimeler

füt
telaffuzu hoşuma giden yeni bir kelime öğrenince akşama kadar onu tekrar ediyorum, içimden değil, böyle bariz sesli sesli söylüyorum(bkz: geworfenheit)gewofınhaytgewofınhayt...akşama kadar gewofınhayt diye gezerim artık. almanca başka ne var,
telaffuzu hoşuma giden yeni bir kelime öğrenince akşama kadar onu tekrar ediyorum, içimden değil, böyle bariz sesli sesli söylüyorum

(bkz: geworfenheit)

gewofınhayt
gewofınhayt

...
akşama kadar gewofınhayt diye gezerim artık.

almanca başka ne var,
0
füt
(27.02.19)
Mönchengladbach

möşınglahbah
0
kablelvuku
(27.02.19)
www.transfermarkt.com.tr

bence her türlü şudur.
0
firemanjonny
(27.02.19)
Frühstück!

Das frühstücken muss etwas mit glück zu tun haben.
0
lamira
(27.02.19)
vereinigt
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(27.02.19)
vorstellungskraft

plötzlich

einsteigen/aussteigen

ilk etapta aklima bu ucu geldi. aklima geldikce kendi kendime tekrarlarim, cok hosuma gidiyorlar. ilki ve sonuncusu agiz dolusu cikiyor, cok eglenceli. plotzlich de tukuruyormus ya da oguruyormus gibi, firlayip gidiyor agizdan cok tatli.
0
der meister
(27.02.19)
@der meister; nasıl söylendiklerini de yazar mısın

vors..?
vörs..?
0
🌸füt
(27.02.19)
bayern'de büyümüş biri olarak "na freilich" :). ama böyle bayerish aksanla olcak.
0
Phoebe
(27.02.19)
GERECHTIGKEIT

gerehtihkayt
0
feel the blanks
(27.02.19)
(4)

macaristan schengen vizesi

put it in your appropriate place
9 - 13 Haziran arası Macaristan Gezisi planladım. Vize başvurusu olarak - sanırım biraz erken oldu - 26 Nisan tarihine aldım. Merak ettiğim bir konu var. 1 - ) Banka hesabında ne kadar olması gerekiyor? 10.000 Türk lirası diyen var. Günlük 100 Euro tutarında olması yeterli diyen var. Net tutar ne?2
9 - 13 Haziran arası Macaristan Gezisi planladım. Vize başvurusu olarak - sanırım biraz erken oldu - 26 Nisan tarihine aldım. Merak ettiğim bir konu var.

1 - ) Banka hesabında ne kadar olması gerekiyor? 10.000 Türk lirası diyen var. Günlük 100 Euro tutarında olması yeterli diyen var. Net tutar ne?

2 - ) İlkiyle bağlantılı gerçi. Şimdi benim devlet bankasında vadesiz Türk Lirası hesabım var. Ayrıca özel bir bankada ise vadesiz Euro hesabım var. Türk lira hesabında 6000 lira var şu an. Nisan'a kadar 10.000 civarında olacak. Euro hesabında ise pek yok maalesef. 280 Euro var sadece. 26 Nisan'a kadar ne kadar Euro'm olur bilmiyorum. İkisini de göstermem fayda sağlar mı?
0
put it in your appropriate place
(26.02.19)
Yani fayda sağlar tabii de banka dökümü diye istedikleri kullanılabilir sıcak para olduğundan asıl olan TL hesabı. Net bir tutar yok, genel olarak yardımcı bir belge, sizin yazdığınız tutarlar yeterli bence.
0
whoosie
(26.02.19)
İkisini de göstermelisiniz.
0
but that was just a dream
(26.02.19)
schengenvisainfo.com sitesine göre macaristan için belirli günlük limit yok ama 4 günlük bir seyahat için içinde 6 bin lira olan banka hesabı (hareket olması önemli - yani aylarca boşken bir günde 6 bin lira koyduysan şüphe uyandırabilir ama anladığım kadarıyla aktif olarak kullandığın bir hesap, öyleyse şahane) + 280 euro'luk hesap fazla fazla yeterli gelecektir eğer diğer şeyler (kalacak yer rezervasyonu, gidiş-dönüş uçak bileti vb.) tamsa.

bence ikisini de göstermen faydalı olur. sadece türk lirası da yeterli olabilir ama "iki tane hesap var, lazım olursa ikisini de kullanırız" demenin zararı olacağını zannetmiyorum, varken göster gitsin.

280eur macaristan gibi bir ülke için hiç az değil bu arada, sadece o para bile macaristan'da 5 gün geçirmeye yeter muhtemelen.
0
der meister
(26.02.19)
teşekkür ederim cevaplar için.

banka hesapları gayet aktif, kullandığım hesaplar. euro hesabım aslında birikim için açmıştım. maaşımın bir kısmını atıyorum oraya. aydan aya para girişi var.

türk lirası ise gündelik giderlerimin için kullanıyorum.

nisan'a kadar daha fazla birikir umarım.
0
🌸put it in your appropriate place
(28.02.19)
(3)

Fenerin küme dusmesi

istebukadar
Maçtan anlamam fener hisselerim var .küme düşmesi olası mı ? Nasıl düşer duserse.yoksa bugün ku beraberlik küme düşmesini engelledi mı?
Maçtan anlamam fener hisselerim var .küme düşmesi olası mı ? Nasıl düşer duserse.yoksa bugün ku beraberlik küme düşmesini engelledi mı?
0
istebukadar
(25.02.19)
Bugünkü beraberlik çok bir anlam ifade etmiyor puan olarak sonuçta 1 puan ama Fenerbahçe küme düşmez.

Fenerbahçe küme düşsün futbol dengeleri yerinden oynar. Beinsports yayın hakkını bırakır vs. Adamlar yabancı sınırı gelirse bile bırakırız tehditi yapıyorlar.

Derby maçı olması ve 3-0 dan 3-3 olması maçı çok konuşulur hale getirdi haliyle.
0
ihanet kac kisilik
(25.02.19)
Teorik olarak peki kaç maç kaldı kaç puan alamazsa küme düşer
0
🌸istebukadar
(25.02.19)
sezonun bitmesine 11 maç kaldı. "kaç puan lazım" sorusunun cevabı belirsiz. diğer takımlara bağlı. geçmiş ortalamalara bakarsak bu süreçte 15 puan bulmaları iyi olur. kesin kurtarmaz ama muhtemelen yeterli olur. şu an 25'teler, 40 puanla kolay kolay düşülmez, nadirdir. 42-43 her türlü yeter gibi. "kaç puan lazım" sorusunun cevabı bu yüzden belirsiz: bazen 36'yla düşersin, bazen 29'la kalırsın. en kötü üç takım düşüyor sonuçta, onların puanına bağlı iş.

fenerbahçe türkiye'nin en iyi takımlarından biri ve berbat bir sezon geçiriyor. o yüzden bu kadar "düştü düşecek" tatavası yapıldı. fener küme falan düşmez. "düşürmezler" demiyorum. river plate'in, juventus'un düştüğü/düşürüldüğü dünyada pekala fenerbahçe de düşebilir, kimse tutamaz. ama o şey olacaksa da bu sezon olmaz. çok ciddi ekonomik kriz vurur, fener kadro kuramaz, yönetimi darmadağın olur vs. anca öyle bir senaryoda mümkün.

şu an küme düşme hattında bile değil fener. dediğim gibi, alışık olmadığımız ölçüde kötü oldukları için yapılıyor bu düşme muhabbeti. iki tane maç kazansınlar, bir daha açılmamak üzere kapanır bu konu.
0
der meister
(25.02.19)
(12)

en sevdiğiniz marş, ben buna bayılıyorum?

for day to break
https://www.youtube.com/watch?v=vHSNZK4Je-Y
0
for day to break
(25.02.19)
milli mars ise rusya milli marsi birinci, dogu almanya ikinci sirada benim icin. milli olmasina gerek yoksa, mars sayilir mi bilmem de kizil ordu'nun "В Путь" efsanedir. red army choir - let's go diye aratinca cikar, mobil oldugum icin linkleyemiyorum.
0
der meister
(25.02.19)
Milli marşlarda İtalyanlarınkini çok seviyom. <3

Michael Schumacher yüzünden sanırım bu sevgi. Bir de euro 2000'den.
0
efreet sultan
(25.02.19)
youtu.be

Kömünik marslar candir.
0
dont eat me
(25.02.19)
Böyle birde kanal var TSK Armoni Mızıkası marşları hoşuma gidiyor :)

www.youtube.com
0
Northern Mariner
(25.02.19)
Favorim youtu.be
0
(s)AINT
(25.02.19)
marş olarak sayılır mı bilmem de her türlü "Si me quieres escribir" versiyonu
0
akan dame
(25.02.19)
Polyuşko polye tabi ki.

Onun dişinda Katyuşa da olabilir marş sayilirsa.

Bi de sovyet milli marşi dişinda milli marş olarak kazakistan ve kanada milli marşlarını da beğeniyorum
0
nundu
(25.02.19)
www.youtube.com

Romanya Milli Marşı iyidir.
0
ihanet kac kisilik
(25.02.19)
şu gominis marşı güzel: www.youtube.com

bir de venceremos var. o da güzel. www.youtube.com

bizden de en sevdiklerimden biri. sanırım marş sayılmaz. belki sayılır bilemedim: www.youtube.com
0
ya ben lan neyse
(25.02.19)
www.youtube.com

Yıldırımlar yaratan bir ırkın ahfadıyız!
0
deveyi diken adamin ta kendisi
(26.02.19)
Viyana senfoni orkestrasının yeni yıl konserini sonuna kadar izleme sebebim, radetzkymarsch
0
pilav
(26.02.19)
Sovyet marsi.
0
stavro
(26.02.19)
(7)

biten ilişkiler ve yeni ilişkiler

elma
merhaba,bir gönül işleri sorusuyla geldim :)bir ilişkiniz bittikten ne kadar süre sonra başka biriyle görüşmeye başladınız.kendinizi nasıl hissettiniz.. sizce bunun ideal bir süresi var mı ya da ayrıldığınız eski sevgilinizin sizden ne kadar süre sonra başka ilişkiye başlamasını sizi şaşırtır ya da
merhaba,

bir gönül işleri sorusuyla geldim :)

bir ilişkiniz bittikten ne kadar süre sonra başka biriyle görüşmeye başladınız.
kendinizi nasıl hissettiniz.. sizce bunun ideal bir süresi var mı ya da ayrıldığınız eski sevgilinizin sizden ne kadar süre sonra başka ilişkiye başlamasını sizi şaşırtır ya da şaşırtmaz ?

biliyorum bunların cevabı biten ilişkinin uzunluğuna, duyguların yoğunluğuna, ilişkinin bitme nedenine göre bile değişebilir. ben sadece sizin deneyimlerinizi merak ettim.

varsa konuyla ilgili eklemek istediğiniz fikirlerinizi de paylaşırsanız çok sevinirim.

ilgilenip zaman ayıranlara teşekkür ederim :)
0
elma
(24.02.19)
3 ay sonra.

normal hissettim. eski sevgilim umrumda değil.
0
false pretension
(24.02.19)
eskiden bu konuda düşüncelerim vardı. ilişkim 4 ay sürmüş olsa bile üç aydan önce başkasıyla görüşmeyi uygun bulmuyordum. görüşene de kızıyordum falan. şimdi zerre skimde değil. başkalarının (eski sevgilim dahil) ne yaptığı umrumda değil. bilmek, görmek, duymak istemiyorum. biriyle görüşüyorsam kendime sadece şunu sorarım: ben bunu yaparak birini aldatıyor muyum, birine zarar veriyor muyum? cevap "yoo" ise üç gün sonra bile görüşürüm, uğraşmıyorum artık. ha gerçekten değer verdiğim bir ilişkiyse üç gün sonrasında zaten kimseyle flört edecek, konuşacak halim olmuyor. kendiliğinden rayına oturuyor her şey. onun dışında 10 günmüş, iki aymış... saymam. ne kendim ne de eski-yeni sevgilim için. bana ne.
0
der meister
(24.02.19)
benim hepsi 6 ay sonra olmuş, ölçmüşüm gibi. eski sevgili için de 2-3 ay sonrası şaşırtmaz.
0
taurina
(24.02.19)
Dediğiniz gibi ilişkiye göre değişebilecek bir durum bu fakat şunu söylemek isterim: Aşk acısı 6 ayda geçer
0
purplee
(24.02.19)
Neredeyse 7 ay oldu son iliskim biteli (5 aylikti) kimseyle ciddi bi sey yasamadim. Ama umrunda degil kim naparsa yapsin
0
reavelyn
(24.02.19)
6 aylık bi ilişkiden ayrıldıktan 3 ay sonra başkasıyla tanışıp sevgili oldum, 3 aylık kısımda ciddi olmayan birliktelikler yaşadım.
Bence zamanı yok bu şeylerin. Yaşanan ilişkinin yoğunluğuna göre de değişir tabi.
0
megalomaniac
(25.02.19)
11 ay oldu. Normal hissedemedim. Birkaç kadınla yattım. Ama birini sevmek çok uzak geliyor.
0
twelfth
(25.02.19)
(15)

lisede dil okumak

hknty
merak ediyorum lisede dil sınıfları neler öğreniyorlar? sonuçta üniversitede 1 yılda hazırlık okununca ingilizce öğreniliyor. 4 yıl ne yapıyor bu öğrenciler? sadece dil öğretiliyorsa 4 yıl kayıp değil mi?
merak ediyorum lisede dil sınıfları neler öğreniyorlar? sonuçta üniversitede 1 yılda hazırlık okununca ingilizce öğreniliyor. 4 yıl ne yapıyor bu öğrenciler? sadece dil öğretiliyorsa 4 yıl kayıp değil mi?
0
hknty
(24.02.19)
öncelikle bizim dönemimizde 10.sınıfta bölüm seçimi yapılıyordu, ilk sene bütün öğrenciler standart dersleri görüyordu. Sadece dil öğretilmiyor. Yabancı dil ağırlıklı yalnızca. 14 saat ingilizce, 4 saat almanca vardı bizim. Geri kalan da temel derslerdi.
0
biravekahve
(24.02.19)
temel dersler neler? 10, 11, 12'de öğretiliyor mu diğer dersler? 9'da hepsi aynı. aynen 10'da dil oluyorlar. hazırlıkta 1 yılda öğretiliyor. yine de 3 yıl fazla değil mi sadece dil öğretiliyorsa?
0
🌸hknty
(24.02.19)
sadece yabancı dil öğretilmiyor. eğitim yabancı dil ağırlıklı oluyor. yanlış hatırlamıyorsam benim dönemimde 35 saatin 20'si ingilizce, 2'si almancaydı. diğerleri de işte türkçe, dil anlatım, matematik, kimya vs. seneye göre ne varsa.

"üniversitede bir yıl hazırlık okuyunca ingilizce öğreniliyor" kısmına gülmekle yetiniyorum. üniversitede hazırlık görmesek inanacağız. sen üniversitede bir yıl hazırlık okuyup öğrenirsin o zaman kardeş, üç sene kaybetme boşuna.
0
der meister
(24.02.19)
e boğaziçi hazırlık gayet iyi. bence dil bölümlerinden daha iyidir.

mat-1, kimya 1 falandır sanırım. çünkü diğerleri işlerine yaramayacak. ama onlar 9'da herkese öğretiliyor. ne gereği var tekrarın?
0
🌸hknty
(24.02.19)
dille mutluluğu öğretiyorlar.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(24.02.19)
doğrudan doğruya dil öğretmekten ziyade ydt'ye hazırlık amacı taşıyor bu sınıflar zaten. ağırlıklı olarak gördükleri ingilizce dersi sayısı 11. ve 12. sınıflarda artıyor (seçmeli ingilizce dersi 10 saat, zorunlu 4 saat). 10. sınıfta çoğunluğa ya da başka koşullara bağlı olarak seçilebilir ama sadece +2 saat. 9. sınıf için de aynısı geçerli olabilir, ama olmayabilir de. emin değilim. "haftalık ders çizelgesi" diye bakabilirsiniz.

ha bu arada artık ortaöğretimde "x sınıfı" diye bir kavram da mevcut değil. sonuçta çoğunlukla yine aynı yere çıkıyor ama öğrenciler sınıf değil, ders seçimi yapıyorlar.
0
sanat guresi
(24.02.19)
eğer üniversitede herhangi bir dil bölümü okumak amacı taşınıyorsa öğrenci de sayısal ağırlıklı derslerden ziyade dil derslerini seçiyor. bu kadar basit.

ne yapılıyor? grammar, vocabulary, reading, çıkmış sorular, deneme sınavları ve benzeri çalışmalar.
0
sanat guresi
(24.02.19)
Boğaziçi hazırlığa dil öğrencisi gitmez. Sayısal puanla mühendisliğe alınan adam gider çünkü dersi İngilizce görecektir.
Dili o kadar olmayan adam zaten Boğaziçi'ne dil puanı ile giremez.
0
windows95
(24.02.19)
@windows hayır demek istediğim boğaziçi'nde 1 yılda, lisede 3 yılda öğretilen ingilizce öğretiliyorsa lisede 2 yıl kayıp var. öğrencilere
0
🌸hknty
(24.02.19)
lisede o kadar hormonla 3 yılda bir şey öğrenilmesi bile büyük başarı bana kalırsa bu leş eğitim sistemiyle.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(24.02.19)
Liseyi dil sınıfında okumadım ama İngilizce ağırlıklı Anadolu Lisesinde okudum ve iyi ki okumuşum çünkü iyi öğretmenlerle dili ne kadar erken öğrenirseniz o kadar faydası oluyor ve temel oluyor.
Üniversitede eğer yabancı dil ağırlıklı eğitim almayacaksanız hazırlık okuyarak arkadaş ortamı edinirsiniz başka bir faydasını göremezsiniz en azından benim gördüklerim bu şekilde
0
murtiii
(24.02.19)
Adam anlamamakta israr ediyor.

Lisede 2 yillik dil bolumunde YDS'ye hazirlik yapilir. Ingilizce konusma ya da akademik yazi yazma gibi bir gudu icermez.

Universite, yabanci dili kullanmani ogretir. Akademik Ingilizce dersleri verir.

Her Ingilizce ayni Ingilizce degildir. Turkcede zamir konusu ile Osmanli Edebiyati nasil ayni sey degilse, lisedeki dil bolumu ile universite hazirlik ayni sey degildir.

Yazdim o kadar ama simdi cikip madem o kadar zamir gorduler, Osmanli Edebiyatini nasil anlamiyorlar demek ki liselere gerek yok diyeceksin ama :(
0
Traveller
(24.02.19)
tekrar olacak ama... 80 sorudan oluşan bir sınav var ve içerisinde paragraf çözümleme, paragrafın anlam bütünlüğünü bozan cümleyi atma, en yakın ifadeyi içeren cümleyi bulma gibi soru türleri bulunduruyor. eğer öğrenci mütercim tercümanlık, ingilizce öğretmenliği, ingiliz dili ve edebiyatı gibi yks-dil puanıyla alan bölümlerden birine gitmek istiyorsa seçmeli ingilizce derslerini seçip buna göre çalışıyor. ağırlıklı olarak 11. ve 12. sınıf. dil öğretilmiyor, sınava hazırlık yapılıyor diyorum çünkü sınavda dört temel dil becerisinden olan listening, writing veya speaking yok.
0
sanat guresi
(24.02.19)
karşı argüman nedir şimdi onu da merak ediyorum. adamlar sayısal dersleri seçip mi ydt'ye girsinler? ya da toptan mı kaldırılsın liselerden ingilizce dersleri? yok yok, merak etmiyorum.
0
sanat guresi
(24.02.19)
şimdilerde nasıl oluyor bilmiyorum ama benim zamanımda eğitim neredeyse tamamen yds üzerineydi.
o zamanlar ilkokul ve ortaokulda öğretilen ingilizceden hayır gelmiyordu, o yüzden bölüm seçilen ilk senede ingilizceye neredeyse en baştan başlanıyordu. çünkü herkesin temelini aynı varsayamıyorsun.

ben bölüm seçtikten sonra 1 kere bile matematik, fizik, kimya, biyoloji dersi görmedim. ilk sene coğrafya vardı, sonraki 2 sene o da yoktu. ağırlık ingilizce, ingilizce dersleri 2'ye ayrılıyordu. biri okuma yazma, biri grammar. 2 sene almanca gördük, son sene almanca dersinde yds deneme çözüyorduk.ayrıca türkçe edebiyat ve dil bilgisi dersi vardı. tarih vardı, felsefe ve sosyoloji vardı. bi de din, vatandaşlık, beden falan oldu ara ara.

ağırlık ingilizce, sonra da türkçe edebiyat ve grammar derslerindeydi yani.
biz son senenin ilk dönemi haftada 1, ikinci dönemi de neredeyse her gün yds çözüyorduk. yani son seneye kadar öğrenme işini halletmiştik, arada derslerde abidik gubidik kimsenin kullanmadığı kelimeler, yapılar görüyorduk. ama hiçbir zaman konuşma ağırlıklı dersimiz yoktu, muhtemelen bizim ingilizce zümresindekilerin konuşma pratikleri olmamasından dolayı. tamamen yds odaklı çalıştık, 32 kişinin yarısından fazlası 80 üstü net yapmıştı, full çekenler de vardı 3-4 tane. o zamanlar 100 soru vardı tabii.

dil öğrenmenin fazlası olmaz, ingilizcesi b2 altı olan kimseye de 1 sene hazırlıkta ingilizceyi tam olarak öğretemezsin. dil öğrenmek sonu olmayan bir uğraş, nereye kadar öğrenirsen dili tam olarak bilmiş oluyorsun, burası da muallak. o yüzden kayıp değerlendirmek anlamsız çünkü ingilizce ile daha çok haşır neşir oluyorsun.

daha efektif kullanılabilir mi, evet. mesela ikinci dil genelde öylesine anlatılır okulda. çok baba bir okul değilse ya da alman, italyan, fransız lisesi değilse ikinci dil çok kenarda kalıyor.
0
Jux
(24.02.19)
(8)

hangi şarkıyı siz yazmış olmak isterdiniz?

kablelvuku
ben the drugs don't work ve somewhere only we know diyerek açıyorum
ben the drugs don't work ve somewhere only we know diyerek açıyorum
0
kablelvuku
(24.02.19)
I just had sex - the lonely island ft. akon ve who said we're wack yine the lonely island
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(24.02.19)
oomph - alles aus liebe

eski sevgilimi inanılmaz özleyip gece gündüz ağladığım dönemlerde aklımdan her ne geçtiyse harfiyen dero gardaşım yazmış. çok isterdim "bu şarkının sözlerini ben yazdım, bu benim eserim" diyebilmeyi. çünkü hissettiğim ama bu kadar kısa ve öz bir şekilde kelimelere dökemediğim bir şeydi.

ergen gibi neue deutsche härte sapığı olmamın bir nedeni de bu: 10 şarkıdan 9'u "ulan bunu ben yazabilmeliymişim" dedirtiyor, adeta "dostoyevski bu romanında beni anlatmış" hissiyatı uyandırıyor.

(fun fact: anam başörtülü, namazında niyazında kadın. alles aus liebe ve du riechst so gut'u çok seviyor jsfjsj, hatta ben aradığımda zil sesi olarak du riechst so gut çalıyodu eski telefonunda ahaha)
0
der meister
(24.02.19)
Unutmamalı-Tarkan
0
(s)AINT
(24.02.19)
morrissey - let me kiss you
0
dont eat me
(24.02.19)
Eagles - Hotel California
Mazlum Çimen - Feryad-ı İsyanım

iki defa oy kullandım ama olsun o kadar.
0
avarel dalton
(24.02.19)
ASAP Rocky - Been Around The World

Eski sevgili yok, aşk yok. Yeni yaptırdığın saç, ojen, rujun umrumda değil. Takılıyorum kafama göre şarkısı. Temiz kafa.
0
eazy
(24.02.19)
ne me quitte pas
layla-clapton
iz bırakanlar unutulmaz
hurt-johnny cash
0
panamera
(24.02.19)
King Crimson - Epitaph
Tim Buckley - Phantasmagoria in Two
The Smiths - Last Night I Dreamt That Somebody Loved Me
Büyük Ev Ablukada - Evren Bozması
0
landho
(25.02.19)
(8)

Kuzey koreden ne farkımız kaldı.

neymis
Bugün gazeteler dikkatimi çekti, çok az gazete kalmış ortada.TV'lerde malum zaten her yerde malum kişi.kuzey korede de böyle zaten. Biz o kadar olmadık diye düşünürdüm ama acı gerçekler gün yüzüne çıktı artık.siz ne düşünüyorsunuz?
Bugün gazeteler dikkatimi çekti, çok az gazete kalmış ortada.
TV'lerde malum zaten her yerde malum kişi.
kuzey korede de böyle zaten. Biz o kadar olmadık diye düşünürdüm ama acı gerçekler gün yüzüne çıktı artık.
siz ne düşünüyorsunuz?
0
neymis
(24.02.19)
insanlar genel olarak baslarina bir bela gelir korkusuyla bu benzeri sorulara bile cevap vermeye korkuyor. fikirlerini ozgurce ifade etmek icin konusmaya ve yazmaya korkuyor. ben dahil.

turkiye'deki mevcut atmosferden endise duyuyorum. uzuluyorum. hepsi bu.
0
Leonardo~Da~Vinci
(24.02.19)
medyanın iktidar güdümünde olması, ana haber bültenlerinin komik videolarla dolu olması mide bulandırıcı ama abartmayın isterseniz? ciddi ciddi "kuzey kore'den ne farkımız kaldı" diye sormuyorsunuzdur umarım.
0
der meister
(24.02.19)
Kuzey Kore hakkında hiçbir şey bildiğini zannetmiyorum.

Escape from camp 14. Bu kitabı oku.
0
japon askeri
(24.02.19)
Kuzey Kore'den farkin halen serbest piyasa ekonomisine sahip olman, halen muhalif oldugunu beyan edebilmen, halen mulkiyet hakkina sahip olman, halen yurtdisina cikabilmen, halen turist kabul ediyor olman, halen seyahat hakkina sahip olman, halen internete sahip olman. Iran dersen evet haklisin, Iran'dan cok farkimiz kalmadi evet gidisat kotu evet tunelin ucu bombok bir yere cikiyor ama abartmayin bu kadar.

Hatta bu aralar ulkenin bu halde olmasinin sebebini biraz da muhalif insanlarin ve partilerin bu sacma abartmalarina baglamaya basliyorum. Cunku mesnetsiz iddialar karsidaki yanlisligin ana noktalarini ortmeye yardimci oluyor. Atese benzin dokmek sana fayda saglamaz icinde sen de varsin o ulkenin. Madem iktidar el degistirmiyor, iktidardakinin kafasini degistirmeye bakmak gerek.
0
bos gezenin bos ustasi
(24.02.19)
Şu anda onlardan iyiyiz
Ama ilerde Pakistan'a benzer bişey olacağız.
0
herhaltibiliyoring
(24.02.19)
Cumhurbaşkanı olacak tabi gazetelerde, yani ülke içindeki bircok şey onunla bağlantılı gelişiyor ya da değişiyor, illa ki bir rolü var, o açıdan tabii ki olacak diyorum, içinde olduğu bir şeyden bahsederken, onu es geçerek nasıl haber yapacaklar.

Yanlilik/tarafsızlık kısmını diyor isen (en son gazete okuyusumun üzerinden 10 yıl geçmiştir) ben gazeteler ve gazetecilerin hepsinin yalan söylediğini düşünüyorum, kimin adına söyledikleri benim için bir şeyi farkettirmiyor. Hatta abartayim, gazetesi ve gazetecisi olmayan bir ülke özgürlüğün simgesi olabilir ^^
0
dafaisss
(24.02.19)
Bizde internet biraz da olsa var, onlarda yok...
0
babilbaligi
(24.02.19)
Gasteyi salla ya, o ozel tesebbus. Onceden de patronlarin elindeydi simdi de onlarin elinde. Sanki eski halleri cok duzgundu. otobus ureten unlu alman firma durduk yere yanip 41 kisiyi oldurdugunde ne yazmislar ac bak. Firma ceza almasin diye neler cevirdiler, ceza veren hakimi mardine surdurduler.

Gazete onemsiz ama internetin durumu kotu. viki kapali, butun *orno siteler kapali, vpn kovalamaktan cigerimiz soldu.
0
acemi
(24.02.19)
(7)

perfect tense sorusu?

mehmed resad
Bu metindeki 2 ve 10'da neden perfect kullanıldığını anlayamadım. zaten perfect mantığını çok oturtmuş değilim, orda neden simple past yerine perfect kullanildi açıklayabilir misiniz? https://i.hizliresim.com/lqPlNk.jpg
Bu metindeki 2 ve 10'da neden perfect kullanıldığını anlayamadım. zaten perfect mantığını çok oturtmuş değilim, orda neden simple past yerine perfect kullanildi açıklayabilir misiniz? i.hizliresim.com
0
mehmed resad
(24.02.19)
ikincisinde öyle kullanılmasının nedeni böyle bir sürecin var olması ve hala devam ediyor olması. yani şöyle mesela: "ben hiç para düşkünü bir insan olmadım" yani hala değilim. "I haven't been a person who is fond of money" gibi.

10.'da ise edilgenlik giriyor işin içine. eğer daha kolaylaştıracaksa have been ile fiilin üçüncü hali kullanıldığında edilgen oluyor.
yani ona bafta ödülü verildi demek istiyor.

"I have been kicked five times in my balls" taşaklarımdan beş kere tekmelendim anlamında mesela. ya da "I have been awarded because of my good work" iyi çalışmam nedeniyle ödüllendirildim gibi.

bu arada bazı bariz hataların var. didn't learned yerine didn't learn demen lazım. haven't olsaydı learned olurdu. oranın cevabı hadn't learned. ama didn't learn de bariz yanlış olmaz. bu tür şeylerde sınavlarda nasıl yanıtlar istendiğini bilmiyorum. genelde TOEFL falan bu kadar detay şeyleri sormuyor mesela.
0
bohr atom modeli
(24.02.19)
Present Perfect iki durumda kullanilir:
1)yakin gecmis ve tumuyle bitmemis olaylar
2) deneyim

2.soruda hayati bitmedi ve hep boyle olmus ve etkilerini gormus. 10.soruda da deneyimlerini anlatiyor, odul almis.

Edit: yukaridaki yaziyi okudum. Edilgenlikle present perfect'in alakasi yok.
0
Traveller
(24.02.19)
ilkinde zamana yayılmış bir durumdan bahsediliyor ve daha da önemlisi kesin bir zaman aralığı yok. hayatı kolay değildi. uzun bir süreç. başlangıcı ve bitişi belirsiz. net bir şey yok. o yüzden perfect.

ikincisinin edilgenlikle alâkası yok. "he was awarded" da edilgen olurdu, "i was kicked five times in the balls" da edilgen olurdu. ikincisinde perfect kullanılmasının sebebi, sürecin devam ediyor olması. adam yaşıyor ve yeni bir film üzerinde çalışıyor. yeni ödüller alabilir.

öğretmen olmayacak ve ingilizceyi başka birine öğretmeyeceksen bu konular için canavar gibi okuma yapmanı tavsiye ederim. konuşurken ve yazarken neredeyse hatasız kullanırım ama açıklarken zorlanıyorum. elin oğlu nasıl kullanıyormuş, onu görüp aşina olunca sen de kapıyorsun kullanımı.
0
der meister
(24.02.19)
Konu dışı olarak. Hocam bu okumayı nerelerden yapalım. Dil öğrenme kitabi mi alalim? İngilizce roman mi alalım? Reddit mi okuyalım? Alanımızda alakalı makale mi okuyalım?
0
westblack
(24.02.19)
10'daki örneğe edilgen değil diyen ya ingilizce ya türkçe bilmiyordur.

bana daha çok ingilizceyi türkçe kitaptan öğrenmişsiniz gibi geldi koçlar.
0
bohr atom modeli
(24.02.19)
@bohr atom modeli, yanlış anlıyorsun. "cümle edilgen değil" demiyoruz. "cümlenin edilgen olmasıyla perfect tense kullanımının alakası yok" diyoruz. çünkü "he has been awarded" gibi "he was awarded" da pekala edilgendir ve görüldüğü üzere perfect kullanılmamıştır. perfect tense edilgenlikle alâkası olan bir şey değil. sen diyorsun ki edilgen yapı olduğu için has been. ben de diyorum ki "was" da edilgen yapı olabilir gayet, cümlenin edilgen olması perfect tense'le ilgili bir durum değil.

@westblack, hocam ben zamanında ingilizce öğrenirken popmundo diye bir oyun oynuyordum. onun yabancı forumlarında sürterdim deli gibi. reddit olur, roman olur (daha düşük düzeyli bir şey olsa daha faydalı olur aslında), forum olur, gazete olur... çok fark etmez. amaç, bu dili konuşan insanların nasıl kullandığını görmek.
0
der meister
(24.02.19)
Kimse "edilgen degil" dememis ki? Ingilizce hatta bu durumda Turkce bilmeden su dil sorularina yanit verenlerden gercekten rahatsiz oluyorum.
0
Traveller
(24.02.19)
(9)

Az uyku ile nasıl zinde oluyorsunuz?

amanda hugnkiss
Hayatım boyunca hiç az uykuyla zinde olamadım. Zaten gastritim var diye kahveyi de kestim. Az uykuyla beyin fonksiyonlarım bile yavaşlıyor.Bu bana tamamen yapı meselesiymiş gibi geliyor. Bazı insanlar sabah insanı (tavuklar) bazıları da gece geç yatıp sabah uyanamayanlar (baykuşlar).
Hayatım boyunca hiç az uykuyla zinde olamadım. Zaten gastritim var diye kahveyi de kestim. Az uykuyla beyin fonksiyonlarım bile yavaşlıyor.


Bu bana tamamen yapı meselesiymiş gibi geliyor. Bazı insanlar sabah insanı (tavuklar) bazıları da gece geç yatıp sabah uyanamayanlar (baykuşlar).
0
amanda hugnkiss
(24.02.19)
Az uyku subjektif bir kavram. Bana göre mesela 6 saat ideal uyku. Bunun altı az, üstü çok.

Şahsen hafta içi / hafta sonu ayırt etmeksizin günde 6 saat uyuyorum. Çoğu sabah alarmsız kalkarım. Önemli olan ritmi bulabilmek. Ritmi tutturduktan sonra (özellikle her gün aynı sürelerde uyuyup, mümkünse aynı saatte yatıp-kalkarak tabii) gününüzün daha enerjik ve dolu geçtiğini fark edeceksiniz.

Uykuya yedirdiğiniz sabahlara üzüleceksiniz.
0
gonion
(24.02.19)
erken uyumak çok önemli. insanların çoğunda melatonin hormonu gece 11-4 arası salgılanır. ışıktan uzak olmak ve uykuda olmak gerekiyor bu hormonu üretebilmemiz için ancak bir çok kişi bu saatlerde uyanık olduğu için etkisini göremiyor.
0
avatar is back
(24.02.19)
araya girerek sunu sormak istiyorum ben de. az uyuyan arkadaslar, hatta alarmsiz uyananlar sabah kacta uyaniyor mesela? kis aylarinda sabah 8de gunes daha yeni doguyor. e ise gitmek icin daha erkenden uyanmak gerekiyor. nasil zinde uyanabiliyorsunuz karanlikta? tatillerde alarmsiz kalkiyorum ve kisin 9 bucuktan once kalkamiyorum kacta yatarsam yatayim. yattigim saati de dusununce tam bi vakit israfi.
0
pide
(24.02.19)
www.bbc.com Böyle bir haber okudum bugün. Bir süre sonra beynim yandı ama bir bakın isterseniz.
0
askywalker
(24.02.19)
soruya cevabım yok ama askywalker'ın verdiği linkteki "uzman" gibi tiplere nefretimi kusmak istiyorum ben de müsaadenle. tutturmuşlar bir rem uykusu, döngüsü... yahu bunu çocuklar bile öğrendi zaten artık. insan ne kadar zamanda uykuya dalacağını kestiremiyor ki. makina mıyım ben yatağa girdiğim an gideyim? yeri geliyor 1.5 saat dönüyorum, yeri geliyor 12 dakikada dalıyorum. "6'da uyanacaksanız 1'de yatağa girin" ne demek? e girdim, 3'e kadar uyuyamadıysam ne yapacağım? uykuya dalmak üzereyken yeni alarm mı kurayım mesela, o zaman uykum kaçmayacak mı?

tamam önemli olan döngü tamamlamak da ben uykuya ne zaman dalacağımı kendim seçemiyorum. hele ki "15 dakika içinde dalsam iyi olur" baskısıyla hiç dalamam. keşke "tam uyku"ya geçtiğimiz anı hesaplayıp, buna göre döngünün bitiminde, uygun bir zamanda bizi ayağa dikecek türde alarmlar olsa. o zaman çok güzel olurdu.

o yapılana kadar bu uzmanlar "rem uykusu" geyiğini bıraksın bence.
0
der meister
(24.02.19)
Az uykuya alışmak gerekiyor. Düzenli olarak aynı saatte yatıp uyuyup aynı saatte uyanınca vücut alışıyor. Bu uyku miktarı da 6 saat civarı olunca öyle uyuşukluk kalmıyor.

Ayrıca zinde olmak istiyorsan daha aktif olmak zorundasın. Gün içinde vücudunu kullanmazsan gece yattığında dinlenemezsin. Zaten dinlenme halindeyken yatağa girdiğin için hemen uyuyamazsın zaten.

Asker gibi yaşarsan asker gibi zinde olursun. Götündeki kasların odundan oyulmuş gibi sıkı olması lazım zinde olmak istiyorsan. Vücudunu daha çok kullan, yorul, 6 saat uyu, kalk, bu düzeni 1 ay devam ettir zinde olursun zaten.
0
bos gezenin bos ustasi
(24.02.19)
Meditasyon yaparken alıştım. Ama kolay olmadı + birkac ay aldı. Şu an birkaç gün 2-3 saat uykuya, bı hafta 4-5 saat uykuya tav olabiliyorum.

Her gün aynı saatte kalkmaya çalış.
0
JohnOakley
(24.02.19)
ben de çok merak ediyorum bunu, az uyku 3-4 günden sonra direk negatif feeedback veriyor
0
mobydick
(24.02.19)
spor yaparak ve guzel beslenerek. hayatimda en az uyku ile yasadigim zamanlar sabahlari ve mesai cikisi 1-1.5 saat spor yaptigim zamanlardi. gunde 5-6 saat uyku ile son derece dinc kalabiliyordum.
0
crucio
(24.02.19)
(8)

Şu an kim gelse aşık olursunuz?

dont eat me
Mesela benim karşıma neşeli, gülümsemesi içimi ısıtan, pozitif enerji veren biri gelse aşık olurdum. Çünkü mutsuz bir hayat sürüyorum, böyle biri insanüstü gelir bana.Demek ki öyle birine ihtiyaç duyuyorum.Ya siz?Başlığa uygun olarak şu anlık düşünün. Genel değil.
Mesela benim karşıma neşeli, gülümsemesi içimi ısıtan, pozitif enerji veren biri gelse aşık olurdum. Çünkü mutsuz bir hayat sürüyorum, böyle biri insanüstü gelir bana.
Demek ki öyle birine ihtiyaç duyuyorum.

Ya siz?

Başlığa uygun olarak şu anlık düşünün. Genel değil.
0
dont eat me
(23.02.19)
O.
0
bitse de gitsek
(23.02.19)
Gigi Hadid

data.whicdn.com
0
eazy
(23.02.19)
genel desen cevap verebilirdim de şu anlık, mevcut ihtiyaçlarıma göre düşünmem gerekirse kimseye aşık olamam ya. şu anki temel istek ve eksikliklerimin hiçbiri insanla giderilebilecek şeyler değil çünkü.

gerçi birisi dev ekranla eve gelip, "khl playoffları başlıyor guzum, çanak antenini falan da ona göre ayarlıcam ben, rusya'dan bütün yayınları çekicem sana" dese aşık olabilirdim ama neme lazım aq bu durumda nevzat abiye aşık olmam lazım, tövbeler olsun ://

***

senin aşkın benim memlekette bu arada, iç ısıtan gülümseme demişsin...

pbs.twimg.com
0
der meister
(23.02.19)
hahaha. der meister kardeş, i.melih'in daha bana uygunu olsa evet belki aşık olabilirdim. hayır diyemiyorum.
0
🌸dont eat me
(23.02.19)
hastayım, nefesi kuvvetli birisi iyi olabilirdi :D
0
tabirimekruh
(23.02.19)
kimse. çünkü ilk görüşte aşık olan birisi değilim :p
0
false pretension
(23.02.19)
Mutfağı toparlayacak birine olabilir.
0
askywalker
(24.02.19)
Elinde sütle gelip bana bir bardak dolduran şanslı kişiye aşik oldum gitti. Bak bir bardakla gelmiyor, çok sütle geliyor, şmdilik bir bardak dolduruyor. uu beybi. Bu arada süt bi yana zaten aşıksak soruyu nasıl cevablayalım ? (*-*)/
0
velvetmorning
(24.02.19)
(8)

Türkiye için umudu olanlar

zgrydn
sorum size. ekonomi uzmanları tarafından ülkenin kalkınmasının ve refah seviyesinin yükselmesinin uzun bir süre gerçekleşmeyeceğini belirtilirken, iktidarın ideal vatandaş tanımı dışında kalan her birey için hayat her anlamda günden güne zorlaşırken, toplumun ortalama entelektüellik seviyesi zaman g
sorum size. ekonomi uzmanları tarafından ülkenin kalkınmasının ve refah seviyesinin yükselmesinin uzun bir süre gerçekleşmeyeceğini belirtilirken, iktidarın ideal vatandaş tanımı dışında kalan her birey için hayat her anlamda günden güne zorlaşırken, toplumun ortalama entelektüellik seviyesi zaman geçtikçe düşerken (belki de eğitim sistemi marifetiyle düşürülürken), adaletin, liyakatin ve ahlakın günden güne eksildiği ülkemizde iyimser olmak için bir sebep var mı gerçekten?

iktidarın argümanlarını belirtecekler varsa soruyu cevaplamadan direkt geçebilirler.
0
zgrydn
(23.02.19)
Yokta ne yapalım. İşçilerimi eve mi göndereyim ? Atölyeyi kapatıp evde düşünüp duralım mı ? İktidarların kullandığı en önemli zafiyet bu zaten. Ne yapacaklar toplu olarak ülkeden mi kaçacaklar diye bakıyor olaya. Suyun 1 parmak üzerinde burnumuzdan nefes alarak mücadele ediyoruz, ayağımız yosuna deyse de bırakıp gidecek ülkem yok. Karaya ayak basana kadar mücadeleye devam. İstediğiniz cevaplar değil biliyorum ama hayattaki tek önderimin dediği gibi '' Umutsuz durumlar yoktur, umutsuz insanlar vardır. Ben hiçbir zaman umudumu yitirmedim''
0
synax
(23.02.19)
benim zerre umudum yok. ne ekonomi ne de başka hiç bir şeyin düzeleceğini sanmıyorum. kafama da takmıyorum.
0
scudman1
(23.02.19)
umut artık sadece bir erkek ismi :( şeklinde romantizm yapıyorum.
0
Mossy
(23.02.19)
yakın vadede umudum yok, en büyük hayallerimden ve isteklerimden biri yurtdışına çıkmak. gelgelelim, benim bir tane vatanım var ve en azından lafta bile olsa hala laik ülkeyiz, cumhuriyetimiz var, okumuş etmiş insanımız var vs... yurtdışına gidenler sonsuza dek orada kalacak diye bir kaide yok. daha iyi bir yönetimle beyin göçünü kısmen de olsa geriye çevirmek mümkün olabilir.

rezil bir nesil yetişiyor, bu sadece hükümet değişikliğiyle düzelecek bir sorun değil ama ben ister istemez sürekli olarak "o kadar da kötü değiliz" diyorum. ki bence değiliz. türkiye'den en çok şikayet eden, sürekli gitme konusunda mızmızlanan insanlardan biriyim. yurtdışında sadece belarus ve ukrayna gördüm ama farklı ülkelerden arkadaşlarım var. neblim, bakınca cidden özellikle de kendi yaşadığım yer (ankara) için çok şikayet edemiyorum ben. zaten sığır gibi yaşayan bir öğrenciyim, standardım her halükarda düşük. 3-5 yıl acı çekeriz belki ama eğer bir şeyler düzelecekse yine düzlüğe çıkarız gibime geliyor.

kısaca hayatıma devam etmek için ümitli olmaktan başka bir şansım yok benim. kafama bomba düşmediği, kötü şartlarda bile olsa yaşadığım sürece de o umudu koruyacağım. emin ol şu an taş üstünde taşın kalmadığı suriye için bile umudu olan suriyeliler vardır.

şahsen her zaman daha iyisini isterim, eksikleri görmeye ve geliştirmeye çalışırım, "buna da şükür" deyip biat etmek istemem ama bunu yaparken olumlu tarafı görerek biraz sakinleşmek de gerekiyor. evet daha iyisi olabilir ve olsun, bunun için mücadele edelim ama hep bu zihniyetle yaşarsam ben üzüntüden geberip giderim. ben ömrümü almanı, polonyalıyı kıskanarak geçirmek istemiyorum. evet berlin'de bisiklet sürmeyi, leipzig'de HYPEZIG diye hap atmayı istiyorum ama olmuyorsa da olmaz yani, ankara'da olanla yetiniriz. bakıyorum ankara'ya... bisiklet sürülüyor mu? evet. hap var mı? evet. eh yani. idare ediyoz. ümidimiz neden olmasın? ümitsiz nasıl yaşayalım? ümit var. hep var.
0
der meister
(23.02.19)
benim var ama 2040'dan sonrası için, birkaç nesilden sonra daha dengeli bir toplum olacağımızı düşünüyorum.
0
gezegen olan pluton
(23.02.19)
umudum yok
değişim günün birinde olsa bile bizim görebileceğimizi düşünmüyorum
hiç karşılaşılmadık bir dönüştürülmüş; cahil ve ahlaksız bırakılmış, en kötüsü sevgisiz bırakılmış nesil geliyor akın akın.

soruna cevap ; bu ölümü gerçeğine rağmen onu unutup yaşayabilmek gibi. gündelik işlere dalıp idare eder gibi davranıyoruz.

ek:kısa/uzun vadede yurt dışına gitmeyi düşünüyorum. (daha önce ingilterede yaşayıp, geziden "umutlanıp", çevremin tüm itirazlarına rağmen hala bir umut olmalı diyerek tr'yeye dönmüş biriyim.)
0
jimjim
(23.02.19)
Güzel günler geride kaldı Türkiye için. Ama her kriz, her çalkantı kendine yeni fırsatçılar doğurur.

Düşünsene Suriyeli bir orta direksin, bomboş fakir bir hayatın var birden iç savaş çıkıyor kendini Türkiye'ye atıyorsun, ordan Almanya derken hayatın iyi yönde değişiyor.

Veya bir ağır kriz öncesi iyi pozisyon alıyorsun elinde dövizle, sonra parasızlıktan kırılan piyasada gayrimenkul topluyorsun, şirket satın alıyorsun vs.

Veya yeni bir hükümet geliyor, despot bir popülizmle inşaata abanacağını öngörüyorsun, iki suyuna gidiyorsun bütün ihaleleri sana kalıyor.

Ülke dediğin nedir ki? Sen ben o biz siz onlar. Banane ondan, senden, sizden. Ben bana bakarım bize bakarım.

Bir de böyle düşün.
0
bos gezenin bos ustasi
(23.02.19)
Bu gibi konulara umut,inanç,hayal şeklinde yaklaşmanın çok sağlıklı olmadığını düşünüyorum. Bahsettiğiniz şeyler (ekonomi,refah,eğitim,adalet,liyakat) az çok ölçülebilen şeyler ve geçmiş dönemlere ve diğer ülkelere bakılarak gidişatın ne olacağı kolayca tahmin edilebilirler.

Konuların çoğunu hükümetle bağdaştırmışsınız. Aslında bu da bir noktada mantıksız. Bu hükümet eylemleriyle ve içinde barındırdığı insanlarla bu ülkenin bir yansıması. Bu adamlar ve onlara oy verenler başka yerden gelmediler. Bundan 20 yıl önce başka partilerde bulunuyorlardı veya başka partileri destekliyorlardı. Düşünce sistemleri pek değişmedi.

Türkiye'nin yakın geçmişindeki sürece bakalım. Hiçbir zaman bahsettiğiniz konularda ideal düzeylere ulaşılamadı. Hatta belli bir döngü tekrarlanıyor. Tek başına iktidarlar geliyor ve sonrasında 1.5-2 yılda bir seçimlerin yapıldığı siyasi istikrarsızlık dönemi başlıyor. Aynı döngünün bir kez daha tekrar etmesi muhtemel. Bunun sebebi siyasi sistem vb değil. Halk bunu istiyor.

Kimilerinin hayal ettiği veya umut ettiği radikal değişimler, büyük travmalar veya sorunlar sonrası yapılabiliyor. Nasıl bir insan kötü bir özelliğini değiştirmek için major bir sıkıntı yaşamadan harekete geçmiyorsa, ülkeler de böyle sorunlar yaşamadan değişmiyor.

Peki ne yapmalı? Birkaç seçenek var.
1- Yaşadığı ülkeyi tanımadan umut ederek bir şeylerin değişmesini beklemek. Sürekli hayal kırıklığına uğramak ve en sonunda kabullenmek.
2- Durumu kabullenip işine bakmak. Türkiye'deki eğitimli bireylerin çoğu bunu yapıyor zaten. Ben de bu gruba dahilim. Çözüm değil ama kafa rahat.
3- Yurtdışına gitmek. Kesin çözüm bu olsa gerek. İnşallah ben de bu gruba girerim bir gün.
4- Burada iyi şeyler yapmaya çalışıp, bir şeyleri değiştirmeye çalışmak. Evinin önünü süpürmek gibi biraz. İç huzuru sağlayabilir. Ama aynı 1 gibi hayal kırıklığına uğraması muhtemel.
0
the coon
(24.02.19)
(5)

Fenerbahce kume duser mi iddia orani?

alttaraf
selam gencolar,Fener'in durumu malum, gitti gidiyor, bundan sonraki bazi maclari da Besiktas, Galatasaray, Basaksehir, Trabzonspor, Kasimpasa vs..Simdi siz Iddia yonetimi olsaniz Fener'in küme dusmesine bahis acsaniz oranlariniz ne olurdu?ikincisi, futbolu takip eden biri olarak hangi orana ne kadar
selam gencolar,
Fener'in durumu malum, gitti gidiyor, bundan sonraki bazi maclari da Besiktas, Galatasaray, Basaksehir, Trabzonspor, Kasimpasa vs..
Simdi siz Iddia yonetimi olsaniz Fener'in küme dusmesine bahis acsaniz oranlariniz ne olurdu?
ikincisi, futbolu takip eden biri olarak hangi orana ne kadar para yatirirdiniz?
(not: baslik makara, goygoy, kavga icin degil, ciddi bir anket calismasi icin acildi, o yuzden ozellikle de kizmaya sinirlenmeye gelen fenerliler gelip baslik konusu disinda gereksiz agresyon yapmasin lutfen, fikri olan yazsin)
0
alttaraf
(22.02.19)
1. düşmeye 25 kalmaya 2.50 verirdim. ki bence düşmez.
2. 2.50 a 500 tl yatırır 25 orana 50 tl yatırırdım.
0
mikahakkinen
(22.02.19)
oran değil de yüzde olarak sorulsa daha iyi. düşmeye 25, kalmaya 2.5 oran veren bahis bürosu batar çünkü. tek bir olay için bahis oranı belirlemek mantıklı değil. bahis hacmini bilmiyoruz, sermayeyi bilmiyoruz vs... kalma oranı %90, düşme oranı %10.

ligde kalma oranı çoook düşük olacağı için riske girip de yüklü para yatırmam. düşmesi için küçük bir miktar oynayabilirim sürpriz olarak.

fener küme düşmez. "düşürmezler" demiyorum. "hakemler yardım eder, baronlar izin vermez" demiyorum. fenerbahçe kendisi düşmez. korkunç bir sezon geçiriyorlar ama düşme falan çok abartı. gördük işte, küme düşüyorlardı ne oldu, üst üste iki maç kazandılar.

ha şu an düşme hattıyla aralarında averaj farkı var ama bunun nedeni ankaragücü, rize ve erzurum üçlüsünün bu süreçte oldukça formda olması. bu takımlar (ve diğerleri) kalan haftalarda bu istikrarı sürdüremez. fener ise her zaman "üç maçta iki galibiyet" çıkarabilecek durumda.

fener düşmez. matematiksel olarak ihtimal olduğu için yine oran açılır tabii ama dediğim gibi yüzde olarak taş çatlasa %10 verilir.
0
der meister
(22.02.19)
Türkiye’de değil başka bir ülkede olsak net %50. Düşmeye kalmaya aynı oran derim. Belki kalma ihtimali bi tık fazla.
Lakin burası Türkiye. Fener düşmez. Kalmasına 1.50 falan verseler herkes malını mülkünü satıp basar.
0
shotcrete
(22.02.19)
düşme: 150.00 kalma: 1.25,

yatırılan para: düşme 50 tl, kalmaya yatırmam.
0
makarnavodka
(22.02.19)
fenerin mevcut durumda maç kazanması çok zor bunu görüyoruz. daha dün rezil bir yenilgiye daha imza attı. içeride bir nebze puan alabilme ihtimali olabilir ama ben kalan fikstürde deplasman maçlarından yalnızca kasımpaşa ve alanyaspor maçlarında 3 puan alabileceğini düşünüyorum. diğer alt sıradaki takımların performansı da büyük ölçüde belirleyici olacaktır.
beşiktaş maçından puan alamazsa fener %50 %50 olur ihtimaller.
0
ezkaza
(22.02.19)
(6)

Ukrayna'ya giderken...

Barbaros59
Ukrayna'da 1-2 gün kalacağım.1- Oraya gitmeden önce harcayacağım para kadarını Türkiye'de Ukrayna parasına çevirmem gerekiyor mu?2- İstanbul'da Ukrayna parası satan döviz büroları var mı?3- Ukrayna-Lviv'de Türk parasını Ukrayna parasına çeviren döviz büroları var mı?4- Otel rezervasyonunu kağıt üzer
Ukrayna'da 1-2 gün kalacağım.

1- Oraya gitmeden önce harcayacağım para kadarını Türkiye'de Ukrayna parasına çevirmem gerekiyor mu?

2- İstanbul'da Ukrayna parası satan döviz büroları var mı?

3- Ukrayna-Lviv'de Türk parasını Ukrayna parasına çeviren döviz büroları var mı?

4- Otel rezervasyonunu kağıt üzerinde mi göstermek gerekiyor, yoksa telefonda göstermek yeterli midir?

5- Otel rezervasyonunu yaptıktan sonra iptal edersek farkına varırlar mı?

6- Ukrayna'daki 6-8 kişinin kaldığı odalar tehlikeli midir?

7- Online check-in yaparsam ve bagajsız olduğum için uçuştan en az ne kadar önce havaalanında olmam gerekiyor?
0
Barbaros59
(22.02.19)
1. dolarla veya euroyla gidip orada grivna'ya çevirmek en mantıklısı. ukrayna'da direk tl'yi grivna'ya çeviren az yer var. ama dolar euroyu hepsi çeviriyor.

2. ben üstteki gibi yaptığım için bilmiyorum.

3. bkz cevap 1.

4. telefonda da gösterebilirsiniz. dönüş uçak biletinizi ve yanınızdaki nakit parayı da göstermenizi istiyorlar.

5. varmazlar.

6. müşteri değerlendirmeleri iyi olan bir yer seçerseniz hayır.

7. hangi saatte gideceğinize bağlı, bazen havaalanı o kadar kalabalık oluyor ki bagaj vermeyecek olsanız bile kapıya gitmeniz çok uzun sürüyor. ekstrem bir durum yoksa 1 saat önce havaalanında olsanız yeter diye düşünüyorum.
0
someonewalksalone
(22.02.19)
Peki, harcamalarımı kredi kartı ile yapmamı önerir misiniz?
0
🌸Barbaros59
(22.02.19)
1) ukrayna parasına değil, euro veya dolara çevirmen gerekiyor.

2) vardır ama türkiye'den ukrayna parası (hrivna) alma.

3) vardır ama ukrayna'dan türk lirasıyla hrivna alma.

4) pasaport memurlarının bir kısmı dangalak olduğu için elinde fiziksel belge olması daha iyi olur. someonewalksalone nakit paranı göstermeni istiyorlar demiş ama odessa'da bana özellikle "gösterme" dediler teklif edip "istiyorsanız göstereyim?" dediğim halde. çok farklılık gösterebiliyor pasaport memurlarının tavrı.

5) çok şüphe çekecek bir durumun yoksa bunun peşine düşmezler, uğraşmazlar. isterlerse teyit etmek için oteli arayabilirler ama ben öyle bir şey olduğuna şahit olmadım. booking'den ahır rezervasyonu yaptırsan bile genelde "hmm tamam iyi uygunmuş" diyorlar.

6) ukrayna'da 6-8 kişinin kaldığı odalar derken? hostelden bahsediyorsan, başına bir iş geleni duymadım. diğer her ülkede olduğu gibi hırsızlığa karşı dikkatli olmakta fayda var, onun dışında bir şey olacağını sanmıyorum.

7) ukrayna'da diyorsan 1.5 saat bile yetebilir ama istanbul için soruyorsan genel kurallara riayet edip erken gitmekte fayda var.

***

para çevirme konusunda yapılması gereken şudur: ukrayna'ya euro ya da dolarla girilir. paralar hrivnaya orada çevrilir. dönerken de hrivna bozdurulup dolar veya euro alınır. onlar da türkiye'ye gelince türk lirasına çevrilir.

ukrayna'da türk lirasını hrivna yapabilirsin tabii ama hem her yer yapmıyor bunu hem de kur berbat. normalde şu an 1 türk lirası 5 hrivna civarında. ukrayna'da bir türk lirasına karşılık sana maksimum 3.25 türk lirası verirler. o kadar bile olmaz, ben en yüksek 3'ü gördüm.
0
der meister
(22.02.19)
ben önceden pasaportla giriş yaptığımda kimse ne otel rezervasyonu ne dönüş bileti ne para durumunu sordular. bu uygulama yenimi çıktı? yoksa bunlar kimlikle girenler içinmi?
0
deepest
(22.02.19)
1- grivna alabilirsen istanbul'dan al, alamazsan dolar götür yanında
2- muhtemelen vardır eminönü civarlarında
3- zorlanırsın gerek yok
4- telefondan gösterirsen de olur
5- eğer kıllık yapacaksa oteli arayabilir, ama bu yüzde 1 falandır
6- pek tavsiye etmem
7- sabiha gökçen'den gideceğini varsayarak 1 saat önce xray sırasına girmen gerek en az.
8- kredi kartıyla alışveriş yapabilirsin
9- ben pasaportla girdim yine sordular dönüş biletimi vs
0
prasinos
(22.02.19)
Kredi kartı kullanabilirsiniz ama genelde bankalar harcanan para birimini dolara çevirip dolardan TL'ye çevirerek ekstrenize yansıtıyorlar, tabi TL ekstresinden bahsediyorum, kur farkından ötürü nakit harcayacaginizdan daha fazla harcamış bulabilirsiniz kendinizi, bu dediğim sadece Ukrayna için geçerli değil tabi ki.

@deepest Pasaportla girişte de belgeleri sorabiliyorlar, biraz şans meselesi, sanırım ilk girişi olanlara özellikle soruyorlar bilgileri.
0
(22.02.19)
(5)

Aldığı verdiği kaloriyi adam akıllı hesaplayabilen var mı?

for day to break
Şu işi bir türlü beceremedim gitti. Yapabilen arkadaşlar detaylı bir bilgilendirir misiniz?
Şu işi bir türlü beceremedim gitti. Yapabilen arkadaşlar detaylı bir bilgilendirir misiniz?
0
for day to break
(21.02.19)
her öğünden sonra yediklerinizi fat secret'a ekleyin. kendisi toplayıp gösteriyor.
0
tabirimekruh
(21.02.19)
Ben hissederek ilerliyorum. O gun az kolati almissam zaten hissediykrum bugun cok az yedim biraz dsha yiyeyim diye.
0
stavro
(21.02.19)
bence genel olarak yediklerinin kaç kalori olduğuna bakmak yeterli. hassas hesap yapmaya kalkınca çabuk bunalıyor insan, bırakıyor. tabirimekruh yediğini fat secret'a ekle demiş de o iş o kadar kolay değil. kuru fasulye yedim diyelim. içine koyduğun salçası, soğanı, yağı vs. aynı mı olacak? hepimiz belirli ölçülerde, çok kolay ölçülebilen şeyler tüketmiyoruz. kaşarlı-sucuklu tost yapsan tek tek tartıp kalorisine bakman gereken şeyler ekmek, kaşar, sucuk, sürdüğün yağ vs... yani tam ölçüm yapmak, kalorisi belirli ve hazırlık gerektirmeyen bir yiyecek değilse, hemen hemen imkânsız.

en fazla "ortalama bir tabak kuru fasulye kaç kaloridir?" diye düşünüp, o değeri not edebilirsin. ha çok uğraşırsan evet %90 küsür başarı oranıyla kalori değerini çok yakından tayin edebilirsin ama sen de takdir edersin ki kimse bunu sürdürecek kadar işsiz olamaz.

bu kalori sayma işini makrolara da çok dikkat etmesi gereken, ağır spor yapan birisi değilsen çok da sallama derim. ben kendi adıma 1800 sınırı koydum kilo verirken. yediğim şeylerin kalorisini aşağı yukarı kaydediyorum. protein yedim mi? kursağımdan sebze geçti mi? su içtim mi? işlenmiş üründen, şekerden uzak durdum mu? aldığım kalori en az 1300-1400, en fazla 2000-2100 aralığında mı? öyleyse gerisi hikaye. nitekim bu yöntemle çatır çatır da kilo veriyorum pek kasmadan.

yoksa işte ben gofret yiyeyim, vay efendim 200 kalori boşluğum var lokum yeme hakkım doğdu vs. diye kasarsan ohooo içinden çıkılmıyor o işin. 200 gram yağsız tavuk göğsü yersen bunun kalorisini hesaplayabilirsin ama "yemek" pişiriyorsan hesaplayamazsın.
0
der meister
(21.02.19)
yazio diye bir app var cok memnunum. bir de apple watch hep kolumda. sorunsuz
0
partsch
(21.02.19)
@der meister zaten her yediğini tamı tamına hesaplaman imkansız, bu programlar sana ortalama bir sayı veriyor. bir tık daha az ya da fazla kalori almış olunabilir gayey normal. en iyi yöntem ve program bu bence.

kalorinin yanı sıra yaptığınız egzersizleri de ekleyebiliyorsunuz, yine ne kadar yaktınız ne kadar aldınız hesap ediyor.
0
tabirimekruh
(21.02.19)
(10)

Büyük istanbul depremi olursa

tuborg yesili
Bir planınız var mı? Kaçma planınız vs. Sağ kalsak bile istanbul’dan bile çıkmamız zor.Ben çok korkuyorum bu depremden. Şimdi deprem olunca yine depreşti korkularım.
Bir planınız var mı? Kaçma planınız vs. Sağ kalsak bile istanbul’dan bile çıkmamız zor.
Ben çok korkuyorum bu depremden. Şimdi deprem olunca yine depreşti korkularım.
0
tuborg yesili
(20.02.19)
ben bir iki defa düşündüm, beyoğlunda yaşıyorum. burdan kaçmam mümkün değil. sonra vazgeçtim düşünmekten.
0
scudman1
(20.02.19)
Maltepe deyim. Planım yok
0
kisa
(20.02.19)
Ben de eskiden çok korkuyordum ama bizim kişisel olarak alacagimiz önlemler çok kısıtlı; devletin bir şeyler yapması gerekiyor, sagolsunlar onlar toplanma alanlarina ev dikmek ile meşgul. O yüzden boşu bosuna düşünüp anksiyete krizlerine girmeme gerek yok deyip boşverdim uzun süredir. Deprem çantamız var, nispeten güvenli bir binada yaşıyoruz ama o kadar. Sağ kalsak da yaşayabileceğimiz kesin değil sonucta.

Umalim da bize denk gelmesin.
0
fraise
(20.02.19)
ben ankara'ya taşındım ama istanbul'da yaşamak zorunda olanların da ümitsiz olmaması gerektiğini düşünüyorum. enkaz altında kalırsanız şansınız çok az tabii ama belki oturduğunuz apartman yıkılmayacak? en azından ilkyardım çantanız, sizi 3-5 gün götürecek kadar temiz su, konserve vs. bulunsun. olası bir depremin korkunç olacağına şüphe yok ancak viyadüklerin çökmesi biraz abartılı geliyor bana. kaos büyük olsa da "istanbul'a ulaşmak mümkün olmayacak" gibi bir durumun olacağını zannetmiyorum. ilk 3-5 gün aşırı zor olacaktır ama sonrasında hayatta kalanlar ve ölümcül yarası bulunmayanlar kurtulabilecektir.

deprem anında ne yapmanız gerektiğini bilin, kendinizi birkaç hafta dışarıdan destek almaksızın yaşayabilmeye hazırlayın. bina üzerinize yıkılmazsa şansınız hiç az değil.
0
der meister
(20.02.19)
99 depreminde dedem ve babannemle adapazarındaydık. Orada bile İstanbul'a geri dönmemiz 1 ayı bulmuştu. Sağımızda solumuzda arama kurtarma çalışmaları yapılırken öyle dışarıda oturup bekliyorduk. Yollar kapalı, afedersiniz ceset kokuları, toz duman, insanların çaresizliği falan çok kötüydü ya. Çocuktum o zamanlar ama hiç unutamam, bunları tekrar yaşamak beni çok korkutuyor.

Planlara gelirsek, plan falan yok. Adapazarından bile aylar sonra çıkıyorsak, istanbul gibi bir yerden çıkamayız. Yan evin büyük bir bahçesi var, 20 yıllık komuşumuz ve ordulular. Onlarla bahçede oturur bekleriz işte 99'da olduğu gibi. Bizim mahalle yıllardır birbirini tanır, bu deprem olursa herkes birbirine yardımcı olur diye düşünüyorum. Haa zaten bu ev yıkılırsa ben ölmüşüm ölmemişim farketmez :D Yıkılırsa ve ben dışarıda olayım beni öldü sayın zaten derim. Yaşamam o saatten sonra :D

Çıkamayız ama çıktık diyelim. Gidebileceğim yerler gebze, ordu, adapazarı olabilir.
0
eazy
(20.02.19)
kadıköyde sahile yakınım. bina büyük ihtimalle ya yıkılır ya da ağır hasar alır. planım pek yok.
0
sutlu nescafe
(20.02.19)
sag kalirsam, diger insanlara yardim ederim. bir yere kacmayacagim. planim bu. ben depremden korkmuyorum.

simdi, bir cay ic. rahatla. sorun yok.
0
Leonardo~Da~Vinci
(20.02.19)
Davincinin dediği gibi kurtarma çalışmalarına yardım +1
0
lorne malvo
(20.02.19)
Bizim apartman büyük ihtimalle yıkılır, tek umudum çok can çekişmeden ölmek açıkçası.

Eğer bir mucize eseri kurtulursam katırla köyümüze gitmeye çalışırım sanırım.
0
inawen
(20.02.19)
neden herkes evinde yakalanacağını düşünüyor belki işteyken olacak yoldayken metrobüsteyken ne bileyim.eğer bi önlem alınacaksa o çantadan bir de işyerinde bulundurmak lazım bence.
0
hıkmıkzık
(20.02.19)
(2)

farklı ülkelerden insanlarla tanışmak istiyorum. buna uygun platform ne var

powersurge
hani öyle rus kızlarıyla "are you sex?" değil derdim. demin sigur ros dinlerken aklıma geldi. oncacık küçük izlanda'dan björk de çıkmış mesela. acaba nasıldır bi izlandalı'nın kafası, günlük hayatı falan merak ettim. couchsurfing falan olur mu? ya da böyle birileriyle tanışacağım bir platform biliyo
hani öyle rus kızlarıyla "are you sex?" değil derdim. demin sigur ros dinlerken aklıma geldi. oncacık küçük izlanda'dan björk de çıkmış mesela. acaba nasıldır bi izlandalı'nın kafası, günlük hayatı falan merak ettim. couchsurfing falan olur mu? ya da böyle birileriyle tanışacağım bir platform biliyor musunuz?
0
powersurge
(20.02.19)
reddit
0
mehmed resad
(20.02.19)
reddit +1. mektup arkadaşlığı için interpals iyidir ama türk erkeklerine cüzzamlı muamelesi yapılıyor, karşı cinsin %50'sinde falan engelliyiz direkt, geri kalan %50 için de 100 kişiye yazarsan 2-3 dönüş belki alırsın, gerisi de uyumunuza ve sohbeti ilerletebilme kabiliyetinize kalmış. ben son birkaç yıldır tanıştığım hemen hemen tüm yabancılarla reddit üzerinden tanıştım.
0
der meister
(20.02.19)
(6)

Bugünün Film Önerisi

fırt
Get Out'u izledim birkaç saat önce, bayağı güzeldi. Yine ona benzer psikolojik gerilim film önerisi alabilir miyim dostlar? Böyle gerim gerim gerileyim, gece tuvalete kalkarken canlar sıkılsın, koridordan hızlı hızlı yürütsün, damacanadan su doldururken arkamı göremiyor olmanın huzursuzluğuyla birli
Get Out'u izledim birkaç saat önce, bayağı güzeldi. Yine ona benzer psikolojik gerilim film önerisi alabilir miyim dostlar?

Böyle gerim gerim gerileyim, gece tuvalete kalkarken canlar sıkılsın, koridordan hızlı hızlı yürütsün, damacanadan su doldururken arkamı göremiyor olmanın huzursuzluğuyla birlikte aynalara bakmak dert olsun...

Bunun haricinde içinde vıcık vıcık aşk hikayesi geçen filmler hariç her türden öneriye açığım.
0
fırt
(19.02.19)
Sybil.
m.imdb.com

Size pek gerilim türünde gelmeyebilir, ben biraz ödlek olduğumdan gerilmistim. Yine de çok iyi bir filmdir.
0
Amaranta ursula
(19.02.19)
A perfect murder
Derailed
Diabouluqe
A history of violence
Arlington road
Breakdown
0
gurur
(19.02.19)
ben bu gece ikinci kez plemya'yı izleyeceğim. tavsiye ederim. muazzam bir film. oyuncuların tamamı işitme engelli. bu yüzden diyalog yok. sadece işaret diliyle iletişim kuruluyor. bilmene gerek yok... en fazla 10 dakika sürer kendini kaptırman. film bittikten sonra "ben burayı anlayamadım" ya da "buraya kendimi veremedim" diyebileceğin hiçbir yer olmadığını fark edeceksin.

insanın ciğerini söken tarzda pis bir film. ukrayna'ya gidince yine aklıma düştü, özledim. oy anam.
0
der meister
(19.02.19)
get out'tan aldığım tadı skeleton key'den de almıştım. yalnız biraz korkulu söyleyeyim.
aynalara bakmak dert olsun yazmışsın ya hah, al sana film.
0
kedikumunaiseyenadam
(19.02.19)
ben searching'i tavsiye ederim. get outla benzer değil ama bence seveceksiniz.
0
kljgslsdkjsd
(19.02.19)
a cure for wellness
0
not dark yet
(19.02.19)
(10)

iradesizliği yenememek, şekeri bırakamamak

yine de geldim dunyaya
şekerin zararlarına dair makaleler okuyor, belgeseller izliyorum. dolayısıyla şekerin ne kadar tehlikeli olduğuna dair az çok bilgim var. ama nasıl bir bağımlı olmuşsam artık, şekerli gıdaları -özellikle abur cuburları- yemeden duramıyorum. bir süre yemesem, adeta yoksunluk geçiren bir uyuşturucu ba
şekerin zararlarına dair makaleler okuyor, belgeseller izliyorum. dolayısıyla şekerin ne kadar tehlikeli olduğuna dair az çok bilgim var.

ama nasıl bir bağımlı olmuşsam artık, şekerli gıdaları -özellikle abur cuburları- yemeden duramıyorum.

bir süre yemesem, adeta yoksunluk geçiren bir uyuşturucu bağımlısı gibi, yine tatlı gıdalara abanıyorum. irademe hakim olamıyorum. ya da şöyle söyleyeyim: hani sigara tiryakileri, sigaranın tüm zararlarını bildiği halde onu bir türlü bırakamaz ya, hah, işte, benim şekeri bırakamam da tam olarak öyle bir durum.

ne yapmalıyım?
0
yine de geldim dunyaya
(19.02.19)
merhaba diger ben. ben de senin gibiyim, ustune benim bir de alerjim var fakat donem donem engelleyemiyorum ve yiyorum. yemekle zerre aram yok bu arada, yesem de olur yemesem de hatta tatliyi yemekten once yerim, oyle bir sevgi duyuyorum. bunun bir cozumu yok, ben yedigim donemden bi sure sonra cikiyorum canim bile cekmiyor pastaneye gidip yemeden kalkiyorum. tamamen beyinde ve irade icin hicbir yerden cozum gelemez. sartlaman lazim kendini bu zehirli diye.
0
mula
(19.02.19)
bir anda değil de yavaş yavaş bırakmaya çalış

çok eskiden çaya 3 şeker atardım. bir müddet sonra 2, sonra 1, sonra yarım. çok uzun süredir şekersiz içiyorum.

abur cubur çok yiyorsan bir anda bırakma. yavaş yavaş bırak.

bir de evde yiyeceğinden fazla bulundurma. o şey evde duruyorsa muhakkak yenir çünkü.
0
makbur
(19.02.19)
3 4 gün yoksunluk hissediyorsun sonra geçiyor. Sabır lazım.
0
caletti
(19.02.19)
caletti +1
ilk 4-5 gun bayilacagim sandim, artık şekerli bir şey yiyince içim bayılıyor, canım istemiyor.
ilk bir hafta zor gerisi kolay
0
cedex
(19.02.19)
Şuursuz gibi şekerli gıda, çikolata, bisküvi, tatlı tüketen biriydim. 6 şubat'ta sıfır şeker hareketine katıldım. Sadece bir kez, başladıktan birkaç gün sonra açık büfe yemeğe gittiğim için tatlı yedim, onun dışında bugüne kadar rafine şekersiz geldim.

Özellikle yemeklerden sonra, sigara tiryakisi gibi yoksunluk çekmeye başladım son bir iki gündür. Çözüm olarak kuru kayısı aldım, canım tatlı çektikçe bir iki tane yiyorum.

Yer fıstığı yemek de şekersiz bir çözüm.

21 gün kendimi ve nefsimi terbiye ettikten sonra, çerçöp önüme gelen tatlıyı bisküviyi yemek yerine, kaliteli ve temiz tatlılardan (baklava gibi, dondurma gibi) ikram edildikçe abartmadan yemeyi planlıyorum.

Bu 12 günde geri çevirdiğim, ikram edilen, yemekten sonra önerilen tatlıları saysam aklınız hayaliniz durur. Eski ben olsam hepsinden fazla fazla yemiştim. Hepsini zor da olsa reddettim. Kararlıyım.

Bir şeylere bağımlı olmak fikri beni çok rahatsız ediyor. Bu sebeple sigara, alkol bağımlılığım da yok. Tatlı bağımlılığımdan da kurtulacağım.
0
Boğazlıkazak
(19.02.19)
aynı şeyleri yaşadım. şeker yüzünden kendime belki geri dönüşü olmayan zararlar verdim. aşırı şeker tüketimine bağlı olarak gerçekleşen aşırı kilo artışı yüzünden eklemlerimi, belimi vs. darmadağın ettim.

ne yazık ki işe yarar bir tavsiye veremeyeceğim ama belki güç verir: ben son iki ayda yaklaşık 10 kilo verdim ve inan neredeyse hiçbir şeyi değiştirmedim hayatımda. sadece meşrubat tüketmedim, kalori alımımı sınırlamaya çalıştım. daha önceki denemelerimde çok sıkıldığım için bu sefer kendimi sıkmadım. yediğim her şeyin kalorisini saymaya çalışmak yerine, akşam yemeğinde iki tabak yediysem, o gün gofret yememeye karar verdim mesela.

benim için en büyük motivasyon sigarayı bırakmak olmuştu. "sigarayı bıraktım, şekeri de bırakırım" dedim. tamamen bırakmış değilim ama memnunum. ekstrem önlemler işe yaramıyor. bir yerde kafayı yiyip bırakıyorsun.

ilk bir hafta gerçekten ölümdü. bak yetişkin adamım, kek-çikolata istiyorum diye kafamı duvara vuruyordum. kendimi eve kilitleyecektim neredeyse. o "detoks" haftasında gerçekten hiçbir şey yapamadım, tüm gücümle kendimi disipline etmeye çalıştım.

sonra istek azaldı. kolasız yaşayabildiğime hala inanamıyorum. akşam eve dönerken çikolata alma zorunluluğu hissetmemek, "rahatlamak" için yemek zorunda olmamak... bunlar büyük nimetler. artık şekere abanma fikri rahatsız ediyor, o yüzden geri "düşme" korkum bile kalmadı açıkçası. istemiyorum çünkü, mücadele etmek zorunda değilim.

umarım en azından motivasyon sağlayabilir. çünkü bu işten kurtulmanın belirli bir yolu yok. ben belki 5 sene okudum, araştırdım, denedim... hiçbir şey 3-4 günün ötesine götürmedi beni. en sonunda kafayı tamamen yaktım, kendimi gerçekten aşırı zorladım ama "zehri" attım. 10-15 gün sonrasında kafam da yerine gelmeye başlayınca aşırı şeker tüketerek kendime verdiğim zararı daha net gördüm.

dediğim gibi tamamen bırakmış değilim, öyle bir şey düşünmüyorum da açıkçası. benim isteğim sağlıklı olmaktı, bu yolda adım attım. bağımlılığı kırdım. beslememek için de ölçülü olmaya gayret ediyorum. zaten canım çekmiyor bile artık, sadece teklif edilirse ya da ortamda varsa yiyorum.

sana da bunu hedeflemeni tavsiye ederim. ben kendimce detoks yapıp belirli bir süre için HİÇ tüketmemiştim ama gerek yok. azaltmaya çalış.

sigarayı bıraktım, şekeri azalttım. dünyadaki en iradesiz insan olabilirim. vallahi yaparsın. evet çok zorluyor, çok üzüyor ama en fazla bir hafta sürüyor bu. kendini bir şeye ver. ben o süreçte mesela sapık gibi nba maçı izliyordum kardeşimle. tatilde ve stressiz olmamı fırsat bilip, tüm gücümü bağımlılıkla mücadele etmek için ayırmıştım. bazısında ters teper bu tarz bir yaklaşım. bende çalıştı. kendin bulacaksın. yaparsın.
0
der meister
(19.02.19)
Azaltma ile olmuyo kesmek lazım bağımlıyım
0
photo85
(20.02.19)
abur cubur yerine, instagramda unsuz şekersiz kek vs. gibi şeyler oluyor onlara geçiş yap. ben çikolatalı kek yapmıştım mesela çok sevmedim tabi ki ama ülker kek yiyeceğime daha iyi bir alternatif oldu.
0
wishmaythşngs
(20.02.19)
Artık internette rafine şekersiz tatlı tarifleri veren birçok site/instagram sayfası var.

örn: badeninsekeri.blogspot.com

Ben de annem şeker hastası olduktan sonra şekeri azalttım. Hem kendim hem onun için böyle tarifler deniyorum. Eğer üşenmiyorsan -ki bence bu tip tarifleri normal tatlılara göre yapması daha kolay- bunları deneyip tatlı isteğini bastırabilirsin.
0
amanda hugnkiss
(20.02.19)
Tamamen kesmen gerekiyor ancak sadece tatlıyı degil bir sure sekere donusen neredeyse her seyi kesmen lazim. O zaman yoksunluk daha kisa suruyor, daha az istek duyuluyor ve daha kolay bas ediliyor. Yani icinde un olan hicbir sey+nisastali gidalar+ glisemik undexi yuksek olan sebzeler vs yeme. Bol su ve hareketi arttir 1 hafta icinde ataklar etkisini yitirecek. Bir sure sonra lan benim canim neden seker istemiyor diye sasiriyorsun. Biraz da aliskanlik degisimi lazim. Mesela yemekten sonra 10-15 dakika da olsa yuruyus yapmak vs. Bi de kahve ve kuruyemis ogunleri iyi oluyor. Zamanla biraz hafifletirsin seker disindakilerden gene ufaj ufak yersin.
0
red g
(20.02.19)
(10)

Vizesiz nereye gitmeli?

scudman1
Pasaport var, vize istemeyen, çok pahalı olmayan ve bir kaç günlüğüne nereye gidilmeli? Şuraya git, gitme önerilerine açığım.
Pasaport var, vize istemeyen, çok pahalı olmayan ve bir kaç günlüğüne nereye gidilmeli? Şuraya git, gitme önerilerine açığım.
0
scudman1
(19.02.19)
lviv - belgrad ikisinden birine bence lviv.
0
total paranoia
(19.02.19)
Macaristan.
0
komando kani var bende
(19.02.19)
Geçen sene 4 günlüğüne Belgrad'a gittim, bu sene de Makedonya'ya gideceğim. Sırada Beyrut ve son olarak da Ukrayna var.

Belgrad'dan çok memnun kaldım, tam 3-4 günlük yer. Makedonya'da da Üsküp'e 2 gün Ohrid'e 1 gün ayrımayı planlıyorum.
0
miss copernicus cadisi
(19.02.19)
"şuraya gitme" önerisi olarak macaristan diyebilirim çünkü macaristan schengen ülkesi olduğu için vize istiyor.

onun dışında ben şahsen ukrayna'yı severim, eskisi kadar ucuz değil (hem savaş sonrasında ukrayna ekonomisinin toparlanması hem de türk ekonomisinin göçmesi nedeniyle) ama hâlâ bir türk için en uygun fiyatlı avrupa destinasyonlarından biri. kiev ve lviv iki farklı ülke gibi... ikisi de çok tatlı şehirler. hele ki ikinci dünya savaşı'na ilgin varsa kiev'de kendinden geçersin, tek başına rodina mat ve çevresi MUHTEŞEM. genel anlamda şöyle bir "gezdim" seyahati lviv için 3, kiev için 4 günden fazlasını gerektirmez ancak iki şehrin de müzelerinin, anıtlarının altını üstüne getirmek için belki iki hafta bile yetmez.

velhasıl ukrayna'nın batısını ve ortasını şiddetle tavsiye edebilirim. gelgelelim ingilizceleri leş gibi ve özellikle batıda rusça da konuşmuyorlar. öyle bir sıkıntı söz konusu. iletişim kurmak batı'da eziyet olabiliyor. ben bu durumdan bunaldığım için lviv'e gitmeyi pek düşünmüyorum artık yanımda ukraynaca konuşabilen biri olmadığı sürece. "rusça konuşuyorsan ukraynacayı neden bilmiyorsun?" diye lümpenlerden azar yemekten sıkıldım. şaka değil, bunu yapan insanlar var. onun dışında iyi ama. gezmelik, görmelik güzel topraklar. hele ki daha önce yurtdışına çıkmamış biriysen eğer daha bile iyi. neblim orta avrupa'yı görmüş birine lviv pek özel gelmez mesela ama türkiye'den çıkmamış birisi için muhteşem etkileyiciliğe sahip bir yer.
0
der meister
(19.02.19)
Macaristan denmis. Oyleyse Amerika Birlesik Devleteri.

Paran varsa Japonya'ya git.
0
Traveller
(19.02.19)
Balkanlar.
Karadağ çok güzel bir doğaya sahip, halkı çok cana yakın birkaç gün kafa dinlemelik düşünüyorsanız Budva'yı öneririm, oldukça ucuz bir yer.
Bosna da hoş bir yer. Sarajevo ve Mostar'ı 4 günde gezebilirsiniz toplam.
Sırbistan, Belgrad büyük ve hateketli bir şehir 1-2 günde gezilebilir.
Makedonya, Üsküp ve Ohrid'yi gördüm. Ohrid çok şirin bir şehir. Manastır yani Bitola için de benzer şeyler söyleniyor.
0
but that was just a dream
(19.02.19)
schengen alabilirim sorun değil ama hiç uğraşmadan bir kaç günlüğüne gidip gelmek istiyorum. o yüzden vizesiz diye belirttim. ukrayna, makedonya ve sırbistan harici pek alternatif yok gibi. bosnaya gitmeyi düşünmüyorum.
0
🌸scudman1
(19.02.19)
Makedonya +1. :)
0
Boğazlıkazak
(19.02.19)
Biraz da nasıl bir yere gitmek istediğinize bağlı. Moldova vizesiz. Kişinov Avrupa'nın en yeşil yerlerinden biri ve şarapları çok güzel. Sakin, küçük ve huzurlu bir şehir. Böyle bir yer size uygunsa tavsiye ederim.
0
amanda hugnkiss
(19.02.19)
Vizesiz, biletleri ucuz ve hesapli en iyi sehirler kiev ve belgrad. Havalar iyiyken, minimum 4-5 gece kalacak sekilde plan yapin. Kosturmadan sakin sakin gezin. Her yerde farkli bir sey bulursunuz. Bileti ucuz bulursaniz bir de tiflis+erivan oneririm. Ona da 7 gece iyi olur. 3+3 gece seklinde yapilir. Yersiniz, icersiniz.
0
gocuklu madonna
(20.02.19)
(5)

Çeviri Ücret Sorusu

duseyazar
Selam çevirmenler,Çeviribilim mezunuyum ama epeydir çeviri işiyle uğraşmadığım için piyasaya hakim değilim. Akademik makale çevirisi için fiyat teklifi istediler. İngilizce'den Türkçe'ye. 15 bin 600 kelime, boşluksuz 78 bin karakter.İşine özenen insanım, hatasız bir metin çıkarırım Türkçe'de. Siz ol
Selam çevirmenler,

Çeviribilim mezunuyum ama epeydir çeviri işiyle uğraşmadığım için piyasaya hakim değilim. Akademik makale çevirisi için fiyat teklifi istediler. İngilizce'den Türkçe'ye. 15 bin 600 kelime, boşluksuz 78 bin karakter.

İşine özenen insanım, hatasız bir metin çıkarırım Türkçe'de.

Siz olsanız fiyat teklifi ne kadar verirdiniz?
0
duseyazar
(17.02.19)
"İşine özenen insanım, hatasız bir metin çıkarırım Türkçe'de."

teklifi bilmem de ironide cigir acmissin eheh.
0
der meister
(17.02.19)
ne var cümlede ironide çığır açmasına sebep olacak, ben bir kusur göremedim?
0
kaufman
(18.02.19)
Sanırım tez çevirisi falan bu. Boşluksuz 1000 karakteri 15 lira, akademik olduğu için de %50 üstüne ekleyerek 22-23 lira gibi bir fiyata çevirebilirsin. O da 1750 lira falan yapıyor. 1500'e kadar inersin (1000 karakteri 20 lira oluyor). Kapıyı 2000'den aç istersen de dikkat et kaçmasın.
0
shangrilla
(18.02.19)
@kaufman

"Türkçede" diye yazılıyor güncel dil bilgisi kurallarına göre. yapım ekinden sonra gelen çekim eki bitişik yazılıyor. Türkçedeki çe eki yapım eki çünkü.

çeviribilimde de bunu kafamıza kaka kaka öğretiyorlar lakin sonuç ortada :-)
0
windows95
(18.02.19)
TDK'nın sürekli kural değiştirmesi neticesinde hata yapmış ve "ironide çığır açmış" mı oluyorum? Gerçekten güzel bakış açısı. :)

Biz çeviribilimde TDK kurallarını değil, çeviri kavramının bilimsel bağlamını ve rolünü çalıştık. Mütercim tercümanlık bölümlerinde TDK kuralları öğretilmesini anlarım da çeviribilim gibi bilim odaklı bir bölümde imlâ kuralları öğretilmesi yazık olmuş.

Verilen bilgiler için teşekkürler.
0
🌸duseyazar
(18.02.19)
(15)

Kilolu Kadınlardan Hoşlanıyorum

yanqoue
Böyle chubby, thick, pawg diye tabir ettiğimiz kadınlar beni aşırı cezbediyor. Kadın cılızlaştıkça beden yapısı erkeklerinkine benzediğinden cazibesini yitiriyor benim için.Hatta bazen borderline bbw kadınlar da ilgimi çekiyor.Arkadaşlarım bakıyor, olm bu ne böyle diyor her tafafı sarkmış, elbiseye
Böyle chubby, thick, pawg diye tabir ettiğimiz kadınlar beni aşırı cezbediyor. Kadın cılızlaştıkça beden yapısı erkeklerinkine benzediğinden cazibesini yitiriyor benim için.

Hatta bazen borderline bbw kadınlar da ilgimi çekiyor.
Arkadaşlarım bakıyor, olm bu ne böyle diyor her tafafı sarkmış, elbiseye zor sığmış bu kadın, bunu mu beğeniyorsun diyor. Ama karşı koyamıyorum.
Üç tane kriterim var. Balık etli, beyaz tenli ve kırmızı şaçlı olacak. Tatlı da bir yüz ifadesi varsa isterse 100 kilo olsun bu kadın aklımı başımdan alıyor.
Ne var bunda diyeceksiniz, bütüların yanı sıra ben çok tıfıl birisiyim.

Size normal miyim? Böyle kadınlar gerçekten çekici gelmiyor mu size?
0
yanqoue
(16.02.19)
Normalsin. Benim için de yüz güzelliği olduktan sonra kilo ve boy ikinci planda kalıyor. Üstelik şişmanların yüzleri daha güzel oluyor
0
her gece aç
(16.02.19)
So what?
Kilolu seviyorsan kilolu seviyorsundur. (Bu nasıl bir cümle:/) Her neyse bunun normalliģini tartışabilecek merci değiliz bence. Millete de bakma.
encrypted-tbn3.gstatic.com
0
Amaranta ursula
(16.02.19)
aynı ben :D ama siyah saç beyaz ten de olur. adele'e bayılıyorum mesela.
0
black mamba
(16.02.19)
herkes kadar normalsin. zevklerin kimseyle benzemek zorunda değil. herkesin bir alıcısı var. kendini tıfıl diye tanımladığın için söylüyorum çevremde gördüğüm kadarıyla daha ufak zayıf erkekler iri veya kilolu kadın seviyor. minyon kadın sevmiyor. herkes kendinde olmayana ilgi duyuyor ben öyle tanımlıyorum.
0
damla sakızlı dondurma
(16.02.19)
Bana gelmiyor. Ama gelene geliyor iste, normal yani olabilir :D

Valla ben oynadigim tum oyunlarda kadin karakter yaratirim mesela. Niye? Cunku kadin vucudu estetik oluyor, bakmasi keyif veriyor. Bence estetik kadin vucudu cok guzel bir sey <3

*keske kadin olsaydim aq, kesin model olurdum :D
0
eazy
(16.02.19)
Beren Saat'in şirinliğinde bir zayıflığa tercih ediyorsan bence normal değilsin. ya da bulamadığın içindir.
0
for day to break
(16.02.19)
normal. benim abim de hoşlanıyor, yengem de baya kilolu.
0
nothing in my way
(16.02.19)
seks cok zor ama onlarla.
tavsiye etmem.
bir de sucu sana atarlar.
0
baldur2
(16.02.19)
Bana gelmiyor ama bunun normali, anormali yok yahu.. Cok genis bir skala neyi/kimi begeniyorsan begenirsin yani
0
twq
(16.02.19)
normalsin. çekici gelmiyor
0
dafuq
(17.02.19)
İnsanların kendilerinde olmayan ya da kendilerinde eksik gördüğü şeyler karşı tarafta daha çok hoşlarına gidiyor +1 Misal ben çok minyon bir kadınım (164 cm’e 44 kg) ama kendim gibi tıfıl erkekleri hiç beğenmiyorum, bana hiç erkeksi görünmüyorlar. Uzun boylu, yapılı hatta 190 üzeri erkekleri çok çekici buluyorum. Kapı gibi ohh asfsfs. Doğal yani böyle hissetmen.
0
i m cool with that
(17.02.19)
karım 110 küsur kilo, başta senin gibiydim, sana tavsiyem, yapma, etme aman diyim
0
firemanjonny
(19.02.19)
neyin cekici oldugu tanimi ne yazik ki medya tarafindan pompalanan bilgilerle degisti, kendimizi unuttuk bu kadar fazla dayatma neticesinde. 40 kilo kadin begenen erkek kadar normalsin.
0
kassiopeia
(19.02.19)
balık etli başka kilolu başka. 100 kilo dersen obez sınıfına bile girebilir boyuna ve yağ oranına göre. ayrıca büyük konuşmamak lazım. belki de hiç beğeneceğini düşünmediğin bir kıza kapılacaksın. bu işler hiç belli olmaz :)

www.allure.com
0
hocam
(19.02.19)
hayatının ilk 19 yılını SEXS BOİ olarak geçirip sonrasında OBEZ olan bir erkek olarak, linç edilme korkusuyla yazıyorum: zevkinde "anormal" bir şey yok, bence ekstrem ya da aşırı tuhaf bir durum değil ama kendi adıma benim anlayamadığım, anlamlandıramadığım bir şey.

günümüzde "medya dayatması" mevzuunun bku çıkmış durumda. evet sıfır beden, incecik kadın vs. bunlar medya dayatması da... marketlerde "yemek" diye satılan kalori bombaları, sağlıksız besinler, asla hareket etmeyen ya da sporu "ekstra" haline getirmeye çalışan ve ücretlendiren bir anlayış... bunlar ne o zaman?

insan vücudunun çalışma prensibi nispeten basit. biz acayip hareket etmek, dağda bayırda bulduğumuz eti-otu yemek durumundayız. et kısmı mevcut şartlarda biraz sıkıntılı tabii. hayvanlara yapılan muamele olsun, et için harcanan para ve kaynak olsun vs. tartışmalı konular ama sonuç olarak bilim b'sine inanan bir insan, vücudun nasıl evrimleştiğini ve az çok neye "uygun" olduğunu bilir.

3-5 kilo fazlalık hiç sorun değil ama obezite ya da çok kilolu olmak vs. hastalıktır. kendim yaşadığım için biliyorum ne kadar korkunç bir şey olduğunu. bence insanın doğası gereği "sağlıksız" olandan hoşlanması ilginç bir durum ama seni bu yüzden yargılamam şahsen. bok yemekten, penisine iğne sokmaktan hoşlanan insanların olduğu bir dünyada yaşıyoruz; dombili hanımları seven adama (ya da dombili adamları seven kadına) "yuh sen ne yapıyorsun manyak" diyecek değilim. benim açımdan hiçbir sorun yok.

ama ilginç geliyor bana bu durum. balık etli kadınlara lafım yok, ayva göbek vs. eyvallah ama düz ŞÜŞKO kadınları ben çekici bulmuyorum. habire kan şekeri falan düşen, iki adım yürüyemeyen, leş gibi terleyen, hormonları bozuk, diyabete ve çeşitli kalp rahatsızlıklarına yakalanma ithimali yüksek bir insanı "cinsel açıdan çekici" bulmam cidden zor. ben açıkçası tek hamlede boynumu kırabilecek, hayat dolu, delifişek, ağzında jilet çeviren kadınları seviyorum. çünkü evrim bunu gerektirir.

ha gelgelelim insanlık olarak çok yol aldık ve artık mamut avlayıp kafasına odunla vurduğu kadınlarla sevişen yaratıklar değiliz... önceliklerimiz, anlayışlarımız, beklentilerimiz değişti. ben de böyle diyorum ama mesela en güzel ilişkilerimi, en "çekici" hissettiğim dönemlerimi ironik bir biçimde şüşko bir adamken yaşadım. sigara içiyordum, gençliğimin belki en güzel döneminde diz ağrısından ayakta duramıyordum, nefesim kesiliyordu, 3-5 saat kola içmesem deliriyordum vs. öyle saçmasapan bir heriftim. bu süreçte yaşadıklarımı "taş gibi"yken yaşayamamıştım mesela. gerçi biraz yaşla da alakalı bu ama neyse.

velhasıl ben chubby, thick, pawg seven adama "aa ne kadar anormal, tuhaf birisi" demem asla. hakkındaki fikrim, görüşüm, değerlendirmem değişmez. ama kendi adıma "ulan pawg da sevilir mi" diye sorarım, ilginç gelir. arnold olalım demiyorum ama İNSAN dediğin zayıf, kaslı, affedersin MAYMUN GİBİ olur. olması gereken budur çünkü.
0
der meister
(19.02.19)
(21)

Devletin üniversite mezunlarına iş verme zorunluluğu

bana her yer cehennem
siyasi düşünceden bağımsız olarak bu konuda ne düşünüyorsunuzşahsi olarak öğretmen adaylarının bu konuda çok fazla demagoji yaptığı ve gereksiz yere ağladıklarını düşünüyorumyurtdışında bu işler nasıldır mesela ? örneğin neden inşaat mühendisliği mezunları devlet bize iş vermiyor diye bas bas bağırm
siyasi düşünceden bağımsız olarak bu konuda ne düşünüyorsunuz
şahsi olarak öğretmen adaylarının bu konuda çok fazla demagoji yaptığı ve gereksiz yere ağladıklarını düşünüyorum
yurtdışında bu işler nasıldır mesela ?

örneğin neden inşaat mühendisliği mezunları devlet bize iş vermiyor diye bas bas bağırmıyor ?

yada ne bileyim arkeoloji mezunları çıkıp eylem yapmıyor devlet bize kadro vermiyor diye.

şahsi görüşüm devlet hiçbir üniversite mezununa iş vermek zorunda değil
ihtiyaç olursa mezunlardan devlet gerekli şartları sağlayanları kadrosuna alır çalıştırır diye düşünüyorum.

peki atanamayanlar ne yapsın derseniz: bence bunu okumadan önce kişi kendi düşünecekti derim.

sizler bu konuda neler düşünüyorsunuz
0
bana her yer cehennem
(16.02.19)
Öğretmenlik okuyanlar özel sektörde iş yapabilme yeteneği ve azmine sahip olmayan kişiler. Okul bitsin atanalım sonra hemen evlilik + çocuk kafasındalar.
0
fake fakeoğlu
(16.02.19)
düşüncemi değil ama bir ''fact'' ı söyleyeyim.

Devlet sosyal devlettir tanımı vardır, Devlet imkanı ölçüsünde istihdam yaratır vardır.

Devlet size bir şey vermez, siz zaten sizin olanı alırsınız. o kadroyu devlet vermiyor yani, lütfetmiyorlar.
0
Techsavvy
(16.02.19)
Öğretmenler mezun olunca isim hazır mantığıyla o bölümü seçerek başlıyor lisansa, hatta tercih dönemi bile öyle, çoğu böyle. Bence kpss ile atanamayan x intihar etti vakaları da bu yüzden oluyor, devlet bir sürü şeyi değiştirdi "atanıp öğretmen olma" konusunda ama eğitim fakültesine girerkenki beklentiler hala aynı.

Bir de Türkiye'de adı konulmamış bir "devlet bize bakmıyor" geleneği var o da etkili olabilir. Şartları kötü giden beklentileri gerçekleşmeyen devlete kusuyor öfkesini.

Niye öğretmenler diye yazdım, varsa bile bizzat tanıdığım ya da tanidiklardan duyduğum "ben lisans mezunuyum devlet beni atasin" mantığına bizzat şahit de olmadım ikinci ağızdan da duymadım diğer bölüm mezunlarından.

Bunda öğretmenler için özel sektörde pek hareket alanı olmaması da etken diye düşünüyorum mesleğinin dışında bir iş alanına yonelmedigi sürece. Bu da başlı başına "o kadar sene boşuna mı okuduk" ofkesi doğuracak bir şey. Bu da bir etken.
0
dafaisss
(16.02.19)
dünyada tek bir devlet biçimi yok, çeşitli biçimler var, mesela ödev olarak türkiye anayasasından türkiyenin hangi devlet biçimiyle yönetileceği yazar bunu öğrenebilirsin, sonra bu devlet biçimi nedir diye hem yurttaşların hem devletin karşılıklı görev ve sorumluluklarını düşünebilirsin, cevabını kendin bulacağından eminim öyle çok hazırcı olmayalım :)
0
freebird5406_2
(16.02.19)
Olaya tek taraflı bakmak yanlış.

Devletin üniversite açması, buralara öğretim görevlileri ataması, onlara maaş vermesi, binanın kendi masrafı, araç gereç, yurt zart zurt derken hepsi dünya para. Buraya öğrenciler gidiyor, bunlar 4 sene en az orada zaman öldürüyor. Sonuç? Hiçbir şey öğrenemiyorlar, bomboş elde diploma dolanıyorlar.
Neden? Devlet üniversite açmış.

Ben kişi başına bu kadar çok üniversite düşen başka bir ülke var mı bilmiyorum, muhakkak vardır gerçi ama Türkiye'de üniversite mezunu ihtiyacımız bu kadar çok mu? Bence değil.

Madem öğretmen lazım değil ne halt yemeye devlet masraf edip bu kadar fakülte açtı?

Madem fen fakültesi, iktisat, işletme vb mezunları işsiz devlet neden para akıtıyor? Kapatın gitsin.

Devlet üniversite mezunu vatandaşına iş bulur bulmaz umrumda değil. Devlet neden kaynaklarını böyle gereksiz yere savuruyor asıl mesele burada. Üstelik açmasa o okulları yerine 2 yıllık okul açsa her yere meslek sahibi olur bu insanlar.

Sevmiyorum artık kıyaslamayı ama mecbur kalıyorum. İsveç'te ufak bi şehirde yaşıyorum. Üniversite yok, meslek lisesi var. Meslek lisesinde de çok limitli bölümler var. İhtiyaç yoksa kapatıyorlar o bölümü. Fotoğrafçılık/kameramanlık gibi bir bölüm vardı mesela, kapattılar. Çünkü mezunları işsiz kalmaya başladı, otomatikman insanlar da seçmemeye başladı.

Bir de şu var; bizde akademisyenin önceliği farklı. İsveç'te bir akademisyen çalıştığı bölüme katma değer katıp, o bölümü ileri götürmekle mükelleftir yoksa çalıştığın bölümü kapatırlar işsiz kalırsın.

Mesela su ürünleri fakültesi. Bu bölümün hocaları neden bu bölümü geliştirecek ilerletecek adımlar atmıyor yıllardır Türkiye'de? Al kimse seçmiyor işte. Çünkü değersiz, mezunları işsiz.

Halbuki bu bölümleri kapatıyoruz, sizi de siktirediyoruz dese devlet korkudan köpek gibi çalışmaz mı bu bölümün hocaları? Yani bu bilinçle çalışsalar daha fazla katma değer üretmezler mi? Üretirler.

Robotik kafes sistemleri, yeni teknolojilere sahip türk malı filtrasyon sistemleri, genetik ıslah, farklı ve daha sofistike sistemler vs mümkün mü? Evet. Ama araştırma var mı? Sadece kağıt üstünde.

Yazacak çok şey var bu konuda. Ama bir halt olmaz bizden. Tek çözüm beni ülkeye diktatör seçmeniz. O zaman belki bir şansınız var. Yoksa olmaz evet.
0
bos gezenin bos ustasi
(16.02.19)
Sonradan aklıma geldi, bir de şu var, farazi bir şey söylüyorum ama devlet+özel sektörde ortalama "x lisans bölümü mezunu" kaç kişi istihdam edilebilir, bunu hesaplayabilsek, yine acikta kalanlar olacaktır.

Sorun bu kadar lisans mezunu olmasıyla da ilgili. İş verme kısmından önce, madem lisans mezunu sayısı=muhtemel istihdam miktarı sayısı saglanamiyor, ya bazı bölüm ve fakülteler kapatılır ya da dengeyi sağlayacak yatırımlar yapılır. Ama gözüktüğü kadarıyla ikisi de pek olagelen şeyler değil.
0
dafaisss
(16.02.19)
o zaman neden bu kadar mezun öğretmen çıkaracak kadar bölüm açıldı, kontenjanlar genişletildi? dahası öğretmen açığı sorunundan bahsedilirken atanamayan yığınla öğretmen de mevcut. bu planlama hatası değil mi? özel sektörde zaten uç noktalarda sömürülme durumu var. sendikalaşıp hakkımızı koruyalım deseler bu yöndeki girişimler siyasi sebeplerle yine devlet bünyesindeki odaklar tarafından sabote ediliyor.

not: ortalamaya vurursak inşaat mühendislerinin de götünde ayı bağırıyor şu ara. memur yapın la bizi diye bağırmıyorlar diye devlete kızmadıkları sanılmasın.
0
zgrydn
(16.02.19)
çok güzel, net ve yalın şekilde açıklamış.
www.youtube.com
0
jimjim
(16.02.19)
Ben de aynı şekilde devletin sorumluluğunda olmadığını düşünüyorum. Tamam bir mühendis kadar iş imkanları yok. Ama bunu en baştan biliyorlardı. Bide şuan birçok firma tüm lisans mezunlarına sınavlar yapıyor. Bankalara girebilirler. Pilot bile olabilirler. Ama köreldikleri için doğal olarak öğretmenlik mezunları bu sınavlarda geride kalıyor.

Ben bir makineci olarak çok zor bitirdim okulu. Ögretmenlik veya işletme vb bölümlerdeki arkadaşlarımın dersleri nasıl kolay geçtiklerini gördüğümde çok sinirleniyordum. Şuan ise mühendislerin okulda çok yönlü analitik derslerle zorlanmalarının onları hayatta ileriye götürdüğünü anlıyorum. Mühendis olarak çoğu ingilizce öğretmeninden yüksek yds toefl yapabiliyorum. Daha iyi bir gelecek için çabalıyorum. Ögretmenlerin de belirli kısmı tırnaklarıyla kazıyarak hayatını kazanıyor. Dersanelerde 3-5 kuruşa çalışıyorlar ve özel dersler vererek isim yapmaya çalışıyorlar.

Çabalayıp iş bulmak zorundalar. Ağlayan kısım aslında başarısız olanlar. Akıllı olanlar zaten yollarını çiziyor.

İşsizliği ve iş bulmanın zorluklarını çok iyi biliyorum. Ama iş özünde karınca ağustos böceği hikayesine geliyor. Ben hayatım boyunca çok çalışıp başarısız olan görmedim. Çalışıp hakettiği kadar kazanmadığını düşünen çok. Ama çalışan başarılı oluyor.
0
the coon
(16.02.19)
türkiye cumhuriyeti özelinde eğitim, sağlık, güvenlik gibi konuları devletin üstlenmesini, ( düzenleme, planlama )gerekmediğini düşünenler alamadıkları bu hizmetler için devlete neden hala vergi ödemeye devam ettiklerinin bir açıklamasını yaparlarsa sevinecem :)
0
freebird5406_2
(16.02.19)
ahaha "özel sektörde iş yapabilme yeteneği ve azmi" ne ya? ne zaman bu kadar köle ruhlu aciz yaratıklar haline geldiniz? özel sektörü skiyim. iş yapabilme yeteneği ve azmi dediğiniz şey hayatınızı üç kuruş para için başkasına bırakmak, haftanın bir gününü boş geçirebilmekle mutlu olmak demek. ha elbet çalışanına sosyal haklarını sonuna kadar veren, çalışma saatlerini insani düzeyde tutan, mesai ücretini de veren firmalar vardır ama bunların sayısı gerçekten az. başkasını zengin etmek için ömrünü heba etmekten daha iyi bir seçeneği olmayan tipler insanları tembellikle, yeteneksizlikle ve azimsizlikle suçlamıyor mu bayılıyorum. herkes sizin gibi hayatsız olmak zorunda değil, kusura bakmayın.
0
der meister
(16.02.19)
Kpss kasıp hakkariye giden köle ruhlu olmuyor mu? Ha tabi sabahtan akşama kadar memurlar solitare oynadığı için olmuyor olabilir.

Sana göre bunlarda köleyde köle olmayanlar kim? İnstagram gezgincileri mi fındıkzade travestileri mi?
0
fake fakeoğlu
(16.02.19)
bence de ogretmenlerin yada daoktorlarin atama icin aglamasi cok sacma. bu bolumleri tercih ederken ne kadar acik pozisyon oldugu ve ne kadar acikta bekleyen ogretmen/doktor oldugu belliydi. sirf okumus olmak icin ve bir sekilde kamuya gireriz diye bu bolumleri tercih edip daha sonra 8373937549 ogretmen atama bekliyor diye aglamak cok sacma. bilgisayar muhendisleri, avukatlar da atama beklesin o zmn?

kadrolu calisan olmasi bile basli basina sacmalik. performansa bagli olmadan bir kere ise gir, daha sonra yata yata bir bok yapmadan, tum gun cay kahve icerek emekli ol. kamuda belli basli pozisyonlar disinda kadrolu calisan olmamasi gerekiyor. ozellikle doktorluk, ogretmenlik, gise memurlugu gibi pozisyonlarda.

sosyal develtin amaci kisilere esit olanaklar ve imkanlar saglamaktir. ogretmenlere, doktorlara kadro acip, bu mesleklerin itibarini dusurmek ve vatandaslar/meslekler arasinda adaletsizlik saglamak degildir. rekabetin olmadigi yerde kalite olmaz. rekabet varsa herseyin en iyisi olur.

devlet olabildigince ozel sektor gibi calismali ve devletin yapmasi gereken tek is denetleme olmali. cok yuksek maasli, genis yetkilerle donatilmis ve cok dikkatli bir sekilde secilmis denetleme/mufettis personeli olmali. bunlar hem devlet dairelerindeki her turlu usulsuzlugu, rusveti, vs denetleyecek hem de is yerlerini vergi ve calisanlarin sigortalarinin duzgun yatirilip yatirilmadigini denetleyecek. bu mufettisler hem yuksek maas(15-20 bin TL) almali, hem de tespit ettikleri usulsuzlukler icin belli oranda yuzde almali. boylece bu kisiler kendilerine karsi yapilabilecek hicbir rusvet teklifine tenezzul etmeyecek durumda olacaklar. tabi bu kisiler gerektiginde birbirlerini de denetleyebiliyor olacaklar.
0
crucio
(16.02.19)
Devlet memurluğu bu kadar cazip olduğu sürece (bir devlet memurunu şikayet edip karşılık alabilen oldu mu? İşini yapmadığı gerekçesiyle atılan kaç tane memur gördünüz?), bu kadrolar hükümetler tarafından seçim yatırımı olarak kullanıldığı sürece ve özel sektördeki iş güvencesi ve çalışma şartları genel olarak devletin gerisinde olduğu sürece vatandaş bu talepte bulunur. Devleti küçülteceğiz diye gelen Özal ve RTE'nin tam tersi büyütme sebepleri de bu.

Türkiye'de üniversite diploması meslek kazanma amaçlı değil statü amaçlı alınıyor. Halbuki çoğu meslek için iyi meslek okullarını bitirmek yeterli olmalı. Ama bizim halkımız illa doktor, öğretmen, mühendis ya da asker olacak.

Üretmeyen ve eğitime önem vermeyen bir ülkenin sayısı çok ama kalitesi düşük üniversitelerinden bu kadar çok mühendis, öğretmen vs. çıkartırsanız böyle sorunlarla karşılaşırsınız.
0
bruce mclaren
(16.02.19)
Devlet iş vermeyecekse, istihdam etmeyecekse bu kadar ünivetsiteyi ve bölümü neden açtı diye de sorarlar mesela.
0
Seriusestquamcogitas
(16.02.19)
Kimse de dememiş ki öğretmensiz okul varken öğretmenlerin işsiz olması devletin beceriksizliğidir diye.
Sen hiç öğretmen eksiği olan özel okul duydun mu? Duymadın tabii. Eğer olsaydı, o zaman öğretmenler zaten devlete demezdi bizi ataman lazım diye. Devlet bir yerde okul açmış, ama öğretmen yok. Halkın başka bir yerde okula ihtiyacı var ama değil öğretmen, okul bile yok. E kime söylesin öğretmenler bu durumda?
0
paslanmaz pencere
(16.02.19)
Arkadaşların büyük çoğunluğu madem bu kadar üniversite mezununa iş yok neden bu kadar üniversite ve bölüm açıldı sorusuna takılmışlar.
Arkadaşlar üniversite, ön lisans, lisans hatta yüksek lisans insanlara sadece dersleri öğretmez ki hayata hazırlar, yeni ufuklar açar, vizyon verir, misyon yükler. Yani bu ülkede yaşayan vatandaşların sosyo kültürel standartlarını yukarı taşımak istiyorsak eğitimli insan sayımızı artırmalıyız.
En basitinden trafikte çokça karşılaşıyoruz. Hayattan hiç bir beklentisi olmayan gelecek kaygısı sıfır o gün kazandığı parayı yiyen yarını düşünmeyen vb. eğitimsiz boş insanlarla dolu ve trafikte sürekli kavga ediyorlar. Bu devlet bize en azından eğitimli, kültürlü, hayata bir tavrı ve tarzı olan "kaliteli" insanlarla yaşama lüksünü tüm vatandaşlarına sağlamalı.
Gel gelelim mühendislere, doktorlara bir çok arkadaşım mühendis olduğu halde x marka sigara satışında çalışıyor, sabahtan akşama kadar transit minibüsün tepesinde bakkallara mal satmaya uğraşıyor. Çok daha farklı işler yapıyorlar satıştan pazarlamaya oradan imalata. Ben mesela mühendisim günde 50 kez ellerimi yıkıyorum o kadar çok yağ kir içerisinde çalışıyorum. O kadar çok işe dokunuyorum. Bu mühendislik mi gayet öğretmenlerinde yapabileceği iletişim + (hayat bilgisi+türkçe)+matematik işi. Gayet öğretmenlerde yapar ama mühendisler yapıyor bu işi. Doktorlar iğrenç çalışma ortamlarında çalışıyorlar, illaki işimiz düşmüştür. Sağlık ocaklarında aile hekimleri senin gibi öğle arası çıkıp starbucks a gidemiyor malesef. Sultangazinin, bağcıların, fatihin kenar mahallesinde yıllarca çalışıyorlar. Çok aman aman paralarda almıyorlar bence çok daha fazlasını hak ediyorlar. Bırakalım bu devlet bize bakmir ayaklarını.

Gayet bir sürü iş var. İşsizlikte var. İlanların çoğunluğunda lisans mezunu arıyor iş verenler. Öğretmenlerin kendini gözden geçirmesi lazım.
0
graywolf
(16.02.19)
@graywolf, abi sizin hiçbir şart altında devleti kabahatli görmeme, ona laf söyletmeme refleksinizi ne yapıcaz? kim devlet bize baksın biz ense yapalım diyor? insanlar çalışmak için yalvarır hale geldi. sen zilyon tane atanamamış öğretmenin gözünün içine baka baka "x miktarda öğretmen açığımız var" diyorsan bunu ortaya çıkaran şey ya kötü niyettir ya da salaklıktır.

ayrıca eğitimli toplum böyle yaratılmaz, toplumun refahı böyle yükseltilmez. bir mesleğe yönelik yetişecek mezun sayısını, o alanda yaratabileceğin istihdama göre planlarsın. aksi halde uzmanlık alanı dışında çalışan, ünvanını kullanamayan, bu yüzden verim ortaya koyamayan bir yığın insanla karşılaşırsın. transporter tepesindeki mühendis adamın içi rahat mı şimdi?
0
zgrydn
(16.02.19)
@zgrydn
Hacı öğretmenler zaten çalışmak istemedikleri için öğretmen olmak istiyorlar gibi bir sonuç var yukarıdaki yorumlarda.
Benim bir çok atanamayan arkadaşım gitti polis oldu başka kadrolardan devlete girdi adam hala kpss kovalıyor. Sebep 3 ay tatili olan başka iş yokta ondan. O zaman halihazırdaki öğretmenlerin çalışma standartlarını da değiştirmemiz lazım. Tüm devlet memurları gibi 8-5 5 iş günü 260 gün standart bir tapu memuru gibi çalışılsın bak öğretmen kalıyormu piyasada o zamanda diyceklerki ben senin şımarık çocuğunu ne çekeceğim. Gider valilikte başka bir memuriyet yaparım. Şuan haftanın 3 gününe ders saatlerini sıkıştırıp 4 gün tatil yapan ya da başka mesleklerle uğraşan binlerce öğretmen var. 3 güne 4-5 bin maaş adamın günlüğü 460 tl'ye geliyor. Bana devlette günlük 460 tl kazanan bir doktor bir profesör gösterirseniz memnun olurum.
0
graywolf
(16.02.19)
Şuan devletin en büyük ihtiyacı düzen, planlama, nizam, kontrol, finans

Bu mantıkla devletin öğretmen ihtiyacından daha çok stratejik planlamacı, iş süreçleri yöneticisi, planlamacı, mühendis, müthiş finansçılara ihtiyacı var.

Açılan kadrolara bakın sürekli öğretmen, doktor, düz memur, Bunlar bir şey kazandırmıyor.
Kimse kusura bakmasın her şirkete muhasebeci lazım ama asıl ürünü işçiler mühendisler planlama vb. üretiyor.

Bizim stratek planlama, iş süreçleri, planlamacılar, mühendisler sokaklara dökülmüyorlar kadro diye. İyiki dökülmüyorlar :)
0
graywolf
(16.02.19)
devlet kimseyi işe almak zorunda değil. yarın 10 yıl boyunca memur almıcam dese kimse bir şey diyemez. ancak devlet özel sektörü denetlemek zorunda. bugün bir öğretmen dersanede çalıştığı zaman 2 bin liraya haftada 60 saat kölelik yapmasını engellemek zorunda. bir mühendisin 2-3 bin liraya mahkum olmasını engellemek zorunda. bir çalışanın sigortasının asgari ücretten yatmasını engellemek zorunda. bunları yaparsa kimse memur olmak istemez zaten.
0
black mamba
(16.02.19)
(5)

üniversitelerin öğrencilerine sağladığı imkanlar

yuvarlanantencereninkapagi
birtakım veritabanlarına ulaşım, makale siteleri gibi. okulunuzun size sağladığı ve " çok iyi" bulduğunuz bu tip erişimler var mı, neler?
birtakım veritabanlarına ulaşım, makale siteleri gibi. okulunuzun size sağladığı ve " çok iyi" bulduğunuz bu tip erişimler var mı, neler?
0
yuvarlanantencereninkapagi
(11.02.19)
Lexpera
0
adwokat
(11.02.19)
Kazancı içtihat bankası.
0
signore
(11.02.19)
bizim okulun havuzu alti aylik 200 lira mi ne, ben sisko oldugum icin utaniyorum ama zayiflarsam giderim. muazzam. ankara universitesi gibi 4848494 tane ogrencisi olan bir okul icin cok etkileyici bence. iu'deyken cok arastirmamistim, o yuzden bok atmak da istemiyorum ama bu tarz seyler hic yoktu sanki ya.
0
der meister
(11.02.19)
24 saat açık kütüphane, kütüphanede gece 12'de ücretsiz çorba servisi. uzun bir süre sabah-öğle-akşam öğünleri 1'er liraydı, biraz zam gelmiş olabilir şimdi. önce sadece öğlendi, sonra sabah akşamı da eklediler. hem de temiz düzgün. maddi durumu yetersiz öğrencilere burs, öğrenci işçi çalışma olanağı. erasmus. havuz ve diğer spor imkanları. klüplere destek.
0
panamera
(11.02.19)
devasa bi makale ve ebook erişimi var online, kütüphane eşsiz büyük, eksik kitap varsa söylüyorsun getiriyorlar.. havuz, gym bedava, yemekler 2 lira. kulüpler çok aktif ve is dünyasıyla iç içe, bu başlı başına büyük bi imkan. yurtlar çok ucuz.
0
mehmed resad
(11.02.19)
(10)

2019 sizin için nasıl başladı?

lordoz
Sb..Benim için aşırı boktan başladı ve öyle devam ediyor.
Sb..

Benim için aşırı boktan başladı ve öyle devam ediyor.
0
lordoz
(09.02.19)
2018'den bir farkı yok...
tıpkısının aynısı denebilir.
0
livaneli kadir
(09.02.19)
Hayatımın en korkunç yılı oldu daha şimdiden
0
the beste
(09.02.19)
2012-2018 uzak ara hayatımın en boktan dönemi olduğu için gelen yılların o standardı yakalaması neredeyse imkansız. O yüzden, nefes alıyorum, sağlık problemim yok, aç değilim diyerek bile oha mükemmel bir yıl diyebiliyorum 2019 için. Şu ana kadar mükemmel.
0
godsparticle
(09.02.19)
Berbat basladi:D Ilk defa bir yilin kotu baslamasindan yakiniyorum.
0
stavro
(09.02.19)
2015-2018 benim icin mütareke yillari gibiyken, bir Atatürk cikar icimden 2019'da kurtulurum diye bekliyordum. Cikmadi. Resmen Mondros'tan vazgecip, Sevr'i uyguluyor bana 2019.
0
deveyi diken adamin ta kendisi
(09.02.19)
2018'den daha kötü başladı
0
Mossy
(09.02.19)
maaşa zam,yeni sevgili daha nolsun.
0
essoist
(09.02.19)
fena değil. şu an için tek iyi yanı zam almış olmam.
0
nathanieltroy
(09.02.19)
valla şaşırtıcı derecede iyi gibi, bakalım inşallah bozulmaz.
0
biravekahve
(09.02.19)
2017-18 periyodu bir anlamda "hayata geri dönüş" süreciydi benim için. 2019 da "stabilizasyon" evresi olacak diye umuyorum. o açıdan bu yıldan özel veya büyük bir beklentim yok, kafayı falan yemeden sakin ve normal bir şekilde geçirebilirsem iyi sayacağım.

şimdilik fena gitmiyor. en önemli kaygım maddi ve sağlık mevzuları. sigarayı bıraktım ve kilo veriyorum ama 25'i dolduracağım için sigorta bitiyor. gözler bozuldu. bunlar uğraştıracak biraz. maddiyat açısından da çok şükür anamız babamız, kendi işimiz vs. öğrenci olarak yuvarlanıyoruz ama işte kriz mevzuları korkutuyor. bugün iyiyim de 6 ay sonra giyecek donum olmayabilir. kenara para koyacak, birikim yapacak durumda da değilim açıkçası.

şu ana kadar iyi o açıdan. kötü bir şey olmadı, nispeten iyi şeyler oldu. böyle devam etse yeter.
0
der meister
(09.02.19)
(11)

yurtdışında dilenciler/evsizler?

pembepembepembe
bir avrupa şehrinde yaşıyorum, evsiz ve dilenci sayısı muazzam. kfc, mcdonalds gibi yerlerde her oturduğumda en az bir dilenci gelip para, yemek falan istiyor. bir sokak aşağımda evsiz bir eleman yatıyor, zaten şehrin en ışıltılı ve popüler caddelerinde bile sağda solda evsiz görebiliyorsun. amerika
bir avrupa şehrinde yaşıyorum, evsiz ve dilenci sayısı muazzam. kfc, mcdonalds gibi yerlerde her oturduğumda en az bir dilenci gelip para, yemek falan istiyor. bir sokak aşağımda evsiz bir eleman yatıyor, zaten şehrin en ışıltılı ve popüler caddelerinde bile sağda solda evsiz görebiliyorsun. amerika'da, ya da geliri aşırı yüksek iskandinav ülkelerinde, isviçre'de falan durumlar nasıl? tr'de gelir seviyesi daha düşük ama çok az evsiz gördüm, türkiye'deki dilenciler de kfc'ye falan girip dilenecek kadar cesur değil pek.
0
pembepembepembe
(08.02.19)
İskandinavya'ya çok yakın gdansk, gydnia, sopot şehirlerinde hiç yoktu, soğuktan dolayı olabilir. Romanya'da adım başı vardı. Macaristan'da da baya vardı yanlış hatırlamıyorsam.
0
diffarentiationation
(08.02.19)
yanılmıyorsam ABD evsizlik konusunda bir dünya markası. avrupa'dan çok daha kötü olduklarını biliyorum.
0
der meister
(08.02.19)
Amerika'da iklimsel sebeplerle evsizlerin ciddi bir kısmı San Francisco'da. Sokakta hemen her kaldırımda evsizler var, sokakta kafayı bulmuş şekilde etrafa pek rahatsızlık vermeden takılıyorlar.

Dublin'de evsizlik ciddi bir sorun yüksek kiralar sebebiyle, dilenci çok yok ama evsizler var.
0
crown
(08.02.19)
Kanada'da da durum kotu. hele Vancouver'da bir bolge var yuzlerce kisi beraber sokakta yatiyor, kaldirimlarda yuruyecek yer yok herkes bir koseye devrilmis. her ay onlarca kisi asiri dozdan oluyor. sikintili isler.
0
cooperr
(08.02.19)
Turkiye'de bircok sehir icin KFC luks. Amadolu'da Starbucks bile luks ama Avrupa'da bizdeki donerciler cig kofteciler gibi
0
Traveller
(08.02.19)
Türkiye'de insanlarin ekonomik durumu kötü olsa bile adam ya ailesinin ya da bir akrabasinin yaninda kaliyor. Iyi kötü bir is bulup tutunuyor hayata.
En olmadi adam köyüne gider, dedesinden kalma evde yasar.

Avrupa'da insanlarin akrabalik iliskileri bizdeki kadar iyi degil. Madde bagimliligi varsa, isi gücü yoksa sokakta kaliyor.
0
chitosan
(08.02.19)
Isvec'te her ICA, Lidl, Systembolaget, Hemköp, Ikea vb kapisinda kamp sandalyesinde oturan bir dilenci bulunur. Bunlar sanirim o yer icin hava parasi falan oduyor cunku her birinde 1 adet var sadece.

Bu insanlar Romen cingeneler ve Bulgarlar %99. Hayat tarzlari calismamak uzerine kurulu. Gelip burada dilenip, gidiyorlar. Genelde karavanlarda falan yasiyorlar.

Evsiz de cok var Isvec'te. Arabada yasayan falan da cok, tamamen evsiz barksiz, sokakta yatan da var. Ee soguk diyeceksiniz ama yasiyorlar bir sekilde. Tren otobus duraklarinda falan yatiyorlar. Tuvalette yatan bile gordum. Sogukta donarak olen de oldu bizim komunde, evsiz bir sarapci alkolik.

Siz simdi nasil olur falan diyeceksiniz ama sisteme ayak uydurmazsan burada sistem seni tukurup atar ve emin olun sistem oyle bizim aile kavramimiz gibi bagislayici falan degildir, gozunun yasina bakmaz. Bosuna herkes harfiyen kurallara uyarak yasamiyor. Cunku vicdani yok 5 dakikaligina 10cm beri park ettin diye arabani 400 kron cezayi yapistirir giderler itiraz da edemezsin. Kopek sahiplendin ama gidip kaydettirmedin mesela, elinden alip oldururler hayvani sana da binlerce euro ceza keserler. Bir gram vicdani yoktur burda sistemin. Buna katlanamayanlar da oyle duskun olur sokaklarda yasar iste.
0
bos gezenin bos ustasi
(08.02.19)
Avusturyadakilerin %95i macaristan, romanya ve bulgaristandan geliyor. Hatta yazlari ve noel zamani ozellikle bir dilenci akini olur. Eskiden cok degildi, simdi daha cok.

Evsizler de var ama avustuyada evsiz olmak biraz kendi secenegin. Yani evsiz yurtlari var, isteyene destek var, o var bu var. adam mesela kopegi var diye o yurtlarda kalmiyor mesela.
0
kuehles blondes
(08.02.19)
Helsinki'nin evsizlik sorununu nasıl çözdüğüne dair şu haberi okumuştum: www.bbc.com
0
bruce mclaren
(08.02.19)
abd'de restoran icine girip dilenemezler tabii ama sokakta vardir dogrudur.
0
aati kya khandala
(08.02.19)
Hollanda'da sokakta, arabada ve cadirda uyumak yasak (kamp alanlari ve otobandaki mola yerleri istisna). polis bunlari gordugu zaman (ki hem ozel olarak bakiyolar hem de insanlar polisi arayip sikayet ediyo), uyandirip arabadakilere ceza yaziyolar veya sokakta uyuyanlari uyandirip 'hadi baska yere git' filan diyolar. durum boyle olunca hollanda cingene ve dogu avrupadan gelen dilenciler icin baya sikintili bi ulke olmus oluyo. sonuc= dilenci sayisi cok az.

30. 000 kadar evsiz var. ki nufusun 17 milyon oldugunu dusunursek oran cok fazla degil.
0
lamartin
(09.02.19)
(11)

Brexit'e değecek mi yahu?

chicha
Aşağıdaki haberde bankalar, finans kuruluşları, özel şirketler dahil birçok şirketin varlıklarını İngiltere dışına çıkaracağını ve bu paranın toplamının yüz milyarlarca dolara denk geldiğini gördüm de merak ettiğim bu kadar efora ve zarara değecek mi gerçekten?Bu çıkışlardan çok daha fazla mı zarar
Aşağıdaki haberde bankalar, finans kuruluşları, özel şirketler dahil birçok şirketin varlıklarını İngiltere dışına çıkaracağını ve bu paranın toplamının yüz milyarlarca dolara denk geldiğini gördüm de merak ettiğim bu kadar efora ve zarara değecek mi gerçekten?

Bu çıkışlardan çok daha fazla mı zarar mevcut birlikte kalındığı durumda? Yoksa hesaplar ters mi gitti İngiltere tarafında?

www.bloomberght.com
0
chicha
(08.02.19)
brexit'in aslinda hicbir avantaji yok ingiltere'ye. siyasetciler bir anlik gaz ve oy ugruna referanduma gitti, milliyetcilerin gaza gelmesi ve halkin cogunun olayin ne oldugunu kavrayamamasi sonucu referandumdan gecti simdi de siyasetciler yedikleri boku temizlemeye calisiyor. Brexit'i referanduma sunan David Cameron bile oylamadan sonra istifa etti cunku ne bok yedigini cok iyi biliyor. kendisi de gecmesini istemiyordu. muhtemelen Theressa May de istifa etmek zorunda kalacak yada bir sonraki secimde yok olup gidecek.

Avrupa Birligi'nin en onemli avantajlari:
- Schengen birligi: ingiltere zaten Schengen antlasmasina dahil degil
- Ortak para ve ekonomi politikasi: Ingiltere Euro bolgesine de dahil degil ve kendi ekonomik/finansal kararlarini alabiliyor
- gumruk birligi ve serbest ticaret antlasmasi: kiyametin asil koptugu nokta bu. bu antlasma sayesinde avrupa birligindeki ulkeler birbirleri arasinda ekstra gumruk vergisi olmadan ithalat/ihracat yapabiliyorlardi ve sirketler fabrika kurarken yada yeni ofis acarken bu konularla ilgilenmiyorlardi. ingiltere brexit sonrasi da gumruk birliginde kalmak istiyordu ama EU biraz da kozlar elinde oldugu icin buna pek yanasmadi.
- vizesiz oturum/calisma hakki: bu madde brexit savunucularinin en cok ustunde durdugu noktaydi. savunuculara gore dogu avrupa'dan gelen ucuz is gucu Ingilizlerin is bulmasini zorlastiriyordu. Ama istatistiklere gore dogu avrupa'dan ingiltereye cok fazla goc yok. tam aksine ingilizlerden is gucunu alanlar cogunlugu hintli olmak uzere avrupa birligi disindan gelen gocmenler. Bu gocmenler zaten ozel calisma/oturma izni almak durumundalar ve brexit bu durumu degistirmeyecek.

kisacasi ingiltere gote gelmek uzere ve en az zararla nasil kurtulur onun hesabini yapiyor.
0
crucio
(08.02.19)
Referandumda ağırlıklı olarak kırsal kesim Brexit'i destekledi diye hatırlıyorum. Onlar da bu finansal etkilerin çok bilincinde olan kesim değildi.

Bir nevi (bkz: dağdaki çoban ile benim oyum bir değil) durumu yaşanıyor yani.
0
crown
(08.02.19)
Dünyada hemen her seçim/referandumda yaşlı, köylü ve cahil kesim; genç, şehirli ve modern kesimin geleceğini elinden alıyor. Max 10 yıl ömrü olan yaşlılar çikalım oyu verdiler ve 50 yıl daha yaşayacak gençler ceremesini çekecek.
0
nundu
(08.02.19)
İngiltere için durum hiç iç açıcı değil. Birlik mutlu bile İngilizlerin gereksiz kaprislerinden de böyle kolay kurtulacağız galiba diyorlar. Vallahi öyle yaşlı genç hikayesi de değil bu. Bu çok sığ bir bakış açısı.
0
windowsguvenlikduvari
(08.02.19)
Rusya dışında kimse için olumlu bir durum yok ortada.
0
chavezding
(08.02.19)
Tabiki degmeyecek. Salaklar panik yapti, sicti, sivadi, simdi toplamaya calisiyorlar.

Hele bir de kontrolsuz cat diye cikarlarsa AB'den sen gor o zaman kaosu Ingiltere ekonomisinde. Adamlarin gumrugu YOK. Bir suru altyapi ve sistem demek gumruk demek. Simdi adamlarin gumruk kurmasi gerekiyor. Hepsini gec bu bile kaos demek UK icin.

Ustune soyledigin sirketlerin tasinmasi, ekonominin daralmasi olayi var.

Hepsini gec Iskocya yarin bigun UK'den cikar da AB'ye girmeye kalkarsa sen gor o zaman tantanayi.

Kuresel bir zeka geriligi yasiyor dunya, ozellikle de modern bati ulkeleri. Hayat kolaylastikca zekalari koreldi aptallarin. Biri gitti Trump salagini secti, oburu gitti AB'den cikmaya kalkti.
0
bos gezenin bos ustasi
(08.02.19)
bu sağcıların muhafazakarların her zaman kendi bildiklerinin en değişmez düstur olduğu hususunda yanılmaz tarihi bir bilinçleri vardır ve bu da periyodik olarak ülkelerin ve genellikle topluca ülkelerin yarı-yıkımlarına, yıkımlarına sebep olur. böyle ilerliyor işte tarih.
0
kaufman
(08.02.19)
Duyuruda ilk kez herkesin yanitini sevdim. Acaba bu kisiler bu dangalak populism sevdasinin ulkemizde de yaygin oldugunu dusunuyorlar mi?
0
Traveller
(08.02.19)
".. dogu avrupa'dan ingiltereye cok fazla goc yok. tam aksine ingilizlerden is gucunu alanlar cogunlugu hintli olmak uzere avrupa birligi disindan gelen gocmenler. Bu gocmenler zaten ozel calisma/oturma izni almak durumundalar ve brexit bu durumu degistirmeyecek" bu yargiya nereden vardin bilmiyorum, lakin tamamen yanlis. kapilar acildiktan sonra, ingiltere'ye gelen -basini polon ve romenlerin olusturdugu- milyonlarca adam var. ayrica, ingiltere'de gordugunuz hintlilerin cogunlugu, belki bir asir once hindistan'dan isci olarak getirilmis insanlarin cocuklari.

"Dünyada hemen her seçim/referandumda yaşlı, köylü ve cahil kesim; genç, şehirli ve modern kesimin geleceğini elinden alıyor. Max 10 yıl ömrü olan yaşlılar çikalım oyu verdiler ve 50 yıl daha yaşayacak gençler ceremesini çekecek." yaslilarin brexit'e oy verdigi dogru, lakin ulkeye gocmen olarak gelip yerlesmis insanlarin cok buyuk cogunlugu brexit'e oy verdi. Gocmenin dusmani yine gocmendir. Amerika'da, trump'i destekleyenlerin basini yine trump'in asagiladigi meksikalilarin cekmesi gibi bu olay. ayrica, referandumu yenileseler, genclerden gecen ref'de oy vermeyenler yine oy vermeye gitmeyecektir.

"İngiltere için durum hiç iç açıcı değil. Birlik mutlu bile İngilizlerin gereksiz kaprislerinden de böyle kolay kurtulacağız galiba diyorlar." Deyim yerindeyse EU ski tutmus durumda. Birlik icindeki cozulmeleri yavaslasmak icin, ingiltere'yi birlikte tutmaya calisiyorlar. Oyle ohh kurtulduk gibi bir durum yok.

ingiltere'nin temel sorunlari: - eu'ya girmeleriyle birlikte kendi sanayilerinin cogunu kapatmalari - besleyemecekleri kadar gocmen almalari ve tembelligi alistirilmis bir toplum. Sosyal bir devlet olmanin acisini, calismayan milyonlarca insani besleyerek cekiyorlar. insanlar, bu durumdan cok rahatsiz. Enflasyon almis basini giderken, maaslar artmiyor.
0
ubi dubium ibi libertas
(08.02.19)
@libertas, tamamen haksızsın diyemem ama EU'nun ingiltere'yi tutmak için uğraştığını nereden çıkarıyorsun? may'in yeniden müzakere talebine daha geçen gün "de get teyze bırak allah aşkına ya" diyen EU değil miydi? EU ilk etapta ingiltere'nin ayrılmasını tabii ki istemedi ama o olay referandumdan önceydi. şu an herkes belirsizliğin giderilmesini istiyor ve açıkçası ingiltere istese de istemese de çıkmak zorunda kalacak gibi duruyor. şu saatten sonra kimse ingilizlerin nazını çekmez.
0
der meister
(08.02.19)
@der meister, bir tarafta gercekler bir tarafta da tvlerde yapilan showlar var. Ayrilma gerceklesse bile, bunu uzun surede yapacaklar. ticari anlasmalari vs coktan ayarlamaya basladilar. Ingiltere'ye coktan gelmis dogu avrupalilara sinirsiz calisma izni verecegini referandumdan hemen sonra soylemislerdi zaten. Iki tarafin da kozlari var. Ingiltere, burada olan eu vatandaslarinin calisma iznini uzatmiyorum-sinir disi ediyorum dese, (en az) 3 milyon dogu avrupaliyi neresine sokacak almanya/fransa?
0
ubi dubium ibi libertas
(08.02.19)
(13)

Sosyallik

Rengarenk
Herkese selam,Ankara'ya yeni geldim sayılır. Ancak hiç çevrem yok arkadaşım yok burada. Çok sıkılıyorum üniversite ortamımı aşırı özlüyorum. Burada da böyle ortamım olsun istiyorum. Nası sosyalleşcem ben?Bu arada kadın kişisiyim. Benim gibi kimsesiz hemcinslerim varsa tanışıp tavla atabiliriz.
Herkese selam,

Ankara'ya yeni geldim sayılır. Ancak hiç çevrem yok arkadaşım yok burada. Çok sıkılıyorum üniversite ortamımı aşırı özlüyorum. Burada da böyle ortamım olsun istiyorum. Nası sosyalleşcem ben?
Bu arada kadın kişisiyim.
Benim gibi kimsesiz hemcinslerim varsa tanışıp tavla atabiliriz.
0
Rengarenk
(07.02.19)
Zamanla ve acele etmeden. :D
0
JackDanielSparroww
(07.02.19)
Son cümleye kadar herşey iyiydi!

Kursa yazılın. Derneğe üye olun, yürüyüştür, gezdirir yapan grupları bulun.
0
FeykIM
(07.02.19)
iran caddesi macfit, sonra altındaki starbucks. ben ankarada en çok o bölgeyi beğeniyorum. belli bi yaştan sonra samimi kankaların yoksa ortam yapmak zor olabilir:(
0
lata
(07.02.19)
@feykim
Nesi varmış son cümlenin anlamadım?
0
🌸Rengarenk
(07.02.19)
Benim gibi kimsesiz hemcinslerim varsa tanışıp tavla atabiliriz' diye kendinize duvarlar örerek sosyalleşmeniz kolay olmaz. İsiniz zor. Yarin sabah namazinda haci bayram camiinde corba dagitirlar, cok samimi bir ortam. Deneyebilirsiniz.
0
hepbiarayisicinde
(07.02.19)
herkese acik bir ortama "sosyallesemiyorum, kadin kisisiyim, kimsesiz kadin yok mu" yazmak cirkin ve tuhaf duruyor. bizim cocuklar agliyor mesela su an seninle sosyallesemedikleri icin. en basa yazsaymissin keske hic degilse. "yalnizim" demesen, "aksam icesim var, kadinim, katilmak isteyen hemcinsim varsa beklerim" yazmis olsan bir nebze ama bu haliyle biraz komik olmus, biz ocuyuz sanki. ortam yapacak ama sadece "yalniz hemcins" ile takiliyor lol. zor olur oyle. umarim su "x kisisi" denen igrenc kalibin yok oldugunu gorurum bir gun.

selam ve dua ile
0
der meister
(07.02.19)
ne amaçla buradasın? İş falansa zamanla oluşur.
0
passion rules the game
(07.02.19)
Tango kursuna git
0
Mossy
(07.02.19)
Ahahah hemen linç yemişiz.

Açıklamak farz olmuş, kimsesiz kadından kastım şuydu, benim burada hiç arkadaşım yok benim gibi arkadaşı olmayan sosyalleşemeyen kadın varsa beraber takılabilir gezebilir alışveriş yapabiliriz. Hatta belki birkaç kişi vardır toplanıp buluşabiliriz duyuru kadınlar buluşması gibi.


Kadın arkadaş yazma kastım da erkekler yazmasın ıy pis sapıklar değildi. Sadece yakın kadın arkadaşlarım olsun istiyorum ve bunu eleştirmek de kimsenin haddine değil. Her başlığın altına ukalalık taslamak, laf sokmaya çalışmak zorunda değilsiniz bi geri basın artık bıktırdınız.

İsa sizi kutsasın.
0
🌸Rengarenk
(07.02.19)
dışarı çık ben de ankaradayım
0
bardakigüneşgözlüğü
(07.02.19)
bu ota boka alinan erkek tripleri de yeni cikti. gilette basliginda falan aglayin gidin. kadin arkadas istemis demek ki hanimefendi benim gibi arkadasi olmayan hemcinslerim demis anormal hicbir sey yok.

keske hic gitmeseydiniz bastan ankara'ya, sikici ve boktan bir sehir. guzel insanlarla karsilasirsiniz umarim
0
aydonno
(07.02.19)
ben de sıkılıyorum , arada dışarı çıkacak insan bulamadığım oluyor , hemcinsin değilim not: böbrekler sağlam
0
wishboneash
(09.02.19)
selam ben de aynı dertten muzdaribim, sosyalleşelim:)
0
ashleybon
(28.02.19)
(7)

Reddi miras hk

lordoz
Reddi miras yapmak istiyorum.Yaptığım zaman babamın/annemin haberi olur mu? (Hayattalar)
Reddi miras yapmak istiyorum.

Yaptığım zaman babamın/annemin haberi olur mu? (Hayattalar)
0
lordoz
(07.02.19)
reddi miras için öncelikle bir miras, miras için de ölüm olması gerekiyor.

ölümle birlikte mirasın reddi için gereken süre başlar.
0
trajikomix
(07.02.19)
yanlış bilmiyorsam bunu ancak mirasçı olduğunda yapabilirsin, şuan değilsin, yani ilgili kişiler vefat ettiklerinde mümkün olabilir, tüm miras, borçlar da dahil devlete kalır. yine yanlış bilmiyorsam tam tersi ise geçerli, kişi hayattayken mirasçılarını belirleyebilir, yani çocuklarını mirastan mahrum bırakabilir, hatta geçerli bir sebep bulabilirse eşini dahi mirastan mahrum bırakabilir.
0
rca
(07.02.19)
benim durumum şöyle;

babamın bir miktar mal varlığı var ve ben bunu istemiyorum. ne şimdi, ne de -allah gecinden versin- vefatından sonra.

bunu şimdiden netleştirebilmemin bir yolu var mı?
0
🌸lordoz
(07.02.19)
bildigim kadariyla yok. once miras olusmasi gerekiyor (simdi baban hayatta oldugu icin oyle bir sey yok, mal varligi var), sonra belli bir suresi vardi yanilmiyorsam, vefattan sonra o sure icerisinde halletmen gerekiyordu. bilgiler cok taze degil ama zamaninda arastirdigimda boyle gormustum ben, once olmesi gerekiyor diye.
0
der meister
(07.02.19)
Miras bırakanın ölümünden sonra miras reddedilebilir. Miras bırakan ölmeden red hakkı doğmaz. Fakat miras bırakan ölmeden önce mirastan feragat sözleşmesi yapılabilir.
0
hepbiarayisicinde
(07.02.19)
sakin ol şampi. istemiyorsan almayacaksın kimsenin zorla verecek hali yok. Birisinin sana miras bırakacağı kesin değilken nasıl reddi miras yapasın.
0
ayin yazari
(07.02.19)
olumu beklemen gerek +1. belki baban seni coktan mirasindan mahrum birakti haberin bile yok. once bi mirasci konumuna dus, daha sonra rededersin
0
crucio
(07.02.19)
(34)

30 yas ve uzerine soruyorum

stavro
Eskisi kadar kafaniz calisiyor mu? Mesela 20lerin basindaki kadar. Not: Kafa calismaktan kastin ne diyeceksiniz, kafasi calismaktan siz ne anliyorsaniz o. Hayat tecrubesi falan degil, bildigin beyin fonksiyonlariniz.
Eskisi kadar kafaniz calisiyor mu? Mesela 20lerin basindaki kadar.

Not: Kafa calismaktan kastin ne diyeceksiniz, kafasi calismaktan siz ne anliyorsaniz o.
Hayat tecrubesi falan degil, bildigin beyin fonksiyonlariniz.
0
stavro
(05.02.19)
30 olmaya ramak kaldı ama ben yine de cevap veriyorum haddim olmayarak, cok daha fazla çalışıyor ne yazık ki.
0
obaa
(05.02.19)
Tam tersine o zamanlardaki halimin aptal olduğunu düşünüyorum. Şu an daha iyi çalışıyor bence.
0
mentat
(05.02.19)
34'ten bildiriyorum. Yok, çalışmıyor bence :/
0
kobuzchu kiz
(05.02.19)
36 evet kobuzchu'nun kafasının çalışmadığına katılıyorum

benim zehir gibi maaşallah, arap atı gibi koştukça açılıyorum.
0
killerbee
(05.02.19)
Öğrenme hızım düştü zaman içinde yaş 31. Fakat artık daha iyi odaklanabiliyorum. Kişisel disiplinim daha yüksek, öğrenmeyi öğrenmiş vaziyetteyim.

Dil öğrenme kısmında sorun yaşıyorum yaştan ötürü ama bilimsel bir şeyi eskisinden daha rahat öğrenebiliyorum tecrübemden ötürü.
0
bos gezenin bos ustasi
(05.02.19)
bence kafam 20lere göre daha iyi çalışıyor ama daha az odaklanabiliyorum. odaklanamama sorunum hep 'ne gerek vardı şimdi bu işlere' diye düşünmekten kaynaklanıyor.
0
taurina
(05.02.19)
İş: evet
Karı kız olayları : üssel olarak arttı
Girişimcilik: aklıma fikirler gelirdi artık gelmiyor. Daha az risk alıyorum.
0
valentinov
(05.02.19)
daha iyi çalışıyor. 20'lerdeki halim karşıma çıksa adam yerine koyup bir konu tartışmam şu an.
0
sir gawain
(05.02.19)
Taurina artı 2
0
000000
(05.02.19)
30 değil 24'üm fakat 18-19'la kıyasladığımda ciddi anlamda aptallaştığımı düşünüyorum. en azından kendi alanımda (okul, bölüm vs.) algılarım hala büyük oranda açık ve başarı düzeyim pek değişmedi ama genel olarak memnun değilim. daha fazla çaba harcamam gerekiyor anlamak için. eskisi kadar kıvrak değil zekam, çok bariz. daha yavaş çalışıyor. mesela 17-20 yaş arasında ingilizce bir metin okuyup da ne yazdığını anlamadığımı hatırlamıyorum. anlamını bilmediğim bir kelime ya da yapı çıkıyordu tabii ki ama "ne denmiş burada?" diye cümleyi tekrar okumama gerek olmuyordu. şimdiyse bazen "iyi ingilizce biliyorum" diyen birinin adı gibi bilmesi gereken kalıpları idrak etmekte bile zorlanıyorum. unutmaktan, pratiksizlikten değil - hemen her gün kullanıyorum ingilizceyi.

ama ben 18-23 yaş arasında yaklaşık 40 kilo aldım, çeşitli sağlık sorunlarım var ve b12 düzeyim tehlikeli derecede düşük. doktor şaka yollu da olsa (umarım?) "sen nasıl hayatta kalabiliyorsun bu vücutla" demişti bir kere. belki o yüzdendir de iyileşince falan beynimi geri kazanabilirim, bilmiyorum.

velhasıl durum kötü. vatandaş tepkili.
0
der meister
(06.02.19)
daha çok çalışıyor
0
rurouni
(06.02.19)
Zehir gibi çalışıyor
0
all girls dream
(06.02.19)
35, insanların puştluğunu daha iyi görüyorum, bakışları, tavırları daha iyi analiz ediyorum. Tecrübe...

Gençler bilse yaşlılar yapabilse demişler. Bilge ihtiyar olunabiliyor galiba.

Özet %100 çalışıyor.
0
4530 merkez
(06.02.19)
iyi veya kötü tecrübeler sayesinde kafam daha iyi çalışıyor.
0
scudman1
(06.02.19)
çalışıyor.
*30'lar erken yahu, 50'lerde tekrar konuşalım.
0
asisamus
(06.02.19)
Daha cok calisiyor, yazilimla ugrasmaktan zekam acildi.

Unide kaldigim derslere sasiriyorum, simdi geriye donsek 3.5la rahat bitiririm.
Bi ara issizdim iyice zekam dusmustu.
0
acemi
(06.02.19)
35'ten bildiriyorum, çalışıyor.

25 yaşıma göre bakınca, hem de zehir gibi çalışıyor. 25te biraz aptal mıymışım? ya da hülyalara mı dalmışım? bilemedim.

şu an 25 yaşıma göre 10 kat daha verimliyim.
0
kaptankedi
(06.02.19)
yaptığım iş tüm gün hesap kitap modelleme, boş zamanlarımda programlama öğrenmeye çalışıyorum, bi yandan dil öğreniyorum.
henüz kafam almıyor moduna girmedim.
0
sttc
(06.02.19)
Çok bi fark hissetmiyorum ben.

20'lerin başından beri yaptığım bir işim var, tecrübem it gibi arttığı için daha bile iyi durumdayım gibi bi hissiyat bile var ister istemez.

Ama o zaman çıkan bi problemi 10 dakikada hallederken şimdi uuu bi saatimi alıyor gibi bi deneyimim yok yani.

Motivasyon derseniz ama evet o daha az sanki :D
0
hedep
(06.02.19)
yok maalesef. 20li yaşlarda bir şarkıyı bir iki kere dinlediğimde ezberimdeydi, şimdi milyon kere dinliyorum aklımda kalmıyor. okuduğum kitaplar da hakeza öyle, eskiden çok daha fazla şey kalırdı aklımda.
0
tabudeviren
(06.02.19)
Daha iyi çalışmasının yanında insan sarrafı oldum sanıyorum. 40 larıma gelince bakalım nasıl gelecek şimdiki halim.
0
rakidabalikolsa
(06.02.19)
30 yaşından sonra hiç bilmediğin bir alanı öğrenmek zor, ama 10 yıldır üzerinde çalıştığın konuda çok daha tecrübeli ve iyi oluyorsun.
0
pembepembepembe
(06.02.19)
Çalışıyor ama eskisi kadar uzun sürmüyor. Sonuca varacak enerjiyi kendimde bulamıyorum. Önceden 2 günde yaptığım (kafa çalıştırması gerektiren) işleri şimdi 1 haftada zar zor yapıyorum.

31.
0
talasas
(06.02.19)
Yaş 30. Kafa çalışıyor ama yeni bir şey öğrenmek veya zihni yoran şeylerle uğraşmak daha zor oluyor. Geçen sene bir sınava girdim(toefl) ve beynim çatladı diyebilirim. İstediğim puanı aldım çok şükür. Bir daha girmek istemem çok uzun ve yorucu oluyor. Bir yaştan sonra insan böyle şeylerle uğraşamıyor. Tabi biraz da uzaklaşmakla alakalı. Beynin öğrenme hızı zamanla ve kullanmayarak yavaşlıyor.
0
the coon
(06.02.19)
20'lerin başında şu andaki kadar komplike işler yapmadığım için yorum yapmam zor ancak daha iyi çalıştığını söyleyebilirim.
tek sorun konsantre olmak. çetrefilli bir işe konsantre olurken gerçekten zorlanıyorum.
0
teritori
(06.02.19)
hem daha iyi çalışıyor hem de daha odaklı, daha kararlı
0
Jesus Christ
(06.02.19)
neredeyse 50'den bildiriyorum.
40'lı yaşlarımda çocuklar henüz mini miniyken bir ara aptallaştığımı hissetmiştim. Şimdi performansım arttı epey. Büyük kız 8. sınıfta ona ders çalıştırırken açıldım sanırım. Yeni bir dil öğrenmeye niyetliyim. Almanca ve ingilizcem var. Yeni kelime de öğrenebiliyorum. Ama örneğin eskisi kadar kolay şiir ezberleyemiyorum.
0
SiyamkedisiZorro
(06.02.19)
öss :) sorularını daha yavaş çözüyorum
0
bir soru sorcam
(06.02.19)
Abi valla her ikisi de.

Hafıza konusunda mesela eskisi gibi değilim. Bazı şeylerin aklıma gelmesi zaman alabiliyor. Özellikle isimleri unutmaya başladım.

Ama sir gwain'e katılıyorum. 20 yaşımdaki beni alıp karşıma adam yerine koymam. Buna hayat tecrübesinden ziyade bilgi birikimi derim. Ama olayları yorumlama konusu bence birazda tecrübeyle ilgili.
0
himmet dayi
(06.02.19)
geçenlerde gittiğim bi kursa hocamız bi test yapmıştı. orda 20lerin başındaymış gibi öğrenmeye açık olduğum çıktı. daha iyi düşünüp daha iyi analiz edebildiğimi farkediyorum. bi de yüzeysel değilim daha derinlemesine anlayabiliyorum. tabi bunların hepsi bi işe kendimi tamamen verince oluyor. sallıyosam hiç biri geçerli değil.
0
dedim ben sana
(06.02.19)
Abi tecrube ve bilgi birikimi acisindsn bakmayalim, o konuda zaten ilerlemis oluyorsunuz normalde:)
0
🌸stavro
(06.02.19)
çalışmıyor net! eskiden zehir gibiydim hem hafıza olarak hem de pratik zeka olarak ama artık düşünmeye bile üşeniyorum.
Hayatın koşturmacası, eski heyecanı kaybetmek vs etkiliyor tabi ama teknolojinin de etkisi olduğuna inanıyorum. Hiçbir şeyi ezberlemek/öğrenmek zorunda olmamamız bi yana beynimizi saçma sapan görüntülere kullandığımız için dikkat dağınıklığı, odaklanamama gibi sıkıntılarım artıyor.
0
cikolata selalesi
(06.02.19)
31 yaşında bir kadınım. Daha çok çalışıyor kesinlikle.
0
inawen
(06.02.19)
soruyu soran kişi beynin sayısal zekasıdan, problem çözmeden bahsetmiş.
daha çok çalışıyor diyenler tecrübelendiğinden bahsetmiş.
Zaman geçtikçe insanın sayısal zekası, problem çözme hızı düşer, odaklanma daha noktasal olur, çevre uyarılarına tepki azalır, dolayısıyla yorum da azalır. Tecrübe artar. Bu sebepten daha kalite sonuçları biraz daha uzun zamanda alır.
Soruyu bile anlayamamaları gerilediğine delalettir.
0
Frederick Co
(09.02.19)
(8)

Reddedemeyeceğin teklif :)

su olsam ates olsam
Diyelim bugün size dediler ki:- Bundan sonra bütün günler ve saatler sadece senin.- Kurumsal bir işte çalışmaya devam etmeyeceksin artık.- İstediğin yerde oturacağın bir ev ve yemek, ısınma vb temel ihtiyaçların da karşılanacak. Nereye yerleşirdin? Ne iş ve genel olarak neler yaparak hayatını geçiri
Diyelim bugün size dediler ki:

- Bundan sonra bütün günler ve saatler sadece senin.
- Kurumsal bir işte çalışmaya devam etmeyeceksin artık.
- İstediğin yerde oturacağın bir ev ve yemek, ısınma vb temel ihtiyaçların da karşılanacak.

Nereye yerleşirdin?
Ne iş ve genel olarak neler yaparak hayatını geçirirdin? Bir gününü nasıl geçirirdin mesela?
0
su olsam ates olsam
(04.02.19)
tam olarak hasvik komününe yerleşirdim.

şu an yaptığım işi yapardım, şu an geçirdiğim gibi bir gün geçirirdim.
0
killerbee
(04.02.19)
Valla kuzey ülkelerinden biri olabilir, Asya'da Moğolistan civarı olabilir Güney afrika ve Tierre del fuego da olabilir. Yaşamak için çalışmak zorunda değilsem toprakla bahce ile ilgilenir, kitap dizi film gezmece filan takilirdim galiba.
0
Amaranta ursula
(04.02.19)
Eski hayatim ABD'de az cok boyleydi. Maslow'un pramidinde yukselmek kisaca

Derslerime daha cok odaklandim.
Isimde daha basarili oldum.
Daha saglikli beslendim.
Az cok spor yaptim.
Arkadaslarim icin daha fazla zamanim oldu.

Tum bunlari tekrar isterdim.
0
Traveller
(04.02.19)
çalışmadığım zaman kalan zamanı dolduracak kadar hobileri olan bir insan değilim. bu yüzden kurumsal bir firmada çalışmamak yerine, şu anda aklıma gelmeyen daha eğlenceli olabileceğini düşündüğüm işleri tercih edebilirdim.

temel ihtiyaçların karşılanması ve bütün günün benim olması benim için işi bırakmak için yeterli değil.
0
bazenuyur
(04.02.19)
Bir yere yerleşmem. Bir arazi aracı satın alır geniş geniş dünyayı gezerim.
0
mekaniker
(04.02.19)
hiç bilmiyorum ya. aklımda birden fazla yer var. hamburg, düsseldorf, berlin, leipzig ya da dresden'e yerleşmek isterdim galiba. bunlardan birinde yaşardım. hiç antin kuntin "üretken yaşam" geyiği yapmayacağım, sığır gibi yaşardım. psikolojimi bozmamak adına haftada 2-3 gün katılacağım bir etkinlik bulurdum. dil kursu ya da yılan dansı falan gibi. maksat insan tanımak, "bugün x'im var" diyebilmek. sabah akşam köpek gibi maç izlerdim valla. öğlen-akşam avrupa futbolu basketi hokeyi, gece amerikan hokeyi basketi vs... nisan-haziran arası zaten playoff zamanı, "keşke işim, okulum olmasa, aç kalsam ama maç izleyebilsem" diye mızmızlandığım bir dönem sjfsj.

müreffeh bir evropa ülkesinde part-time çalışırdım gerçi sanırım. çünkü gezebilmek isterdim. çünkü sadece ev, yemek, ısınma gibi temel ihtiyaçların karşılandığından bahsetmişsin. ben kışın rovaniemi'ye kadar çıkıp kuzey ışıklarını görmek, lulea'da hokey maçı izlemek, beyaz gecelerde petersburg'da olmak, arjantin'de kusana kadar et yemek vs. isterim mesela. "dünyayı gezeyim" hippiliğim yok ama düzenli olarak görmeyi isteyebileceğim çok yer var. cafer reyiz gibi TATİLLERİMİ NAMAZGAH DAĞLARINDA GEÇİRİRİM diyebilmeyi isterdim.

çok spesifik bir şey yok yani, şu an yaptıklarımı daha az vicdan azabı duyarak yapardım.
0
der meister
(04.02.19)
Hayvanlara bakardım. Çok param olursa da dünyanın en güzel hayvan bakım evini açardım. Olmazsa da olduğu kadar...
0
gretchellen
(04.02.19)
Bir ömür kalacaksam sıcak iklimi olan ve istediğim herhangi bir hobi, sanat, eğlence vb şeylere kolay ulaşabileceğim bir yer olmalı. Ben LA diyorum.(los angeles)

Günlerim şöyle geçsin isterim;
-sabah kumsalda koşu.
-ailemle güzel bir kahvaltı
-bebeleri okula bırakıp atölyeme/stüdyoma geçip sanatımı icra ederim. Heykel mi yapıyorum resim mi yapıyorum yoksa tasarımcı mıyım bilmiyorum. Hatta hepsi.
-öğleden sonra bir arkadaşla dışarda takılmaca(yemek veya içki)
-sonra bebeleri okuldan al
-bebelerle evinin bahçesinde top oyna havuza gir vb
-hanımla beraber arkadaşlarla görüşmece veya sinema-tiyatro-sergi gezmece
-haftasonları tekneyle veya sahilden balık tutmak
-arada surf veya hanggliding gibi manyaklıklar yapmak motorla gezmek(çocuklarım olursa bunları yapmam herhalde)

Tabi bunların hepsi bir günde değil hayatımın içinde olsun isterim.
0
the coon
(05.02.19)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.